Sevgili okurlar, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u aramızdan ayıran ölüm, tarih sayfalarına 78. yılını da ekledi…
Vatan sevgisinin, iman bütünlüğünün şahikasına çıkan, Türk milletinin ıstırabıyla ağlayan, yurdunun heyecanlarıyla çırpınan, kahraman Türk Mehmetçiğini Çanakkale’de destanlaştıran ve İstiklal Marşımızı yazan odur.
Gençliğinden ölümüne kadar Türk milliyetçiliği ve İslâm birliği fikrine bağlı kalan Mehmet Akif, Türk edebiyatı tarihinde bambaşka bir yere sahiptir.
Mehmet Akif’e göre edebiyat kelimelerle süslenmiş bir söz dizisi olmayıp, topluma içtimai ve ahlâki faydalar sağlayan bir fikir dizisidir.
Ona göre; “Sanat, sanat için değil, toplum içindir” prensibi, Akif’in yürüdüğü ana yoldur.
Şiirlerini sırf ahlâki ve sosyal faydalar sağlasın diye yazan Akif, büyük bir halk kitlesine hitap edebilmek için en müsait yayın yolu olan, manzum hikâyeyi tercih etmiştir.
Mehmet Akif, imanla milliyetçiliği kucaklaştırarak, konularını içinde yaşadığı ortamdan seçen, toplumcu bir şair ve idealist bir fikir adamıdır.
Muhalifleri ne derse desin, vatan şairimiz Mehmet Akif, edebiyat tarihimizde ve Türk milletinin kalbinde layık olduğu yeri çoktan almıştır.
Bugün yurdumuzun ve milletimizin sorunlarını ve dertlerini Mehmet Akif kadar anlatabilen ve bunlara tedbirler ve çareler düşünen başka kaç şairimiz var?
Akif, yalnız yaşadığı devri değil, yarının problemlerine de ışık tutabildiği için büyüklüğünü ve önemini daima muhafaza etmiştir.
O, müspet ilimle dolu bir şair olduğu kadar, münevver bir ilim adamıydı.
En büyük arzusu; tembel ve geri kalmış, her türlü ilerlemeden mahrum Müslüman dünyasını, asırlarca süren uykudan uyandırıp, Avrupa memleketleri düzeyine ulaştırmaktı.
Ahlâki ve karakteriyle bugünkü Türk gençliğine örnek olarak gösterebileceğimiz Akif, inandığı davaları sonuna kadar savunmuş ve hiç kimseye dalkavukluk yapmamıştır.
Türk milletinin Balkan Harbi, 1. Dünya Savaşı ve İstiklâl mücadelesini acı ve tatlı anılarıyla, sadece Mehmet Akif’in şiirlerinde buluyoruz.
Şiirlerinde kendi üzüntülerini asla dile getirmemiş, ne söylemişse toplum için söylemiştir.
Kafası ilimle de dolu bir şairin büyüklüğünü kıskanarak, “gerici diye” itham etmek, gerçek gericilerin, bilgisiz zavallı insanların maksatlı sözleridir bence.
İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy’u ölümünün 78. yılında minnet ve şükranla anıyorum.
Yazımı Akif’in güzel sözleriyle noktalamak istiyorum:
“Yumuşak huylu isem kim demiş uysal koyunum; kesilir belki ama çekmeye gelmez boynum.”
“Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem, gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.” “Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.”
Onun dediği gibi;
“Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırtmasın.”
|