İbrahim Güneş/Kilis (Efece haber) -1951 yılında kaçakçılığın önlenmesi amacıyla gömülen mayınlardan olumsuz yönde etkilenen ve sakat kalanlarla mayınlı ölüm tarlalarında yaşamlarını kaybedenlerin Kilis’teki tarlalarında yakınları da bu alanların yabancı şirketlere tahsis edilmesine karşı çıkıyor.
Bir parça ekmek uğruna mayın tarlalarına girerek hayatını kaybeden ailelerin yakınları ile burada kolunu, bacağını kaybedip sakat kalanlar filmlere bile konu olduklarına dikkat çekerek, “Bu araziler yeniden tarıma kazandırılırsa bizler de oralarda iş bulur çalışır, ülke ekonomisine katkı sağlarız” diye tepkilerini dile getiriyorlar.
SURİYELİ ÇİFTÇİLER YILLARDIR BU ARAZİLERİ KULLANIYOR
Suriyeli çiftçilerin 'sıfır' noktası olarak kabul edilen yere kadarki topraklarında tarım yapmalarına imkân sağladı. Ancak Suriyeli köylüler zamanla bununla yetinmeyerek, Türkiye'nin kendi köylüsünden alarak mayın döşediği yerleri temizleyip buralarda da tarım yapmaya başladı.
Türkiye'nin bu konudaki sessizliğini fırsat bilen Suriyeli çiftçiler, tampon topraklarımızda pamuk ve zeytinin yanı sıra organik domates, salatalık, üzüm ve patlıcan gibi meyve ve sebzeler yetiştiriyor.
Hatta bundan dolayı bazı noktalarda sınır taşlarının zeytinlikler arasında kaybolduğu ileri sürülüyor. 50 yıldır işlenmeyen bu toprakların şimdiye kadar ülke ekonomisine olan kaybı 200 trilyon olarak hesaplanıyor. Suriye'nin, kullandığı topraklarımızdan elde ettiği gelirin ise yaklaşık 20 katrilyon olduğu ileri sürülüyor.
FİLMLERE KONU OLAN MAYINZEDELERİN DRAMI Mayınlı alanı kullanarak, Suriye'ye giderken mayın patlaması sonucu ölen, sakat kalanların hayat öykülerinin ünlü sinema oyuncuları tarafından filmlere taşınması yürek burkan görüntüler oluşmasına neden oldu. Birçok televizyon kanalı ile ulusal gazeteceler, dergiler ile yabancı televizyon kanalları, mayınzedelerin dramlarını ekranlarına ve gazetelerine taşıdı. 1990'lı yıllardan beri sürekli kaldırılması gündemde olan mayınların bir türlü kaldırılmaması sınır köylerinde yaşayan vatandaşlar arasında hayal kırıklığına yol açtı.
MAYINDE BACAĞINI KAYBEDENLER
Ahmet Çay
78 YAŞINDAKİ AHMET ÇAY, EVLENEMEDİ Çerçili köyünde 40 yıl önce tarlada otlayan ineklerini eve getirmek isterken mayına bastığı için tek bacaklı kalan 78 yaşındaki Ahmet Çay, evlenecek eş bulamadı. Ahmet Çay, sakat bir insan ile kimsenin evlenmeyeceğini belirterek, "Mayında ayağım gittiği için evlenemedim. Sakat olduğum için ve ekmek paramı kazanamayacağım için kimse benimle evlenmedi. Mayınlar temizlendikten sonra arazinin bize verilmesini istiyorum" dedi.
Hamza Demir Evli ve 4 çocuk babası olan Hamza Demir(53), tarlasını sürdüğü sırada mayının patlaması sonucu ayağını kaybettiğini belirterek, "Sel ve doğal afetten ötürü mayınlı alandaki mayınlar arazimizin içine girmiş, ben de tarlayı sürerken üzerine bastım ayağım koptu. Ben mayın mağduruyum, mayın temizlendikten sonra bize verilsin, bir kaç dönüm de olsa bize verilmesini istiyorum" şeklinde konuştu. Evli ve 12 çocuk babası Hamza Demir(74) ise tarlasına giderken mayın patlaması sonucu ayağından yaralanarak, sakat kaldığını söyledi.
Mustafa Yılmaz Evli ve 8 çocuk sahibi Mustafa Yılmaz(71) ise 21 yaşında askerden geldikten sonra Suriye'deki yakınlarının yanına giderken mayın patlaması sonucu sakat kaldığını belirterek, "Ben sakat kalalı 50 yıl oldu. Zor günler geçirdim. Bize yardım edilmedi, bir yaşlılık maaşı bile bağlanmadı. Sınırdaki mayınlar kaldırılırsa, köylülere verilmesini istiyorum. Çünkü biz gerçekten bu mayınlardan mağdur olmuş insanlarız" diye konuştu.
Çerçili Köyü Muhtarı Mehmet Atmaca, mayınlardan herkesin mağdur olduğunu vurgulayarak, "1956 yılından beri çok sayıda kişi mayınlar yüzünden sakat kaldı. Mayınlı alanlar temizlendikten sonra mağdurlara dağıtılsın, ihaleye gidecek 2 zengine verileceğine, mağdurlara verilsin. Mayından mağdur olanlarla ilgilenen yok. Muhtar olarak benim de elimden gelen bir şey yok. Bir an önce biz Mayınlı yapmamasından sonra sınların kaldırılmasını istiyoruz. Sadece bizim köyümüzde mayınlar yüzünden 8-10 kişinin ayağı gitti. Bana sorarsanız sadece 8-10 kişi değil tüm köy mağdur durumdadır" ifadelerini kullandı
CAMİNİN YARISI 'GÜVENLİ' Kilis'in Akıncılar Köyü de Suriye sınırında. 40 haneli köydekiler mayınlı bölge ile dip dibe yaşıyor. Öyle ki mayınlı bölgeyi güvenlikli bölgeden ayıran tel örgüler köy camiinin tam ortasından geçiyor. Caminin minaresi güvenli bölgede, namaz kılınan kısmı ise mayınlı tarafta. Kadınlar tel örgülere, yıkadıkları çamaşırları kurutmaya asıyor.
Şair Faruk Oray'da Efece Haber'de Milli Şair Faruk Oray'da artık Efece Haber'de. "Sende yaşlanacaksın" isimli şiirini sizlere sunuyorz. Her hafta yeni bir şiirinı okuyacaksınız Efece Haber'de.
İftar sofraları ve yöresel yemekler İftar sofraları; mübarek Ramazan ayında akşam saatinde açılan sofralardır. İftar sofraları aile fertlerini, yakın dost ve akrabaları bir araya getiren bolluk bereket sofralarıdır.
Yılın Annesi Melek İpek’e ödülü verildi “Efece haber” İnternet Gazetemiz okurları tarafından “Yılın Annesi” seçilen hayırsever iş kadını Melek İpek’in ödülü, Gazetemiz İmtiyaz sahibi M. Yahya Efe tarafından “İpek Çiftliğinde verildi.