| Yorum No : 6682 | Mustafa ALSANCAK | 02.05.2012 20:57:34 | Muhterem Serap DÜZGÖREN ARI HANIMEFENDİ !!! BAŞINIZ SAĞ OLSUN EFENDİM. Ne korkunç bir sahnedir ki ,o,insanı panik havasına sokan gözümüzün önünde, sapa sağlam bir varlığın yere yığılıp kalması kadar insanı korku dünyalarına götüren yaşananlar...Hayatın bu kadarına acımasızca olan gaddarlığına gel de isyan etme . Belki de yaşamının en tatlı baharında çoluğuna , çocuğuna güvenemeden ve hiçbir şeyden habersiz olarak yolunda yürüyüp giden bir insanın ani ölüm haberi insanın içine ürperti veriyor. Anadolu'daki âdetlere göre meftanın ardından yedi gün yedi gece odasında ışık yakarlar. Giden gittikten sonra neyleyim ben merhumun arkasında bırakmış olduğu çocuklarının garipler evinin gece gündüz ışık altında tutulmasını... Geçen yaz hanımın yeğeninin düğününden önce yapılan Kınagecesinde tüm akraba ve tanıdıklar toplanıp çalgılı bu gecede çılgınlar gibi oynayıp eğlenmiştik. Kız tarafı Kınanın sadece kadınlar arasında yapılacağını söylemiş olmalarına rağmen ben, olayları videoya çekmeyi çok sevdiğimden hanım ve çocuklarla birlikte Kınagecesine katılmıştım.Oraya vardığımızda bizden başka 10-15 erkek vatandaş da oraya gelmişlerdi. Kızevinin bu söylemine göre de pekçok eşlerin kocaları bu habere göre Kınaya gelememiş oluyorlardı. Gecenin geç saatlerine dek meydanda yapılan eğlencemiz çok güzel geçmişti. Eve dönüşümüzde İstanbul'dan düğüne gelmiş olan bacanağın ( o,erkekler katılmayacak haberi sonucu Kınagecesine gelememişti.) kahvede oynadıkları bir oyun partisi ardından kayınpederin evine gelip merdivenlerini çıkıp mutfağa geldiğinde buzdolabından su almak için kapısını açmak isterken aniden fenalaşmış olmalıydı ki upuzun kayınvalidenin ayaklarına doğru düşüp kalıyor. Gece yarısı bir telefon geldi MÜŞTAK bey öldü diye.Tİnsanın aklı almıyor... Dört saat önce aynı sofrada tüm aile bireyleri ile birlikte akşamyemeği yemiş ve yemek sonrası fıkralar anlatıp gülüşmüştük.Takdir edersiniz ki bu şartlar altında insan ne yapacağını şaşırıyor.Neyse bütün yakınları baldızı teselli etmek için toplanmışlardı. Ertesi akşam da hanımın yeğeni Galip ile Gülnur'un düğünleri yapılacaktı. Yapılacak tek şey vardı: Cenaze ve düğünün önü kesilmez diye bir inanç olduğundan beş-altı kişiyle cenazeyi Üsküdar Çiçekçiye göndermek zorunda kalmıştık. Ruhunu teslim eden Müştak bey İstanbul'un en önde gelen oyuncularından biri olduğu için bu küçücük Anadolu ilçesinde onu gören gençler gayet tabiî onunla kahvede bir parti oynamak istemişler. Müştak bey kayınbirader ikilisi karşılarında oturan iki gence karşı oynamışlar. Maalesef bir oyun daha bir oyun daha derken oyunu kaybetmeleri sonunda gençler Müştak beyi gırgıra alıp dalgalarını geçtikten sonra adamcağız bunlara çok içerlemiş olmalı ki oyun sonunda eve döndüklerinde üzüntü ve stresden olacak zayıf kalbi ancak mutafağa girişe kadar dayanabilmiş. Demek ki alınyazısı böyleymiş. Ne doymaz AZRAİLMİŞ BU...Ölenleri Allah rahmet eylesin... | | Yorum No : 6685 | Oktay Zerrin | 03.05.2012 02:38:55 | Çok ilginç ve etkileyici bir yazıydı. Heyecanla okudum. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Selamlar,saygılar. |
|