Bir kız çocuğu ağlıyordu. Eline bir bez bebek verdiler sustu.
Teyzeleri ona beyaz bir elbise giydirdiler ne de güzeldi, tülleri vardı eteklerinde. Bayram da değildi hâlbuki ne yapmıştı da hediyeler alınıyordu.
Davul çalıyordu oynamak istedi yerinde, yaşlı kadın kolunu tutu ‘otur ayıp ‘dedi.
Ama arkadaşları oynuyordu.
Babası geldi, elinde bir kurdele beline bağladı, baktı öyle babasına bu nedendi?
Hani arkadaşları kurdeleyi okula gidince öğretmen takar demişti, okumayı öğrenince. Bu öyle bir şey değildi galiba.
Bir de arkadaşının abisi neden onun elini tutuyordu sürekli. Babası, abisi erkeklerin yanında konuşmasına bile kızarken neden bu abiye izin verdiler.
Annesi çok ağlıyordu ama babası kızmıştı ona, sesi çıkmıyor gözyaşlarını tülbentinin ucuna siliyordu. Oda ağlamaya başlamıştı ama o annesi ağladığı için ağlıyordu.
Kalabalıktan bir kadın elini tutu başına bir kırmızı tül örtü, elini açtı ve kına koydu küçük avuçlarına, evet bu bir çeşit bayramdı.
Hatırlamıştı ablasına da yapmıştılar bir zamanlar. Ama sonra ablası evden gitmişti çok özlemişlerdi onu. Sonra gelmişti kucağında bir bebekle.
Peki sıra ondamıydı odamı gidecekti evden ?.
Döndü annesine baktı, sesi çıkmadı kızarlar diye. Korkmasaydı bağıracaktı .
‘’Hayır, ben istemiyorum benim oyuncak bebeklerim var. Ben kurdeleyi okulda takacağım yakama. Ablamın gittiği yere gitmeyeceğim ben korkuyorum beni bırakma anne‘’ demek istedi ama korktu ve sustu, ablası ve bir zamanlar annesi gibi o da sustu ..
Hiç yabancı gelmedi size de bu hikâye değil mi?
Halen yurdumda bu manzaralar yaşanıyor.
Okula gideceği yaşta çocuklar evlendiriliyor.
Daha ne yaşadıklarını bilmeden ağır bir yükün altına sokuluyor.
Bu, anne ve babaların izniyle oluyor en acısı da.
Şehir yerinde çocukları okusun diye, gecesini gündüzüne katıp çalışıyor aileler. Çocuklar ise bin bir nazla okula gidiyor.
Bu nasıl orantı ve renk karmaşasıdır bilinmez ama okumak ve eğitim çocuklarımızın hakkı.
Bu gerçek önemsemiyor ve dikkate alınmıyor ki ağlıyor kızlarımız.
O kızlar bizim hemşire, doktor, öğretmen olacak çocuklarımız ,onların rüyalarını kendi sisli rüyalarımıza gömmeyelim.
Gün gelir, güneşimiz olur ve bizi ısıtır onların ışığı.
|