Sevgili okurlarım, Kuzey Kafkasya’da ki tüm halklar için halk müziği, müzikal kültürün en önemli bölümünü oluşturur. Kültürümüzün en canlı ve birleştirici öğesi Halk danslarımızı dünyaya tanıtan Abhazya Cumhuriyeti Devlet Halk Dansları Topluluğu Kafkas, Çankaya Belediyesi’nin katkıları ve CHP Lideri Deniz Baykal’ın katılımıyla, 29 Mayıs 2009 Cuma günü akşamı Prof. Dr. A. Taner Kışlalı Spor Salonu’nda bir gösteri sundu.
Gösteriden önce; CHP Lideri Baykal, Ankara Abhaz Kültür Derneği Başkanı Cahit Kale ve “Efece haber” Yazarı olarak ben de bir konuşma yaptım. Bu günkü yazımda; gecede yaptığım konuşmamın K. Kafkasya’yı tanıtan bir bölümünü sizlere sunmak istiyorum:
“Elburz dağlarının eteklerinde Sosrıkua’nın ateşinden doğdum. Tanrıların mekânında mitolojik destanlara girdim. Kafdağı cennetinde çoğaldım, binlerce yıl yaşadım.
Saygı oldum, sevgi oldum, vatan oldum… Güzel nesiller, saygılı insanlar yetiştirdim.
Ektim, biçtim, ürettim, çoğaldım. Toprak edindim, vatan yaptım.
Kara bulutlar çöktü üzerimize, yüzyıllarca savaştım. Yorgun düştüm, vatanım işgal edildi. Vatanımdan sürüldüm. Yüzler, binler derken 1,5 milyon olup sürüldüm, sürgün oldum.
Kucağımda bebeğim, yanımda yaşlı anam, yüzlercemiz küçücük teknelerde Karadeniz’e açıldık. Aç kaldık, hasta olduk, günlerce yol aldık.
Öldük… Karadeniz’de balıklara yem olduk. Ölü bebeğimize kıyamadık, kucağımızda kokuttuk. Binlercemiz Karadeniz sularında yok olduk… Aylarca sürüldük… Yıllarca balık yemedik, Karadeniz’den, küstük…
500 bin can verdik. Ayakta kaldık… Anadolu’ya Osmanlı’ya geldik… Yorgunduk, açtık, muhtaçtık. Ayak bastık Anadolu’ya. Önce ölülerimizi gömdük, ilk gün… Mağaralarda yaşadık aylarca, var olmak için…
İnce belli, uzun saçlı kızlarımız, yiğit gençlerimiz, uzun yeleli atlarımız, saygın atalarımız oldu. Dilimizi, kültürümüzü, geleneklerimizi taşıdık, Anadolu’ya işledik… Nakış olduk, mozaik olduk, renk verdik.
Vatan edindik Anadolu’yu. Ürettik, çoğaldık, güç olduk. Burada da bırakmadı bizi kara bulutlar. Yeniden saldırdı topraklarımıza düşmanlar.
Plevne’de, Sarıkamış’ta, Çanakkale’de binlerce can verdik. Kanımızla suladık Anadolu’yu. Gelincik olduk, çiçek açtık.
Mustafa Kemal olduk… Kol kol girdik, Samsun’a, Erzurum’a… Sivas’a gittik. Ekmek yedik, Anadolu’da bağımsızlık savaşını verdik. Şehit verdik, kan verdik, can verdik Cumhuriyet’i kurduk.
Anadolu olduk… Birleştik güç olduk. Tek bayrak tek millet olduk... Unutmadık dilimizi, kültürümüzü, atamızı…
Engeller yaşadık, kimliğimizi sakladık, zaman geldi hain ilan edildik. Ama hiçbir zaman Anadolu’ya ihanet etmedik.
Kültürümüzü paylaştık. Değer verdik diğer kültürlere, hiç yarışmadık. Var olmak için savaştık.
Kaybolan değerlerin yok edeceği nesillerin sahibi olmak istemedik.
Örgütlendik; Vakıf olduk, Dernek olduk, komite kurduk. Unutmadık dilimizi, yaşattık kültürümüzü.
Anadolu’da bir renk, Anadolu’da bir mozaik, Anadolu’da alaşım olduk. Biz Anadolu olduk… Mustafa Kemal olduk…
Biz dilimizle, kültürümüzle, geleneklerimizle binlerce yıldır var olduk, var olacağız.
Kafkaslarda, Anadolu’da, Ürdün’de, Suriye’de, tüm dünya’da barış içinde dünya halkları ile var olacağız.”
|