Bugün bir şey arıyorken elime resim albümüm geçti.
Ne çok anım var resimlediğim zamanı durdurmak ister gibi. Zamanın durmadığı, resimlerden de anlaşılıyordu hâlbuki.
Hüzünlendim doğrusu. Bazen de gülümsedim doğal olarak. Fakat zihnimde bir soru belirdi peki aradan geçen zaman neler öğretmişti. Geleceğe dair bir planım var mı? Elbette vardı.
Doğru ümit etmek istemek ve yapabilmiş olmanın haz ı ne mükemmel bir duygudur. Bu hırssa zararlı bir duygu olabilir. Fakat söz konusu ideallerimiz eğer bize gelecekte kolaylık ve imkân sağlayacaksa neden mücadele etmeyelim?
Evliliklerde çocuğunuz olduğunda bu duygu çok daha fazla yoğunlaşıyor. Daha çok kadın yapıyor bunu. Çünkü annelik ve koruyucu duyguları yoğun olan kadınlar. Kendinden sonra çocuklarının yaşamlarını düşünerek uzun vadeli fikir ve uğraşılar tasarlıyorlar. Hangimizin annesi bizim için iyi bir gelecek istememiştir ki.
Erkekler de düşünüyor fakat çoğu erkek buna fazla kafa yormuyor. Çünkü para kazanmanın zor olduğunu fakat hayatında geçtiğini düşünüyorlar.
Evet, haklı olabilirler fakat hangi baba evladının yokluğunu ve çaresizliğini gördüğünde zaman varken neden bir şeyler yapmadığı için vicdan azabı duymamıştır.
Adamın biri o kadar çok söyleniyor ki çok çalışıp fakat istediği gibi yaşayamadığından. Allah bir melek yollayıp rüyasına ‘yarın uyanınca bir şans oyunu oyna ve zengin ol duan kabul oldu‘ der.
Sabah uyanır adam koşar ve bir şans oyunu oynar kazanır. Artık zengindir istediğini yer, içer, gezer gününü gün eder mutludur. Aradan bir süre geçince rüyasına giren melek yine onu ziyaret edip. Zenginlik nasıl mutlu musun der? Adam: ‘evet ‘ der.
Peki der melek sana şimdi bir şey seyrettireyim’.
Bir cam açılır sisler içinde odasının duvarında. İki adam, iki kadın. Çocuklar bir sofrada oturmuş, önlerinde bir tabak zeytin. Birbirlerine iterek yemeyen büyükler çocuklarına yediriyorlar aç kalkıyorlardı sofradan.
Bunlar kim? dedi adam. Neden bu kadar mutsuzlar peki ‘diyerek hüzünlendi.
Melek :’oğulların ve torunların’ dedi.
Adam şaşırdı ..’Neden peki böyleler ‘dedi . Melek: Sen mutlu olmadın kazandıklarından ve o kadar çok şikâyet etinki çalışmaktan. Düşünemedin gelecek bir gün gelecek. Oğulların büyüyecek onlar senin çocukların. Sen istedin ve zenginlik sana verildi. eğer şükrü bilseydin bu çocuklarına verilecekti. Sen onların nasibine göz diktin. Gelecekte onlar sefalet çekecek.
Adam anlamıştı hatasını ve zenginlikten vazgeçmişti. Uyandığında eşi bir tabak zeytin koyar masaya adam telaşla. Aman hanım kaldır bu zeytini çocuklarıma kalsın der.
Evet, tabi bizler de yaşamalı ve hayatın keyiflerini tatmalıyız Fakat geleceği de görmeli ve ona göre tedbirimizi almalıyız. Umarım evlatlarımız sıkıntı yaşamazlar ve umarım birazda olsun biz sebep olmamışızdır.
|