Yorum Ekle
 
Yorum No : 8815 | Caner ÖZTAŞ17.10.2012 21:57:26
Asıl doğal afet, Ankara'ya üç saatlik mesafedeki Afyon'a validen hediye almak için 36 saatte giden paşaydı.. Yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum, kaleminize sağlık Sevgi hanım...
 
Yorum No : 8825 | EMİNE ALTINSU18.10.2012 02:17:42
EMEĞİNİZE YÜREĞİNİZE SAĞLIK SEVGİ HANIM. YAZINIZ UMARIM GİDECEĞİ YERLERE GİTMİŞTİR. GİTSİN DE. HEM DE NASIL.
 
Yorum No : 8827 | sevgi ünal18.10.2012 15:22:52
Yorum yaptığınız için teşekkür ederim Caner Bey. Sağolun.
 
Yorum No : 8832 | Özcan Özkan18.10.2012 23:14:19
Sevgi'ciğim yazını zevkle ve de ibretle okudum. Eline sağlık.
 
Yorum No : 8836 | sevgi ünal19.10.2012 09:07:50
Çok teşekkürler Emine Hanım. Ben de dileğinize katılıyorum.Sevgiyle.
 
Yorum No : 8837 | sevgi ünal19.10.2012 09:15:43
Özcanım sağol, varol.
 
Yorum No : 8840 | Mustafa ALSANCAK19.10.2012 15:33:35
Pek muhterem Sevgİ Ü N A L HANIMEFENDİ.
"SELE Mİ YELE Mİ ???"
EĞER Kİ KENDİLERİNİ "BESSERWİSSER" YÂNİ HER ŞEYİ ONLARDAN BAŞKALARININ HİÇBİR ŞEY BİLMEDİĞİNİ SANAN BÜROKRATLARIMIZ OLDUĞU MÜDDETÇE ASKERLERİN ÖLÜMÜNÜ DAHİ AFET NEDENİYLE OLDUĞUNU SÖYLEMELERİ(!) NORMAL(!) KARŞILANMALIDIR.
Bilmem hâlâ hâtırlayanlarımız var mıdır? Şeyi demek istiyorum efendim...Bundan birkaç sene önce Pamukova'da cereyan etmiş olan HIZLI TREN FACİASINI nasıl çabuk unuttuk??!
Şu garabete bakınız ki HIZLI TREN İÇİN hiçbir altyapı yokken sen ,yâni sayın başbakan RTE ve onun en yakın mesai arkadaşı konumunda olan Bin Ali YILDIRIM (hâlâ da ulaştırma bakanıdır hazret) Devlet Demir yolları Genelmüdürü ile kafa kafaya verip:" Ankara'da bir hızlı tren katarı hazırlatıp onca yolcuyu da trenin içine tıka basa doldurtup treni verelini İstanbul Haydarpaşa garı diyerek etraflarına topladıkları dinibütün Ulemaların okuyup üflemeleriyle yola çıkarmışlardı.
Bilmem bu Pamukova tren yolunu yakından tanır mısınız? Söylenenlere göre taa Osmanlı Devletimizden kalma Fransızların döşediği o raylar TDDY'ye hâlâ hizmet veriyordur.Normal hızdaki bir trenin zor döndüğü virajlardan siz saatte 250 km hızla geçen bir treni devreye sokarsanız Ankara'da Ulemaya okutup üfletmiş de olsanız biryerde trenin hızına dayanamayan raylar bile trenden önce raylar raydan çıkmış olurlar.Ve nitekim de öyle olmuş ve onlarca insan pisi pisine ve sırf sayın başbakan ve Bin Ali YILDIRIM'ın hoşlarına gitsin diye böyle cinayet gibi bir maceraya ve birşeyden habersiz insanların ölümüne sebep olmuşlardı.Başka bir Avrupa ülkesinde olsaydı hem sayın başbakan başta olmak üzere Ulaştırma bakan efendiyi de yüce divana verirlerdi.Bizde de verselerdi netice ne olabilirdi diye soranlar olabilir.Evet bizim Anayasa Mahkemesi başkanı Muhasebeden mezun Haşim KILIÇ AKP'yi kapanmaktan kurtaran muhteremin birisi olması hasabiyle ne sayın Başbakan RTE'ye ve ne de Ulaştırma bakanı B:A:YILDIRIM'A BİRŞEY YAPMAZLARDI.

25 ASKERİMİZİN PİSİ PİSİNE CANLARINA KIYILMIŞ OLMASI NE BİR SELE NE DE BİR YELE DAYANDIRILAMAZ. EĞER ASKERİYEDEKİ SORUMLU KİŞİLER ÜÇ GÜNLÜK ASKER ANAKUZULARIMIZI CEPHANELİYE GÖNDERME GAFLETİ İÇİNDE OLABİLMİŞLERSE O ZAMAN AKLA TEK GELEN ŞEY"KİMİN ELİ KİMİN CEBİNDE OLDUĞU BİLİNMİYOR" gibi bir sonuç çıkar.
Sayın Caner ÖZTAŞ beyin de değindiği gibi bizim paşalar (!) paşası sayın Genelkurmay başkanı Necdet Özel iki saatte alabileceği bir mesafeyi 36 saatte belki de yolunun üzerinde kurulmuş olan semt pazarlarından hediyelik eşya toplaya toplaya ancak ertesi günün geceyarısı Afyonkarahisar'a varabilmiş olması da doğrusu skandalların en kocamanından birini teşkil etmişti.Hele hele orada belediye başkanından, milletimiz acı ve elem içinde kıvranırken koltuğunun altına sıkıştırılan kangalsucukları da insana pes dedirttirmişti.
Sadece vatanî görevini yapmak üzere ordunun eline teslim ettiğimiz anakuzularına artık şehit olma durumlarında birkaç duyarlı ulusal tv kanalları dışında tüm diğerleri vur patlasın çal oynasın misâli onların umurlarında bile olmadığını görmekteyiz.İşin daha da acı veren tarafı ise Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven diye yolunu şaşırmış bir bürokratın TERÖRİST HAİNLERİN ARKASINDAN AĞLAMAYANLARIN İNSAN OLAMAYACAKLARINI SÖYLEMİŞ OLMASI VE BU ZATIN HÂLÂ DA GÖREVİ BAŞINDA TUTULMASI RENA RAMA İRONİDEN BAŞKA BİRŞEY OLAMAZ.NEDEN ACABA BİZİM KOSKOCA ORDU VE EMNİYET GÜÇLERİ TERÖRİSTLERİN BAŞINI EZEMİYOR DİYE KARALARBAĞLARKEN şimdi anlıyoruz ki böyle Alicengiz oyunu ile vakit geçiren İÇİMİZDEKİ İRLANDALILAR BİZİM MEHMETÇİKTEN ZİYADE TERÖRBAĞIMLILARININ ARDINDAN YAS TUTA TUTA YANIBAŞLARINDAKİ TERÖRİSTE DOKUNMUYORLARMIŞ...
 
Yorum No : 8849 | Sevgi Ünal20.10.2012 01:28:30
Mustafa Albayrak Bey, sizin yorumlarınıza hayranım doğrusu. Öyle hassas noktalar yakalıyorsunuz ve birbirine bağlıyorsunuz ki.Yazıma yorum kattığınız için teşekkür ederim. Saygılar.
 
Yorum No : 8856 | Mustafa ALSANCAK20.10.2012 09:47:16
Pek Muhterem Sevgi Ü N A L hanımefendi....
Böyle insanı düşünceden düşünceye sürükleyen ve içinizden geldiği gibi döşendiğiniz bu ikinci yazınıza da kendimi tutamayıp nâçizane bir yorum göndermiştim.Ki herhangi bir rahatsıtsızlık vermemiş olmamdan da memnuniyet duydum.Yalnız; yüksek müsaadelerinize sığınarak ifade etmeliyim ki, çok sağ olun ama...Bilmiyorum nedendir Siz bana yeni bir solayadı vermişsiniz.Canınız SAĞ OLSUN EFENDİM.Size iyi ve mutlu geçecek bir haftasonu tatili dileklerimle selâm ve saygılar sunarım Muhterem Sevgi hanım...
 
Yorum No : 8858 | Sevgi Ünal20.10.2012 11:41:24
Mustafa Alsancak Bey, büyük bir hata yapmışım özür dilerim. Allahtan bayrağımız gibi bir kutsalı kullanmışım. Lütfen bu hatamı babamın ciddi sağlık sorunları yüzünden son zamanlarda yaşadığım üzüntü ve yorgunluğa verin. Çok teşekkür ederim. Saygılar.
 
Yorum No : 8864 | Mustafa ALSANCAK20.10.2012 13:55:07
Çok Muhterem Sevgi Ü N A L hanımefendi..
Hani deriz ya hep:"BİR KÖTÜ HABER DAHAÖNCE GELMİŞ İYİ BİR HABERİ GÖTÜRÜR" diye.Şimdi durum öyle oldu gibi geldi bana.
İyi haber olarak sayın Emine ALTINSU hanımın babasının müzdarip olduğu rahatsızlık durumunun birden bire olağan dışı bir gelişmeyle iyiye doğru gittiğini bildirmiş olmasından büyük ve insanî bir mutluluk duymuştum.
Am şimdi Sizin babanızın rahatsızlık durumu da beni çok üzdü desem inanır mısınız? Allah'tan dualarımız Sizlerin yanındadır efendim.Böyle anlarda en büyük tamamlayıcı ve insanî dayanak insanın bedbinliğe kapılmadan daima her şeyin iyiye gideceğine kendi kendisini inandırması ile üzüntülerin üstesinden gelmesi de o nispette kolaylaşabilir diye düşünenlerdenimdir.
İlâhi Sevgi hanımefendi...Yan taraftaki, EFECEHABER'deki, RESMİNİZE BİR DEFA DAHA BAKTIM.DOĞRUSU ÇOK MUNİS BİR YÜZ GÖRÜNÜŞÜNÜZ ve İNSANA GÜVEN VEREN BİR bakışınız var.Sahi unutmadan şunu da söylemeliyim ki Sizin o ;SOYADIM'da kazaen de olsa lûtfetmiş (!) olduğunuz geçici Soyadı değişikliğimde "ALBAYRAK" DA ÇOK GÜZEL BİR NÜANSA SAHİPTİR.Özür dilemenize hiç gerek yoktu efendim. Sizin kibarlığınız ve sergilemekte olduğunuz o asil duruşunuzdaki âsâletiniz her şeye değerdir.Selâm ve saygılar sunar babanıza Allah'tan acil şifalar dilerim efendim...
 
Yorum No : 8866 | EMİNE ALTINSU20.10.2012 18:56:10
SEVGİ HANIM ALLAH BABANIZA ACİL ŞİFALAR VERSİN. SİZİ ŞİMDİ EN İYİ ANLAYANLARDAN BİRİ BENİMDİR. ÇOOK GEÇMİŞ OLSUN. ALLAHIM TÜM HASTALIKLARA HASTALARA DERMAN VERSİN İNŞALLAH. SAYGIDEĞER ALSANCAK BEY HOCAM GİBİ BENİM DE DUALARIM SİZİNLE. ALLAH HEPİMİZİN YARDIMCISI OLSUN.
AYRICA BU SOYADI YANLIŞLIĞIDA ÇOK İYİ OLMUŞ. SAKIN ÜZÜLMEYİN SEVGİ HANIM. NEDEN DİYE SORARSANIZ "SANCAK" ZATEN "BAYRAK" DEMEK. ALSANCAK İLE ALBAYRAK AYNI ŞEYLER - İKİZ KARDEŞ GİBİ. BENİM ALSANCAK BEY HOCAMA DA ÇOK YAKIŞTI DOĞRUSU. HER İKİNİZİ DE SAYGIYLA SEVGİYLE SELAMLAR SUNARIM. İYİ AKŞAMLARR.
 
Yorum No : 8868 | Sevgi Ünal20.10.2012 21:21:26
Mustafa Alsancak Bey, temennileriniz için çok teşekkür ederim. Duaların ve iyi düşüncelerin önemine çok inanırım. İnşallah ben de Emine Hanım'ın babası için aldığı iyi haber gibi haberler paylaşırım sizlerle. Saygılar.
 
Yorum No : 8869 | Sevgi Ünal20.10.2012 21:29:11
Emine Altınsu Hanım, dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Ne mutlu ki sizin gibi dostlar edindim. Sizin babanız için çok sevindim. Allah bir daha göstermesin. Dualarınıza gerçekten ihtiyacımız var. Saygılar.
 
Yorum No : 10076 | tülay sarı30.12.2012 21:51:24
sevgi hanım yazılarınızı çok beğeniyorum