Yorum Ekle
 
Yorum No : 13322 | Mustafa ALSANCAK19.9.2020 17:21:45
Muhterem Belma DEMİR AKDAĞ HANIMEFENDİ!
Sizin de yazınızın girişinde belirtmiş olduğunuz gibi bu Corono virüsü dünyayı kasıp kavurmaya devam ediyor.insanların kendilerini biraz olsun koruyabilmeleri için maske takmak, mesafeyi korumak ve kalabalık ortamlardan uzak durma gibi en basit ve gerekli yaptırımları kendimizin iyiliği İçin yapmamız şart oluyor.Sizin haklı olarak üzerinde ısrarla durmakta olduğunuz kurallara uymayanlara ağır cezalar verilmesini istemeniz anlayışla karşılanabilir.Böyle bir ceza sistemi herkes için ve her kuralı ihlal edene uygulanma olanapı varsa fayda sağlayabilir. Fakat günlük hayatta maske takmamak için direnen pek çok kişi tv görüntülerinde ceza keserse kessinler diyerek cebinden çıkardığı maskeyi iftiharla gösteriyorlar.plajlar tıklım tıklım dolu, AVM'ler insan kaynıyor. Nişan, düğün,Asker gönderme törenleri ana baba günü gibi iğne atılsa yere düşmez ve politikacıların halkın üzerine çay
paketleri atma korkunçluğunu da unutmamak
lazım. Bir paket beleş çay için birbirlerini ezen insanlar.Ki bu gibi politik toplantılar yüzlerce polisin politikacıyı korumak için çember ördüğü
toplantılarda yapılıyorsa bu kadar insana hangi polis teşkilatı beş kuruşluk ceza yazmaya cesaret edebilir?Siyasi idare halka şu şu kurallara uyucaksınız derken kendileri binlerce insanı toplayıp miting yapma hakkını görebiliyorlar. Bir de hangi aklıevvelin düşüncesi
ise 65 yal altı ve üstü diye vatandaşa gavur eziyeti yaptırmaktalar.
Bir misal vermek için şunu anlatmadan geçemeyeceğim:İsveç'te her hangi bir şekilde 65 taşmış 20 taşmış falan diye bir yaptırım yoktur.
İnsanlar kendi sorumluluklarının bilincinde isterlerse gece gündüz duşarıda dolaşabiliyorlar.
Tek tavsiye edilen şey mesafeye dikkat edilmesi
ellerin temiz tutulup dezenfekte için yapılmış Alkol kutularından ellerin dezenfekte edilmesine
önem verilmesi tavsiyeleri başta geliyor. Gerekli
görülen yerlerde isteyen maske tıkabiliyor.Okullar bütün ülkede eğitimi sürdürüyorlar.Kimseye de dışarıdasın diye ceza
kesme diye birşey düşünülemez. Sadece futbol maçlarındaki ve benze evenamanlara seyirci
alınmamakta. Yani belki bizim gibi ülkelerde
bir meselenin ciddiyetini kabul ettirmek için ceza
yazmak zorunluğu düşünülse de Avrupalılar
böyle bir cezayı kabul etmezler. Her şey kültür
meselesine bağlı olduğu için kurallara uymak
resmî makamların işlerine kolaylık sağlıyor.
En önemli husus vatandaşı bilgilendirmeden
geçer. Bu salgının ne korkunç bir salgın olduğu
Sağlıkl bakanının şu kadar ölü var demesiyle
değilde Bilim Kurulunun halkı anlayacağı dille
aydınlatması gerekir.Önüne gelen hatta 25 günlük bekçiler bile vatandaşı yere yatırıp
kelepçe takıyorlar..Vatandaş arabasına benzin alırken maskesini çıkarmış diye cezayı basıyor yeni Yetişmeler. Cezadan önce vatandaşın hastalığın ölümcül olduğunu iyice
bilmesi gerekir.