RENGİ TATLI EŞSİZ BİR ÇİÇEKTİR GÜL SEVGİYLE BAĞLANIR ONA HER GÖNÜL TÜM CANLAR DALDA FASIL YAPMAK İSTER BU MEŞKİ KİMSEYE KAPTIRMAZ BÜLBÜL.
AŞKI BİLEMEZ NE LALE NE SÜMBÜL GÖNÜLLERİ YÜCELTEN TEK CANDIR GÜL NAZLANIR GÖSTERMEZ GÜZELLİĞİNİ GÖRMEZSE YÜZÜNÜ YAŞAMAZ BÜLBÜL. Metin Mercimek (Gül İle Bülbül şiirimden)
Gül ile bülbül aşkına bir göz artığımız zaman, yüz yıllar boyu her ikisinin üzerine şiirler ve besteler yapıldığını görürüz. Devamlı el üstünde tutulan gül ile bülbülün ilişkileri dillerden hiç düşmemiştir. Bir taraftan aşkları, bir taraftan dargınlıkları, küskünlükleri, tüm insanların ilgisini çekmiş. Özellikle şairlerin, bestekarların ilham kaynağı olmuş ve bir çok sinema filimlerine de konu teşkil etmiştir.
Ayrıca insanların birbiriyle olan duygusal ilişkileri, gül ile bülbüle benzetilerek, bu ilişkiler onlara mal edilmiştir. Bülbül ile gülün aşkı hakkında o kadar hikaye yazılmış ki, bu hikayeler günlük hayatımızda da yer almıştır. Şimdi bir kaç hikayeye değinmek istiyorum.
"Fakir bir öğrenci sevdiği zengin kızı dansa götürmek ister ve cesaretini toplayıp ona teklifte bulunur. Kız, eğer kendisine kırmızı bir gül getirebilirse sabaha kadar dans edebileceklerini söyler. Ne varki mevsim gül mevsimi değildir. Buna rağmen delikanlı büyük bir sevinçle kırlara koşar. Arayıp tarar ama gül bulamaz. Bu umıtsuzlukla ağlamaya başlar. Bu arada onu izleyen hayvanlar sadece acıyarak bakarlar. Bir tek bülbül, onun gerçek bir aşık olduğunu görür. Bütün gül dallarını dolaşır, sadece bir dalın ona gül vereceğini, ama bir şartının olduğunu söyler. Kışın etkisiyle dalının kırıldığını, ancak bülbül kanını verdiği taktirde gülü alabileceğini bildirir. Bülbül bu şartını aşk uğruna kabul eder. Ertesi sabah eşsiz güzellikte bir gül açar ama bülbül fidanın ayakları ucunda, kalbindeki diken ile cansız yatmaktadır. Böylece delikanlı, sabahleyin sonsuz bir sevinç içersinde kırmızı gülü dalından dikkatle koparıp doğru sevgilisine koşar."
Bu hikayede, bülbülün aşkı uğruna, bir başkası için kendini feda etmesi, aşkın en derin duygularını yaşaması olarak yorumlanmaktadır.
Gül ile bülbülün başka bir hikayesini birlikte görelim: "Gül, su ile büyür ve susuz kalamaz. Ancak efsaneye göre o, su ihtiyacını genellikle bülbülün kanalıyla almaktadır. Öyle ki çılgın aşıkı bülbül, nağmeleriyle kendinden geçerken, gül de naz uykusundan uyanıp onun kanını içer. Bilindiği üzere goncanın açılması için bülbülün bütün gece boyunca aşk neşidelerine devam etmesi gerekir. Gül, aşkının kendisi uğruna ne kadar fedekarlık yapabildiğini görmek için önce dallarına konmasına izin verir. Daha sonra onun mest oluşundan yararlanarak dikenlerini batırıp bağrını kanatır. Böylece gülün dikeninden akarak doğrudan goncaya ulaşır ve güle renk katar. İşte güle kırmızı rengi veren bülbülün kanı olmuştur.”
Bu son hikayeye bir göz attığımız zaman, gülün bülbülden çok şey istediğini görürüz. Aslında gül, seveninin, yani bülbülün kanına susamışcasına, susuzluğunu bu yolla gidermeye çalışan bir sevgili konumunda kendini göstermiştir. Dikkat edecek olursak, burada bülbülün yaptığı davranış, fedekarlığın en üst noktasıdır. O nedenle aşk hakkında yorum yapanlar,"Aşk ölümü bile göze alır" diye boşuna söylememişler.
Bir çok şiirlerinde gül ile bülbülün aşkına değinen Mustafa Nafiz Irmak, bakınız bu konuda neler söylüyor: "Gül, kendi güzelliğini her zaman göstermez, naz eder ve bu güzelliğini gonca içinde saklar, bülbül ise o goncanın açılıp yüzünü göstermesini gece gündüz bekler hem de diken üzerinde şakıyarak." diye yorumlar.
Bodrum değil Tunceli Bir zamanlar askeri operasyonların yapıldığı Tunceli'nin Kutuderesi Vadisi'nde bulunan Munzur Çayı sahili şimdi tatilcilerin gözdesi...Munzur çayı sahlilindeki renkli görüntüler Bodrum'u aratmıyor.
Piramitlerin sırrı ortaya çıkıyor Dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen Giza Piramitlerinin bilinen en eski parçası olan Keops Piramidi, aradan asırlar geçmesine rağmen sırrını hala muhafaza ediyor.
Mehmet Kadıoğlu'nun şiirleri Mahzunlaşmaya başladı garip gönlüm Yaklaştı Kilis’ten ayrılık günüm Dostlarım, arkadaşlarım, anam özüm Yine burnumda tütecek, yok mu çözüm