Erkek egemen toplum …Bu egemenlik nereden geliyor buna bakalım ..Biyolojik cinsiyet doğuştan kadın yada erkek olarak doğmamız bura da sorun yok !!!!
Biyolojik cinsiyetimize yüklenen anlam ,beklenti ve sorumluluklar da ;
Toplumun kadın ve erkek olmaya yüklediği farklı anlamlar da Kadın ve erkeğin nasıl davranacağı ne yapması
gerektiğine dair beklentilere ilişkin .Kadının anne olması biyolojik özelliği gereği :ancak anneliğe yüklenen sonsuz fedakarlık ,sabır ,şevkat anlam sorumluluk ve beklentiler toplumsal olarak öğreti...
Toplumsal cinsiyet rollerimiz sosyal sınıf,etnik köken ,dinsel grup ülkelere göre değişmekte vedeğişebilmekte .
Göreve dayalı ilişkiler yaşıyoruz .Göreve dayalı ilişkilerde bir süre sonra iş rutuna biniyor insan olarak birbirimizi gözardı etmeye başlıyoruz..kopma bura da oluyor
Bu devir !!Bir başkasına yaslanıp hayatınızı devam ettireceğiniz devir değil ..Başkasına yaslanıp hayatınızı devam ettirmeyelim .
Atatürk 1934 de seçme ve seçilme hakkını vermiş ..bütün avrupa ülkelerinden önce olmasına rağmen .. ..Onların kadınlarının bulunduğu konumu ..ülkelerinin gelişmişliğine bakın .Bir de bizim kadınlarımızın ..ülkemizin deki duruma ..
Allah Kuran da ayeti kerimesin de ‘’aklını kullanmayana pislik yağdırırım ‘’diyor aklımızı kullanmazsak Allah ne yapsın ..kul ne yapsın ..Erkek ne yapsın ..
Kadın kendini değersizleştirdiği sürece erkek ona değersizmuamele yapmaya devam edecektir ..
Ben değersizim ..benim yapabileceğim budur ..elimden başka bir şey gelmez demeyin ..kabuğumunuzu kendiniz kırmalısınız
Bir düşünün ..Şerife Bacı Kucağında bebeği bırakıp ..cepheye gitmesey di diğer kadınlar cesaret bulabilecekler miydi …
Cumhuriyetimizin kurucusu ATATÜRK “‘İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin. Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin? ‘demiştir.
Güçlü kadın, güçlü aile ve güçlü toplum demektir. Kadınların üretime ve yönetime katılma imkânına kavuştukları her ülkede, toplumsal gelişme çabalarında etkin ve çok önemli roller üstlendiğini görüyoruz.
Kadın sürdürülebilir kalkınmanın en önemli unsuru..
Hiçbir ülkenin kadınların emeği ve katkısı olmadan sağlıklı bir şekilde gelişmesi, kalkınması ve demokratikleşmesi mümkün değildir.
Bizler, güçlü bir toplumda yaşamak istiyorsak; kadını ve erkeği ile tüm toplum kesimlerini güçlendirmek, haklı taleplerini biran önce gerçekleştirmepencerisini açmak durumundayız.
Kadın veya Erkek olarak yaratılan insanoğlu, cinsiyetini seçerek doğma hakkına sahip değildir. Bu sebeple erkek veya kadın olarak doğmuş olmanın, bir diğerine üstün olma hakkı vermeyeceği de açıktır.
Dünyanın 16. Ekonomisi ..küresel rekabette 59 sırada iken küresel ekonomik fırsat eşitliğin de 135 /124 .sıradayız,Gelişmiş ülkelerde her yüz kadından 62 si iş gücüne dahil bizde her yüz kişiden 28 ..bürokraside durum daha vahim %13 ..
Dünya bankası ve Ekonomi Bakanlığının yaptığı araştırma da kadın istihdamında 6 puanlık artış yoksulluğu %15 oranında düşürmekte
Nufusun %50 si çalışıyor..Bunun %70 si erkek %30 kadın ..Ekonomik kalkınmadaTürkiye’nin tüm kesimlerinin dahil edildiği bir bakış açısı yakalanabildiğinde gelişme hızlanacaktır.Resim parlak görünmüyor .
Üzerinde durmamız gereken husus iyileştirmek için ne yapacağız .
· Ulusal bilinci artıracağız .Bilinci içselleştireceğiz .iyi yetiştirme ,iyi yönlendirme, İyi fırsat verme ,verilen fırsatların farkında olma ..Fırsat eşittiği burada başlıyor ..EŞİTLİK BİR İNSAN HAKKI ..
Kadının iş hayatına etkin katılımı gelişmiş ülkelerin en önemli özelliği .İş hayatında Türk kadını daha aktif olmalı ..
Bunun için işbirliğine ,Güç birliğine İHTİYACIMIZ VAR ..Zamanın ruhunu yakalamalıyız .Dünyayı iyi okumalıyız ..Geçmişi iyi analiz etmeliyiz…
Her şey düşünce de başlıyor ..düşüncelerimiz davranışlarımızı davranışlarımız değer yargılarımızı belirliyor ..zihinsel dönüşümü gerçekleştirmeden ..hiç bir değişimi ..ilerlemeyi yakalamamız mümkün değil ..
Zihinsel değişim bireysel dönüşüm ile mümkün bireysel dönüşüm ne kadar hızlı ise toplumsal ve zihinsel dönüşüm okadar hızlı en temel unsur güçlü kadın güçlü toplum ...bunun için kadının önündeki geçmişten kalan engelleri kaldırmalıyız ..
Önce kadın kafasındaki engelleri kaldırmalı fabrika ayarlarına dönmeli ..
Bu mümkün değilse kuranın ilk ayeti oku olur muydu ?Yine RESULUMUZ hadisin de İlim Çin de de olsa gidin alın der miydi Hayat ta her şeyi birleştirerek gücü birleştirerek ,aklı birleştirerek ortak akıl kullanmalıyız ..
Tarih boyunca kültür ve medeniyetler kadına ve erkeğe fiziksel ve duygusal farklılıklarından dolayı, roller, görev ve sorumluluklar yüklemesine rağmen , kadın temel görevleri haricinde, sosyal hayatta, iş yaşamında, siyaset sahnesinde, erkeklerle omuz omuza olabileceğini göstermiştir ..Geldiğimiz nokta yeterli midir hayır ..
1937 de %4 olan vekil sayısı bu gün %14 dür ilk talebimiz %30 olmalıdır .Anahtar KURAN İşi ehline verin erkeğe verin demiyor ….
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır düşüncesi ile değil, her başarılı erkeğin yanında başarılı bir kadın vardır anlayışıyla ilerlemeliyiz
Hayatı planladığınız da hem iyi bir eş ,iyi bir anne ,,iyi bir iş kadını olabiliyorsun ..Biz kadın olduğumuz için imtiyaz istemiyoruz
Disiplinimizle ..aklımızla ..bize verilen hedefe ulaşma noktasında geldiğimiz noktayı hak ediyoruz ..Erkeklerimizin yükünü hafifletmek istiyoruz ..Fillandiya ve İsveç bu bakış açısını koymuşlar sorunlarını çözmüşler .Bu işin kaybedeni yok ,,
Dünya görüşümüz ne olursa olsun ..siyasi görüşümüz ..hangisi olursa olsun ..olurlarımızı ..çogaltalım ..iyi taraflarımızı birleştirelim ..ülkemizin sorunları için çözümün parçası olalım
Kadınlara yönelik yapılan eşitlik, bağımsızlık, politik ve ekonomik haksızlıkların giderilmesi, cinsel ayrımcılığın ortadan kaldırılması insan onuruna yaraşır çalışma eğitim ve yaşama koşullarının sağlanması yönünde yapılacak çalışmalara ışık tutacak bir gün olarak değerlendirilmesini ,..
Taleplerimizin dilekçe olarak kayda alınmasını, olumlu çözümlerde buluşmak umudumu koruyarak,
Sevgiyle ve çoşku ile kalın.
|