Yanıtı yarındır…
Çünkü orada olacaksınız…
Ayakta…
Yani cumhuriyeti yıkmak için dahi cumhuriyete ihtiyacınız var…
*
Belki tarihi çok eski değil ama, ilk aşklar gibi yüreklerimize kazınmıştır cumhuriyet…
Silinmezdir…
Mutluysak o mutlu olduğundan…
Yaşlar yuvarlanırsa, bil ki onun özlemidir…
*
Cumhuriyeti yıkamazsınız…
Çünkü; bir köy kahvesine git, onu kuran Mustafa Kemal’e küfret…
Anlarsın…
Senin oy aldığın insanların ortasında dur dene; iki kişiye asla laf ettirmezler; Peygambere ve Atatürk’e…
*
Yıkamazsın…
Çünkü her şey cumhuriyetin eseridir bu topraklarda…
“Çok iş yaptık” diyor ya…
On senede mi büyütüp de yetiştirdin; bu ekonomistleri, bu bankacıları, profesörleri, bürokratları, gemi, uçak, makine mühendislerini?.. O yolları yapan şantiye şefini, o dozer şoförünü, o haritacıyı, o kısım amirini, o plancıları?..
Pekiiii…
Cumhuriyet olmasaydı hangi yetişmiş insan gücü sana “çok iş yaptık” deme olanağını verecekti ki?..
*
Türkiye Büyük Millet Meclisi…
Cumhurbaşkanı…
Başbakan…
İktidar, muhalefet, siyaset, seçme seçilme hakkı, sandık…
Tümü cumhuriyetin eserleridir…
Cumhuriyetin koltuğuna oturmuş, cumhuriyete burun kıvıran badem bıyıklılar, cumhuriyet olmasaydı inek güdecekti…
O koltuklar cumhuriyetindir…
*
Övünerek yaptıklarını söyledikleri her şey, ama her şey cumhuriyetin eseridir…
Bu yıkma çabaları dahi, cumhuriyetin sağladığı “özgürlük” ortamının eserleri değilse nedir?..
*
Yarın Cumhuriyet Bayramı…
Cumhuriyetin demokrasisinden yararlanarak, onun özgürlük ortamına sığınarak, onun kurumlarını ve kurallarını kullanarak, onun koltuklarına oturarak, onun kıyafetini giyerek, onun çatısı altında durmak zorundasınız…
Cumhuriyetin gücü de buradan gelir…
Onun tahammülü ve hoşgörüsü ile oradasınız…
Bu yüzdendir…
Cumhuriyeti yıkamazsınız…
|