|
Yorum No : 12143 | Mustafa ALSANCAK | 07.01.2015 23:10:29 |
Çok muhterem Belma Demir AKDAĞ HANIMEFENDİ!
" İŞTE KAR YAĞDI; HÜZÜNLENDİM YİNE, GENÇLİĞİMİN EN GÜZEL ZAMANLARINI EKİŞEHİR'İN O GÜZELİM KARI, NASIL DA SERİLİRDİ YERE SONRA...KALIRDI HALI GİBİ GÜNLERCE..." diye başlayan bu güzel satırlarınız beni çok duygulandırdı. Ben de Eskişehir'e çok yakın bir İL olan Bilecik'ten olup çocukluğumda Eskişehir'de yaşayan rahmetli Hafize teyzemi ailecek toplanıp ziyaretine giderdik. Kendileri Kızıltoprak Mahallesinde otururlardı.Hele Eskişehir'in o korkunç karı ve soğuğu aklıma geldikçe burnumu sızlatıyor. Yazları bir başka güzelliğe bürünürdü Eskişehir.... Akşamları Yalaman Adası diye aklımda kalan halkın bir aşağı bir yukarı volta attığı yer yok mu hiç gözümün önünden gitmez. Hani yukarıda değindiğiniz o ihtiyar bayanın ömrünün nasıl geçtiğini dile getiren o basit fakat o kadar da anlamlı bir şekilde "BİR ÜFÜRÜKLE" tanımlamış olması herkesi düşündürmelidir. Demek ki her şey boşmuş. Bütün mesele hali vakti yerinde olan insanların içlerinin iyiliklerle dolu olması gerekir ve aynızamanda ihtiyacı olanlara ve düşkünlere yardım ellerini uzatmakla da bu fani dünyada geride bırakabilecekleri en büyük sevapların başında gelebilir diye düşünüyorum.
"BİZİM İNSANIMIZ BENCİLDİR ......." diye çok yerinde bir saptama yapmışsınız.Düşünürsek binlerce yurttaşımız akşama ne yiyeceğim diye kıvranırken beri yanda milletin anasını ağlatıp trilyonlar vuran dinci güruhlarda hiçbir utanma ve arlanma göremiyoruz. Artık devir o hale gelmiş ki çalacaksan büyük çalacaksın diyorlar.Deveyi Hamuduyla götüren paragözler paraya doymak bilmezken beri tarafta tezgahtan bir kutu dolusu domates çalan bir garibanı, hangi Adalete uyuyorsa , en azından beş sene hapis cezası ile içeri tepiyorlar. Yine parasayma makinaları ile milyarla oynayan bakan çocukları için savcı takipsizlik kararı verebilecek kadar hukuk ve Adalet ruhundan uzaklaşabliyorsa ve Avrupalılar da bu Türkiye'de işlenen hukuk katliamlarını alay konusu yapıyorlarsa halkın adalete olan güveni de sarsılmışsa sonumuz hiç de iyi değildir.
Türkiye'deki soygun, rüşvet ve hırsızlık olayları demokrasi ile idare edilen başka bir ülkede olsaydı hükümetin topunu istifa ettirip hesap sorarlardı. Ama koskoca başbakanlık yapmış bir zat kaçak Ak-Saray yasak bir yapı olmasına rağmen Adalete kafatutup "SIKISA GELİP YIKSINLAR" diyebilmişse orada Tek Adam Diktatörlüğü vardır. Böylesine her şeye sessiz kalan bir toplum ancak Afrika kabilelerinde görülmektedir.Adamlar gece gündüz demeyip İmralı canisi ile , PKK ve Kandil ile sarmaş dolaş olup memleketi parçalamak için yürüttükleri oyunlar karşısında TÜRK ULUSU sokaklara koşup AKP dincilerini protesto etmeyi umursamıyorsa o zaman her türlü musibete de hazırlıklı olması gerekir. İyi seneler dileklerimle hürmet ve selâmlar sunarım. |
|
Yorum No : 12145 | Belma Demir Akdağ | 08.01.2015 17:30:17 |
Sevgili Mustafa Bey uzun ve bir okadar da değerli yorumunuzu okudum.Teşekkür ederim. Benim yazımı bana yeniden ne güzel anlatmışsınız. Gençlik dönemimin bir kısmı Eskişehir'de geçti. Eşimle de orada tanıştım. Öyle çok anısı vardır ki yüreğimde , ne karını ne adalarını ne köprübaşını ınutamadım. Sımsıcak yürekli insanları hepsi bir anı olarak yaşamımda yer aldı. Ama inanın bu yazdığım yazıda sadece duygularım ve gördüklerim yer aldı, yaşlıların kapısını bile çalmaktan kaçınan insanlar, hep gülelim eğlenelim topluluklarını sevmeleri, sıkıntıyı görünce kaçmaları biz böyle öğrenmedik. Bizler daha verici, daha saygılı ve daha anlayışlıyız bazen diyorum ki bu konuda bizler son nesil miyiz acaba ? Sevgi ve saygılarımla.... |
|
Yorum No : 12146 | Harika Ören | 08.01.2015 17:53:27 |
Can arkadaşım, öylesine güzel bir yaşam tarifi yapmışsın ki, satırlarının arasında sıkışıp kaldım. Hüzün bastı içimi. Mustafa Albayrak beyefendinin yorumunu okuyunca da hayretler içinde kaldım. İhsan dedem ve ailesi Bilecik'li idiler. Bu tesadüf beni çok mutlu etti. Mustafa beyefendinin de yeni yıllarını buradan kutluyor; vefakar okuyucumuza iyi ki varsınız diyorum. Sevgi dolu saygılarımla.
|
|
Yorum No : 12154 | Mustafa ALSANCAK | 10.01.2015 22:31:29 |
Çok Muhterem Belma Demir AKDAĞ HANIMEFENDİ. Doğrusu, bu kadar işinizin gücünüzün arasında zahmet buyurup cevap verme nezaketinde bulunmuşsunuz.Esas gayemiz Siz kıymetli yazarlarımızın yazılarını okuyup değerli görüş ve düşünce matematiğinizden yararlanmaktır. Eskişehir anılarınızı büyük bir memnuniyetle okudum. Muhterem Eşinizi de bu vesile ile orada tanımış olmanız da ayrıca güzel bir neticedir diye düşünüyorum. Hani o" GEÇMİŞİ ÜFLE GİTSİN " başlığınızın beraberinde getirdiği satırlarınızın bilhassa , geçenki yorumumda da belirtmiş olduğum gibi Muhterem yaşlı bayanın nerdeyse bir Asıra yaklaşan yaşam dünyasını etrafındakilerin ve bilhassa ve daha da kötüsü en yakın evlatlarının dahi kayıtsız davranışları ile hayalsükûtuna uğramışlığını gösteren avucunu açıp ÜFLEMESİ yok mu insana çok acı geliyor. Türk Ulusunun insanları çok yardımseverer ve merhametlidirler diye bilinir. Ama zaman çok değişmiş olduğundan ve endüstrileşmeye başlamış veya çok gelişmiş ülkelerdeki toplumlar daha çok konfora ve maddiyata sahip olabilmek için çok çalışmak ve iyi yaşamak tutkusu ile KAVRULDUKLARINDAN OLMALI ki insanlar arası münasebetlerde de büyük kopukluklar oluyor.
İnanmazsınız! Yaztatilimizde Antalya'da kapımızın önünde akşamları, 2014:ün son aylarında mangal yakıp karşısında oturarak hem ısınır ve hem de on metre ilerisinden akmakta olan trafikteki İNSANLAR YAVAŞLAYIP HEP KLAKSON ÇALIP BENİ SELÂMLARDI.VE ÇOĞU ARABA SAHİPLERİ YANIMA KADAR SOKULUP ARABADAN İNEREK MUHABBET ETMEK İÇİN ETRAFIMDA TOPLANIRLARDI.BAZILARI DA: " ABİ ETİ SENDEN RAKISI BİZDEN AKŞAMA SİZDEYİZ " diye takılırlardı. Hesap ettim tam bu mangal keyfi sayesinde 254 kişi ile ayaküstü dostluklarım oldu. KOmşu kadın ve kızları cesaret edip yanıma kadar gelerek ,ben mangalı alev alev kuru odun ve meşe odunu ile yakarken , bana: " HER AKŞAM KIZARTMA MI YAPIYORSUN " diye meraklı sorular soruyorlardı. Belki bilirsinizdir: Akdeniz ve Ege yöresinin insanları akşamları mangalda et kızartmaya bayılırlar. Bu arada bizim oturduğumuz evden 50 metre ilerde oturan Almanya'da uzun seneler kalmış olan hacı FEVZİ bey diye muhterem bir beyle tanıştım. O da yanıma gelerek ve herkes gibi benim ateş yakışımı seyretmeye ve muhabbete gelmişti. Lâf şurdan buradan açıldıktan sonra Sitede büyük bir problem olan N. K. isimli bir yöneticiden açılmıştı.Türkiye'de insanların birbirerine zarar vermek için yarış ettiklerini söylüyordu. Hacı FEVZİ efendi devamla:" BİZ, ALMANYA'DA TÜRKLER OLARAK ÖZBENLİĞİMİZİ KORUMA SAVAŞIMIZI DOĞRU BİR ŞEKİLDE VERMİŞİZ.ŞİMDİ TÜRKİYE'YE DÖNÜNCE HİÇBİR İŞİN TORPİLSİZ VE ANAFORSUZ YAPILMADIĞIYLA KARŞILAŞINCA ŞOKE OLUYORUZ. HANİ O, ESKİ ,TÜRKÜN ÖZELLİKLERİNDEN OLAN İNSANLARIN BİRBİRLERİNE YARDIM VE DESTEK DUYGUSUNUN KAYBOLUP GİTTİĞİNİ ANLADIM" dedi. Bu da çok düşündürücü birşey olmalıdır. Muhterem Belma hanımefendi! SWizleri bu SATIRLARIMLA TEKRAR RAHATSIZ ETTİĞİM İÇİN KUSURA BAKMAYINIZ. Sağlıklı günler Sizlerin olsun temennilerimle selâm ve hürmetler sunarım efendim.
|
|
Yorum No : 12162 | Belma Demir Akdağ | 11.01.2015 20:52:36 |
Sevgili Mustafa Bey ne güzel anlatmışsınız. Demek ki dostlukların yavaş yavaş bozulması o zamanlardan başlamış. Şimdiyse yok olmuş gitmiş. Çocukluğum Antalya'da geçti. Bir gün oraları da anlatacağım bir yazımda. Aslında tam bir Akdeniz çocuğuyum. İyi bilirim mangal keyfini, tüm güzel ve ince anlatımlarınız için size gönülden teşekkürler. Saygı ve sevgilerimle .... |