Ankara (Efece haber) - Oruç, zekat, sadaka, fidye, fitre, sahur, iftar, teravih, mukabele ve hatim Ramazan ayının önde gelen özelliklerindendir. Yaradan’a yaklaştıran ve yaratıklarla kucaklaştıran bu güzelliklerin yoğun bir şekilde yaşandığı mübarek Ramazan ayında iftar sofralarının müstesna bir yeri vardır. Bu sofralarda, kulu Allah’ın rızasına erdirecek oruç ibadetini ifa etmenin sevinci ile inanç, amaç ve bilinç birliğinin mutluluğu yaşanmaktadır. Dolayısıyla en güzel sofra paylaşılan sofra, en güzel paylaşma şekli de iftar sofralarında sergilenendir. Çünkü bu sofralarda amaç, bilinç ve sevinç birliği vardır.
YOYAV bu paylaşımı gerçekleştiren hayır kuruluşlarından biridir. 19 Temmuz 2013 Cuma günü Vakfın bazı mensupları ile dostlarına verilen iftar yemeğinde, Kilis Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı M. Yahya Efe’nin Mübarek Ramazan ayının önemi ve İftar Sofralarıyla ilgili sunuş konuşmasının ardından yapılan duadan sonra, konuklarına kısa bir selamlama konuşması yapan YOYAV Genel Başkanı Dr. İbrahim Ateş şunları söyledi:
“İftar sevincini, davasına destek veren dostları ve himayesi altındaki dar gelirli kardeşleri ile paylaşmayı güzel bir gelenek hâline getiren Vakfımız, bu salonda bir hafta önce himayesinde olan dar gelirli ailelerden 50 aile ile iftar sevincini paylaştı. Önümüzdeki hafta ile ondan sonraki haftada da 50’şer kişiden oluşan iki grupla daha aynı sevinci paylaşacaktır. Bu gün de siz muhterem misafirlerini ağırlamanın bahtiyarlığına erdi. Lütfedip davetimize icabet buyurarak bizleri onurlandırdınız ve bu güzel birlikteliği yaşamamıza vesîle oldunuz. Allah hepinizden razı olsun, her hayırlı muradınızı hâsıl eylesin ve hayatınızın her gününü bir Ramazan ve bayram sevinci içinde geçirmeyi nasip eylesin.
Ben fazla vaktinizi almayacağım. Hiç bir yorum yapmadan biri Peygamberimiz (S.A.V.)’den, biri bir Hak dostu veliden, biri de Yunus Emre’den olmak üzere üç önemli sözü sizlerle paylaşarak sözlerimi noktalayacağım:
Hz. Peygamber (S.A.V.), Ebu Hureyre (R.A.)’nin rivayet ettiği bir hadis-i şerîfte: “Üç şey vardır ki, bunlar üzerine kul hesaba çekilmez. Sahur yemeği, iftar yemeği ve din kardeşleriyle birlikte yenen yemek.” buyurmuştur.
Devrinin önde gelen mana büyüklerinden olan Süfyân-ı Sevrî de: “Aynı sofradan yemek yiyenler, aynı memeden emenler gibi kardeş olurlar.” demiştir.
Hak aşığı Yunus Emre ise bir dörtlüğünde:
“Çalış, kazan, ye, yedir.
Bir gönül ele getir.
Yüz Kabe’den yeğrektir.
Bir gönül ziyareti.” demiştir.
Allah cümlemizi, bu inanç, bu bilinç ve bu anlayışa erdirsin, Cennetine girdirsin, Cemaliyle sevindirsin ve rızasıyla ödüllendirsin.”
***
Dr. Ateş’ten sonra kürsüye gelen TBMM Eski Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan da yaptığı kısa konuşmada şunları söyledi:
“Saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler, sevgili YOYAV dostları!
Sayın İbrahim Hocamızdan sonra ne konuşacak bir şey kalıyor, ne de konuşmaya gerek kalıyor. Sayın hocam bu güzel birlikteliğin anlamını anlattı. İzin verirseniz bir cümle ekleyerek ben konuşmamı tamamlayacağım.
İslam coğrafyasında üzülerek ifade etmek gerekir ki, bizim burada yapabildiğimiz gibi iftar sofraları huzur içerisinde, güven içerisinde maalesef kurulamıyor. İslam coğrafyasının büyük bir bölümünde ya gözyaşı var ya da kan kokuyor. Cenabı Hak’tan niyazımız odur ki, bir taraftan Türkiye olarak, Türk milleti olarak bu iftarımızın kadrini bilmemiz, şükretmemiz, öbür taraftan da gelecek iftarlarda dünyanın neresinde olursa olsun, iftar sofralarını göremeyen din kardeşlerimizin o imkâna kavuşmalarının sağlanmasıdır. Bunun için hepimizin birey olarak, toplum olarak yapacağımız çok şeyler vardır. YOYAV Türkiye’mizde bunun güzel örneklerinden bir tanesidir. 25 yıla yakındır sürdürdüğü yoksullarla bir araya gelerek, onların dertlerine merhem olabilmek çabalarını ısrarla, bıkmadan, usanmadan bugüne kadar sürdüre geldiler.
İbrahim Hocamıza, onun değerli çalışma arkadaşlarına, YOYAV dostlarına, bu sebeple bir kere daha şükranlarımı sunmak istiyorum. Hepinizin ramazanı mübarek olsun. İnşallah idrak edeceğimiz Ramazan bayramı kutlu olsun. Tüm İslam âlemini Cenab-ı Allah gelecek Ramazan’a birlik, dirlik ve huzur içerisinde eriştirsin. Hepinize saygılar sunuyorum.”
Allah cümlemizi, bu inanç, bu bilinç ve bu anlayışa erdirsin, Cennetine girdirsin, Cemaliyle sevindirsin ve rızasıyla ödüllendirsin.”
Dr. Ateş’ten sonra kürsüye gelen TBMM Eski Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan da yaptığı kısa konuşmada şunları söyledi:
“Saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler, sevgili YOYAV dostları!
Sayın İbrahim Hocamızdan sonra ne konuşacak bir şey kalıyor, ne de konuşmaya gerek kalıyor. Sayın hocam bu güzel birlikteliğin anlamını anlattı. İzin verirseniz bir cümle ekleyerek ben konuşmamı tamamlayacağım.
İslam coğrafyasında üzülerek ifade etmek gerekir ki, bizim burada yapabildiğimiz gibi iftar sofraları huzur içerisinde, güven içerisinde maalesef kurulamıyor. İslam coğrafyasının büyük bir bölümünde ya gözyaşı var ya da kan kokuyor. Cenabı Hak’tan niyazımız odur ki, bir taraftan Türkiye olarak, Türk milleti olarak bu iftarımızın kadrini bilmemiz, şükretmemiz, öbür taraftan da gelecek iftarlarda dünyanın neresinde olursa olsun, iftar sofralarını göremeyen din kardeşlerimizin o imkâna kavuşmalarının sağlanmasıdır. Bunun için hepimizin birey olarak, toplum olarak yapacağımız çok şeyler vardır. YOYAV Türkiye’mizde bunun güzel örneklerinden bir tanesidir. 25 yıla yakındır sürdürdüğü yoksullarla bir araya gelerek, onların dertlerine merhem olabilmek çabalarını ısrarla, bıkmadan, usanmadan bugüne kadar sürdüre geldiler.
İbrahim Hocamıza, onun değerli çalışma arkadaşlarına, YOYAV dostlarına, bu sebeple bir kere daha şükranlarımı sunmak istiyorum. Hepinizin ramazanı mübarek olsun. İnşallah idrak edeceğimiz Ramazan bayramı kutlu olsun. Tüm İslam âlemini Cenab-ı Allah gelecek Ramazan’a birlik, dirlik ve huzur içerisinde eriştirsin. Hepinize saygılar sunuyorum.”
|