Hava alanına gidecek olan bir kadın en yakın pastaneden o çok sevdiği kurabiyelerden alır .
Havaalanına vardığında uçağının rötar yapmış olduğunu görür. Bekleme salonuna oturarak bekler.
Yanına bir bey oturur.Bu adam kibar görünüşlü bir beydir.
Fakat bir süre sonra adam bir kutu dolusu kurabiye uzatır kadına. Kadın kutuya bakar bu kendi aldığı kurabiyelerdir.
Adamın dalga geçtiğini düşünür ve sinirlenir öfkeyle bakar. Adam arsızca ısrar eder kadına.
Kadın sinirlenir fakat bu adama cevap vermez çünkü onunla muhatap olmayacaktır.
Kadın içinden söylenir ve hayretler içinde bu arsız adama veryansın eder.
Bir anonsla uçağın kalkacağını duyunca elini çantalarına atar ama şaşırıp kalmıştır çünkü onun kurabiye kutusu yanındaki çantadadır.
Kadın bu duruma şaşırır fakat çokta utanmıştır. Kaba ve arsız dediği adama hâlbuki ikramı ve iyi niyetine ters tepki vermiştir. Hâlbuki bu sadece kendi dikkatsizliği olmuştur.
İnsan olarak kişilere yaptığımız iyilik dahi olsa dikkatli ve özenli olmalıyız.
Bizim iyilik anlayışımız bazen insanların canını acıta da bilir.
Aslın da fedakârlık yapıyoruz diyerek yaptığımız hareket ve davranış kişilerin yalnızca bizi idare ediyor ola bileceğini de düşünmeliyiz.
Bir zamanlar bir büyüğüm ‘insanlara fırsat ver ki iyilik ve kötülükleri de görünsün her şeyi olmadan önleyemesin ‘dediğinde anlamıştım ki başkaları üzülmesin derken onları kızdırmıştım beklide çünkü onların da fikirleri vardı ve uygulamak istiyorlar ama benden fırsat bulamıyorlardı iyi veya kötü onların fikriydi Tıpkı benim fikirlerim gibi.
Bazen onlarının ‘beni idare et’ dediklerini duymalıyız.
Bu nedenle her şey bizim istediğimiz gibi olmaya bilir ama arada bizde idare ede bilmeliyiz Kişilere ve düşüncelerine saygı duymalıyız.
Beklide biz idare ediliyoruzdur.
|