Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29931879
Bugün Ziyaretçi :  27920
Aktif Ziyaretçiler :  4712

TÜRKİYE KAOSA SÜRÜKLENİYOR
 
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN ile SÖYLEŞİ
 
S-1- Son yapılan referandum  uygulamasını  nasıl  görüyorsunuz ?
C-2-Referandum konusu olan anayasa değişikliğinin içeriği ile halk oylamasını birbirinden ayrı düşünmelidir . Yüksek Seçim Kurulu’nun yönetiminde yapılan referandum ile ilgili olarak çok büyük iddialar ve suçlamalar gündeme getirilmiş ve Türkiye  halk oylamasının yapıldığı gün  içine düşmüş olduğu hukuk dışı uygulamalar nedeniyle bir  kaos ortamı ile karşı karşıya kalmıştır . Birbiri içine girmiş olan çok yönlü ilişkiler ağı içinde olaylar giderek karmaşıklaşırken ,daha sonraki aşamada da içinden çıkılmaz bir kaos durumunun kendiliğinden doğduğu gözlemlenmiştir . Türkiye’nin her  kenti ve bölgesinden milyonlarca şikayet gelirken  özellikle hukukçu kesimlerden  ciddi uyarılar yapılmış ama , televizyon  ekranlarına çıkartılmış olan bindirilmiş kıtaların ağız birliği ile sonuçlar değişmemiştir . Ülkenin en önde gelen büyük hukukçuları  ya da eski yüksek mahkeme başkanları , referandumun  mevcut mevzuata aykırı olarak yapıldığını ileri sürmelerine rağmen  , atı alıp Üsküdar’ı geçen kesimler  bu gibi ciddi uyarıları da ne yazıktır ki dikkate almamışlardır .Bu yüzden hem iddialar hem de tartışmalar sürüp gitmiş, geleceğe yönelik kaos yaratma  iddiaları referandum üzerinden kamuoyunda daha fazla öne çıkmıştır . 
 
S-2-Yaşanan karışıklıklar karşısında neden bazı hukuk hocaları Türkiye’de kaos  iddiasında  bulundular
C-2-Özellikle anayasa hukukçuları var olan anayasanın halen yürürlükte olan pozitif kurallarına uyulmaması nedeniyle  ,Türkiye’de anayasal ya da hukuki bir kaostan her zaman söz etmişlerdir .Eski cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın” anayasayı bir kez çiğnemekle bir şey olmaz “mantığı ülkedeki hukuk devleti çizgisinden giderek uzaklaşılmasının ana nedeni olmuştur . Uluslararası konjonktürün etkisi altında hareket etmiş olan o zamanki cumhurbaşkanı , buna karşı bir düzen getiren Türk anayasasını engel olarak gördüğü aşamada , anayasanın bazı hükümleri  dikkate alınmamış ve uluslararası kapitalist düzenin istekleri doğrultusunda  Türk anayasasına karşı adımlar atılabilmiştir . Türkiye’nin anayasa hukukçuları Özal döneminden kalma böylesine bir   olumsuz deney ile karşı karşıya kaldıkları için , anayasa dışında hareket edilmesini  her zaman için kaos kavramı ile açıklamaya çalışmışlardır . Bir ülkedeki hukuk sisteminin temeli olan anayasa hükümlerinin dikkate alınmaması her zaman hukuk devletinden uzaklaşmayı da beraberinden getirmiştir . Küresel şirketlerin patronajındaki uluslararası kapitalist sistemin istekleri ile , bir ulus devletin mensuplarının ulusal çıkarları her zaman için çatışma süreci içinde olmuştur . Son referandum uygulaması sırasında böyle bir durum ortaya çıktığı için  hukuk çevreleri kaos tehlikesini öncelikle vurgulamayı ,bir  vatan görevi bilerek hatalı uygulamalara karşı çıkmışlardır .Bu aşamada üniversiteden atılmış olan bir anayasa Profesörü olarak  İbrahim Kaboğlu açıkça yaşanan hukuksuzluğu bir kaos olarak tanımlamıştır . 
 
S-3- Kaos kavramı neden son yıllarda dünya kamuoyunda fazlasıyla tartışılmaktadır . ?
C-3- Başlığında kaos kavramı yer alan  ona yakın kitap son dönemde Türkiye’de de yayınlanmıştır .Bir ülkede var olan  anayasal  sistemin ürünü olan kamu düzenleri beraberinde hem düzen hem de güvenlik getirmektedir . Bu doğrultuda , ulus devletler ve  ulusal topluluklar  kendi çıkarları doğrultusunda sahip oldukları kazanılmış haklarını korumaktadır .Sosyalist sistemin yıkılmasından sonra ortaya çıkan küreselleşme dönemi çeyrek yüzyıllık bir dönemi arkada bırakarak  sona erme noktasına gelmiştir . Küreselleşme adına  dünya devletleri üzerinde hegemonya kuran büyük tekelci şirketler , uluslararası alanda kendi çıkarları doğrultusunda bir mutlak  hegemonya peşinde koşarken, ulus devletlerin tasfiyesi ,ulusal ekonomilerin ortadan  kaldırılması  ve  ulusların tarih sahnesinden silinmeleri doğrultusunda bir çok yenilik dışarıdan manüplasyonlar ve de  yukarıdan baskılar sonucunda kabül ettirilmiştir . Ne var ki ,daha sonraki aşamada  ulus devletler ve uluslar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldıklarını anladıkları aşamada  , küresel emperyalizmin dayatmalarına karşı çıkmaya başlamış ve ulusal çıkarlar doğrultusunda hareket ederek kazanılmış haklarını korumaya yönelmişlerdir . Tekelci şirketler küresel emperyalizmin avantajlarından yararlanarak  ulus devletler üzerinde yeni bir hegemonya düzenini  tam oturtmaya başladıkları aşamada , ulus devletlerin ve ulusal toplumların birlikte var olma dayanışması  ile yeni bir antiemperyalis direniş  konjonktürünün gündeme gelmesi söz konusu olmuş ,bunun üzerine de küresel emperyalistler ulusal toparlanma sürecine izin vermeyerek , bunu önleyici çeşitli senaryoları uzaktan kumandalı manüplasyonlar ile  dünya ülkelerinde devreye sokmaya başlayınca , emperyalizme karşı direnişi kırmak üzere kaos yaratma senaryoları devreye girmiştir . Her ülkenin kendi özelliklerine ve koşullarına uygun senaryolar ile getirilen kaos ortamlarında var olan düzeni yıkmak esas alınmıştır .Kaos ortamları bu çizgide bazan kendiliğinden gündeme getirilmiş bazan da ön hazırlıklar ile belirli bir zaman dilimi sonrasında öne çıkarılmışlardır . Tam bu aşamada , uluslararası ilişkiler Profesörü  Hasan Köni , “KAOS” isimli bir kitap yayınlayarak Türkiye kamuoyunu  uyarmak istemiştir . 
 
S-4- ABD dolarının üzerinde yazan “ ORDO AB  CAO “  ne anlama gelmektedir . ?
C-4- Amerikan dolarının üzerindeki bu cümle latince kökenlidir ve kaostan sonraki düzen anlamına gelmektedir . Doları basan Amerikan federal rezerv bankası , ABD’nin en zengin on  ailesinin temsilcilerinden oluşmakta ve bunların bir araya gelmesiyle oluşan bir yuvarlak masa grubunun sahibi olduğu bir  kapitalist düzen ,derin dünya devletinin kurucusu konumundaki Rockafeller ,Rotshshild  ve Morgan  ailelerinin egemenliğinde yürütülmektedir . Derin dünya devletinin gizli örgütleri olan İlluminati ,Tavistock , Tapınak Şövalyeleri, Sion Kardeşleri  ve  Opus Dei   kuruluşların içinde yer aldığı öteki dünya yapılanmasının ana sloganlarından birisi de, kaostan sonraki düzen  ilkesidir . Buna göre önce var olan düzenler yıkılarak bir kaos ortamı yaratılacaktır . Kaos ortamında karışıklıklar ve kargaşaların giderek tırmanması için uzaktan kumandalı manüplasyonlar gerçekleştirilecektir . Herkes önce kaosculuk yaparak var olan yerleşik düzenin yıkılmasına aracı olacaktır . Buradaki kaos ortamını eskinin tasfiyesi doğrultusunda ele almak gerekmektedir . Akıllı binaların ve yüksek gökdelenlerin yapılabilmesi için öncelikle gecekonduların yıkılmaları gerekmektedir . İşte  küresel emperyalizmin ağa babaları, lordlar , baronlar ya da kontlar kendi hegemonyaları doğrultusunda bir kaos ortamının ortaya çıkmasını bu yüzden isterler ve her yoldan desteklerler . Tek bir dünya devletinin , küresel emperyalizmin ve ona bağlı gizli dünya devleti yapılanmalarının istedikleri çizgide kurulabilmesi için öncelikle kaos ortamının yaratılması gerekmektedir . Kaos ile var olan düzenler yıkıldıktan sonra arazi konumundaki ülkeler boşaltılacak ve daha sonra da gece kondu adını verdikleri ulus devletler yıkılarak  küresel dünya devletinin içinde yer alacak uluslararası yapılanmalar  tıpkı gökdelenler gibi kentlerin ve ülkelerin ortasına  dikilecektir. Masonluk açısından da anlamlı bir ilke olan  kaostan sonra yeni düzen arayışı, bugün küresel emperyalist devletler ve onları yöneten  yüksek elit kadrolar  tarafından da desteklenmektedir . Bu yüzden dünyanın  büyük şirketleri bölücülük yaparak ulus devletlerin parçalanmalarına giden yolu açmaya çalışmaktadırlar . 
 
S-5- Kaos ortamının önlenebilmesi için kaos  kavramı karşısında hangi kavram  yer almalıdır . ?
C-5- Kaosu önleyecek ve onun karşısında direnebilecek en önemli kavram KAMU DÜZENİ  kavramıdır . Küresel emperyalizm başladıktan sonra  zengin batı ülkelerinin desteği ile terör ve sıcak çatışma senaryoları bir çok dünya devletinin sınırları içerisinde gündeme getirilerek buralardaki devlet
yapılarının çökertilmesine giden bir süreç  dışarıdan dayatılmıştır . Terör ve çatışmalar dünya ülkelerinde istikrarsızlık yaratırken ,federal yapılı devletlerde  bölünme ya da parçalanma gibi gelişmeler de ortaya çıkmıştır . Üniter devletlerde ise etnik farklılıklar kültürel haklar görünümünde kışkırtılarak iç savaşlara giden yollar denenmiştir . Terör ,çatışmalar ya da iç savaş girişimlerinin hepsi batılıların “establishment “olarak adlandırdıkları kurulu düzeni yıktıkları için  , bu gibi yıkıcı ve paçalayıcı küresel saldırılara karaşı savunulması gereken kavram kamu düzenidir . Türkiye’nin eski başbakanı , Yugoslavya devletinin nasıl kamu düzeni çökertilerek yıkıldığını incelediği için , her konuşmasında kamu düzeni kavramını öne çıkarıyordu . Sovyetler Birliğinden on beş , Yugoslavya Federasyonun’dan yedi devlet çıkartan  küresel emperyalizm ,kaos senaryoları ile bütün devletlerin kurulu düzenlerini yıkarak daha küçük boyda küçük devletçikler yaratmayı ,kendi tekelci şirketlerinin çıkarları açısından  daha yararlı görüyordu . Yugoslavya merkezi bir kamu düzenine sahip olsaydı yedi parçaya bölünmeyebilirdi çünkü o zaman kamu düzeni kavramı  daha güçlü bir biçimde örgütlenmiş olurdu . Bu çerçevede ulus devletlerin yıkılmadan yollarına devam edebilmeleri için  emperyalizmin  yıkıcı ve parçalayıcı  kaos kavramına karşı, ulus devletlerin güçlendirilmiş bir kamu düzeni kavramı ile ortaya çıkması zorunludur .
 
S-6- Kaos kavramının Türkiye’deki son referandum ile ne gibi bağlantısı  bulunmaktadır ? 
C-6-Halkoyuna sunulan 18 maddelik anayasa değişikliği incelendiğinde yerleşik kamu düzenini doğrudan etkileyen bir  yeni küresel ya da bölgesel senaryo ile Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı görülmektedir . Başbakanlığın ve  bakanlar kurulunun kaldırılması ile meclisin yetkilerinin kısıtlanması , yargı organlarının belirlenmesinde yürütmenin yetkilerinin artırılması ve demokrasinin evrensel kurallarına aykırı olarak başkanlık makamına gelecek kişinin elinde devletin bütün güçlerinin toplanması  ve  ayrıca  başkanlık makamına yeni kamu tüzel kişilikleri oluşturma yetkisinin tanınması ile gelecekte daha farklı devlet yapılanmasına giden yolun açılmak istenmesi de , mevcut anayasının getirmiş olduğu kamu düzeninin ortadan kaldırılmaya çalışıldığını göstermektedir . Bu açıdan konuya bakıldığında ulusal,üniter ve merkezi  Türkiye Cumhuriyeti devletinin küresel rüzgarlar doğrultusunda bir federasyona dönüştürülmeye çalışıldığı göze çarpmaktadır çünkü başkanlık sistemi beraberinde federasyon yapılanmasını getirmektedir . Batı emperyalizmi ve Siyonizm ortaklığı merkezi coğrafyada , kendi kontrolları altında bir Orta Doğu Birleşik Devletleri kurabilmek için  bu bölgenin bütün devletlerini eyaletler halinde parçalamak istemektedir. Yeni ABD başkanı TRUMP bu bölgedeki 7 devletin vatandaşlarına yasak getirerek Türkiye’nin komşusu konumundaki bu ülkeleri karşısına alırken ,bölgenin merkezi ülkesi olan Türkiye’yi de bu doğrultuda yönlendirebilmek için  Türk anayasasında köklü bir değişimi referandum yolu ile  zorlayarak ,Türkiye’nin de gelecekte böylesine bir bölgesel federasyon içinde ulus devletten uzaklaşarak yer almasını , kaos ortamını  hukuk alanında gerçekleştirerek  sağlamak istemişlerdir . ABD’deki İsrail’e yakın duran Neo-Conların ve ilgili lobilerin desteklemiş oldukları böylesine bir yeni yapılanma, Türkiye Cumhuriyetini ortadan kaldıracağı gibi aynı zamanda  Türk ulusunun da tarih sahnesinden silinmesine giden yok oluş sürecini başlatacaktır .
 
Türk ulusu medyanın küresel sermaye tarafından satın alınmasını dikkate alarak  , uyanık bekçiliğe devam ederek , Türkiye Cumhuriyetinin ilelebet payidar kalması doğrultusunda oy kullanmış ve dışarıdan güdümlü bir senaryo doğrultusunda Türkiye’deki yerleşik devlet düzeninin yıkılmasına gidecek  alternatifi gündeme getiren anayasa değişikliğine karşı çıkarak direnmiştir. Oyların yarısından fazlasının küresel senaryoya hayır çizgisinde kullanılmasına rağmen , sonuçların tamamen tersi bir  doğrultuda ilan edilmesi haksızlıklar yaratarak ülkede kaos başlatmıştır     
 

 

Ekleyen:  Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN
Tarih:  22.4.2017
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN Yazıları
HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEKProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 10.8.2023 Devamı
CUMHURİYETİN 100. YILINDA 100 İL VE 1000 İLÇEProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 26.7.2023 Devamı
YANLIŞ STRATEJİLER İLE SEÇİM KAZANILMAZProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 14.6.2023 Devamı
SEÇİMLER TÜRKİYE'NİN EKSENİNİ BOZUYORProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 20.5.2023 Devamı
CUMHURİYET SENATOSU ACİLEN HURULMALIDIRProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 22.3.2023 Devamı
TÜRKİYE''DE YÖN HAREKETİProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 11.3.2023 Devamı
TÜRKİYE DE MÜBADELE MÜBADİLLERİLE ULUS DEVLET -SIĞINMACILAR İLE FEDERASYONProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 9.1.2023 Devamı
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 9.1.2023 Devamı
MÜBADELE VE ULUS DEVLETLERProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 1.1.2023 Devamı
ALMANYA'NIN HATASINI TÜRKİYE TEKRARLAMAMALIProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 30.11.2022 Devamı
KAPANMAYAN PARANTEZ HALK EVLERİProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 21.11.2022 Devamı
İKİ ŞEHRİN HİKAYESİ - Paris-Londra ve Ankara-İstanbulProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 19.10.2022 Devamı
KAMU YÖNETİMİ AKADEMİSİ (KAYA) ACİLEN KURULMALIDIRProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 14.8.2022 Devamı
ATATÜRK CUMHURİYETİNİN MODELİProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 12.7.2022 Devamı
BÖLÜNEREK FEDERASYON DEĞİL BÖLÜNMEDEN KONFEDERASYONProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 6.6.2022 Devamı
TÜRKİYE VE BALKAN BARIŞI Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 5.6.2022 Devamı
TÜRKİYE VE BALKAN BARIŞIProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 31.5.2022 Devamı
ATATÜRK'ÜN VASİYETİ VE HİLAFET FEDERASYONU Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 14.5.2022 Devamı
ANKARA KALESİ- 318 1921 ANAYASASI ÇÖZÜM OLAMAZProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 11.5.2022 Devamı
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DEREFORM YAPILMALIDIRProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 19.4.2022 Devamı
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 19.4.2022 Devamı
AFRİKA DA TERÖR OYUNLARIProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 7.4.2022 Devamı
HALKÇILIK PROGRAMINDAN HALKEVLERİ’NEProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 11.3.2022 Devamı
İSRAİL VE KIBRISProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 15.2.2022 Devamı
ANKARA ULUS İLÇESİ KURULMALIIDIRProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 2.2.2022 Devamı
AVRUPA OLMADI, AFRİKA OLUR MU?Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 2.1.2022 Devamı
TÜRK DÜNYASI BÜTÜNLEŞİYORProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 2.12.2021 Devamı
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ TEMEL NORMUProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 1.11.2021 Devamı
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ TEMEL NORMUProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 28.10.2021 Devamı
YENİ KEMALİZM OLAMAZ AMA GÜNCEL KEMALİZM OLABİLİRProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 5.10.2021 Devamı
NE YENİ OSMANCILIK NEDE NEO KEMALİZMProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 29.8.2021 Devamı
ATATÜRK'ÜN PARTİSİNDE OLİBERAL OYUNLARProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 26.8.2021 Devamı
GÖÇLER ARCILIĞI İLE ULUS DEVLET TASVİYESİProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 17.8.2021 Devamı
İÇ SAVAŞ TÜRKİYE'Yİ YIKARProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 1.8.2021 Devamı
TÜRKİYEYİ TÜRKÇÜLÜK KURDUProf. Dr. Anıl ÇEÇEN [ 29.5.2021 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  7  8  9  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam