Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29917637
Bugün Ziyaretçi :  8852
Aktif Ziyaretçiler :  8852

Uykusuzluk, tansiyon ve kan şekerini yükselterek hastalıklara kapı aralıyor

 

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Karadaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insan vücudunda doğal olarak bulunan ve uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen hormonun melatonin olarak isimlendirildiğini söyledi.

Melatoninin hormon olmasının çok ötesinde başta uyku olmak üzere, hayatı şekillendirdiğini belirten Karadaş, ayrıca birçok kronik hastalık gelişiminde de etkili olduğunu vurguladı.

Karadaş, melatonin ile ışığın birbiriyle doğrudan ilişkili olduğunun altını çizerek, insanın normalde görülebilir ışık denilen ve nanometre ile ifade edilen ışık dalga boyundaki ışıkları görebildiğini anlattı.

İnsanların en sık mavi dalga boyu ışığı olarak belirtilen 460 nanometre dalga boyundaki ışıkta melatoninin tamamına yakın düzeyde baskılandığını aktaran Karadaş, şu bilgileri verdi:

"Normalde gün içinde sabah güneş doğduğunda göz bu ışığı toplar ve vücutta beyni uyaran bazı moleküller salgılanır. Bu moleküller, melatonini baskılar. Bu sayede uyarıcı sistem olarak bilinen 'sempatik sistem' devreye girer ve kan basıncı, kalp hızı, uyanıklık seviyesi artar ve güne zinde başlanır.

Tam tersi akşam güneş battığında mevcut sistem devre dışı kalır ve melatoninin etkin olduğu 'parasempatik' sistem devreye girer. Bu sayede de kan basıncı düşer, kalp hızı azalır, uyku moduna girilir. Sabaha kadar bu şekilde vücudun onarımına müsaade edilir. Bu döngüye 'sirkadiyen sistem' denilir. Bu sistemin bozulmaması lazım, bozulmaması için de melatonin salgısının olması gereken seviyede bulunması gerekir."

"Bazı kronik hastalık riskini artırıyor"

Karadaş, endüstri toplumuyla insanların artık doğal ışığın yanı sıra dışarıdan farklı ışıklara maruz kaldığına işaret etti.

Endüstrileşmeyle bilgisayar ve televizyon kullanımının arttığının altını çizen Karadaş, şöyle devam etti:

"Teknolojiyle birlikte dış kaynaklı ışığa maruziyet, uyarıcı sempatik sistemin gece devreye girmesine engel oluyor. Çünkü, gece güneş gitse de güneşi taklit eden mavi dalga boyuna sahip ışık sistemleri yer alıyor.

Mavi dalga boyu ışık, televizyonlar, bilgisayarlar, aydınlatmada kullanılan beyaz ışıkları kapsıyor. Bu ışıklar, gece güneş taklidi yaparak, fren görevi gören parasempatik sistemin devreye girmesini engelleyerek melatonin üretimini tamamen baskılıyor. Dolayısıyla uyku moduna girilmesi gereken gece saatlerinde de melatonin baskılandığından, kan basıncı yükseliyor, kalp hızı artıyor ve uykuya geçilemiyor. Yıllarca buna maruz kalmak, kişide özellikle bazı kronik hastalık riskini artırıyor."

Karadaş, diyabet, hipertansiyon ve kolesterol gibi kronik hastalık sıklığının her geçen gün arttığını dile getirerek, "Melatoninin en etkin olduğu saatler gece 01.00-03.00 arasındadır. Gece melatoninin baskılanması ise sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu, son dönemde hipertansiyon gelişmesindeki en önemli nedenlerden biri olarak gösteriliyor. Gece, bu ritmin bozulması, kan şekeri ve kolesterolün yüksek kalmasına neden oluyor. Çünkü melatonin, kan şekerini yükselten bir özelliğe sahip." diye konuştu.

Melatoninin aktifleşmesine ilişkin sistemin yeterli seviyede olmamasının kişinin psikolojik dengesi üzerinde olumsuz etki yarattığına işaret eden Karadaş, "Bu sistemin bozulmasına bağlı yeterli ve kaliteli uyku alınmaması, unutkanlık seviyesini de artırıyor. Uyku süresinin azalması, epilepsi hastalarında nöbetleri artırıyor. Ayrıca, uykusuzluk, migrenin alevlenmesine ve atak sayısının artmasına yol açıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Karadaş, bunların yanı sıra gece melatonin seviyesi baskılananlarda anksiyete, depresyon riskinin de yüksek olduğunu söyledi.

"Gece mutlaka zifiri karanlıkta yatılması gerekiyor"

Sağlıklı bir uyku için davranış değişikliği yapılması gerektiğine dikkati çeken Karadaş, "En önemlisi, gece mutlaka zifiri karanlıkta yatılması gerekiyor." dedi.

Karadaş, özellikle çocukların karanlıkta yatmaması halinde ise kırmızı ışığın tercih edilmesi gerektiğini dile getirerek, "Uykuya geçiş dönemi için kırmızı dalga boyundaki ışık kullanılabilir ama bu sürekli olmamalı, kesinlikle karanlıkta yatılmalı. Televizyon karşısında yatılmamalı. Yatak odasında ışığı geçirmeyen kalın perde tercih edilmeli. Evdeki diğer aydınlatmalar açılmadan sadece televizyon açıldığında da mavi ışık doğrudan göze geliyor, daha da tehlikeli oluyor." ifadesini kullandı.

Melatoninin aynı zamanda bağırsaklardaki zararlı bakterileri de ortadan kaldırdığını belirten Karadaş, bağışıklık sistemi üzerinde etkili olan bağırsak florasının korunması için melatonin seviyesine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Karadaş, melatonini artırmak için davranış değişikliğinin yanı sıra dışarıdan takviye ürünlerin de alınabildiğini ancak bunun mutlaka hekim bilgisi dahilinde kullanılması gerektiğini söyledi.

AA

Ekleyen:  Efe'ce Haber Gazetesi
Ekleme Tarihi:  6.1.2023
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
 
Eklenen Yorumlar 
Bu Konuda En Çok Okunan Yazılar
Sağlıkla ilgili sorularınızı bekliyorum
Sağlıkla ilgili sorunlarınız ve sorularınız varsa dr.p.yavasca@gmail.com adresine gönderirseniz sizleri de cevaplamaya çalışırım.
Efe'ce Haber Gazetesi [ 3.9.2009 Devamı
 
Bebeğinize hangi aşıyı yaptırmalısınız?
Bir bebeğin sağlıklı büyüyüp gelişebilmesi için, hastalık etkenleriyle karşılaşmadan önce, henüz sağlıklı iken aşılanması gereklidir.
Efe'ce Haber Gazetesi [ 20.12.2009 Devamı
 
SİNCANLI HANIMLARA, SAĞLIKLI BESLENME YOLLARI
Ankara (Efece Haber) - Sincan Belediyesi’nin hanımlar için hizmette sunduğu Hanımlar Konağı’nda, sağlıklıhayatın altın kuralı olan doğru beslenme anlatıldı.
Efe'ce Haber Gazetesi [ 7.10.2013 Devamı
 
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam