Sevgili okurlarım, coronavirüs nedeniyle dost ve tanıdıkları bir bir kaybediyoruz. Her kaybedişin ardından yüreğime bir hüzün çöküyor. Ölümü öldüremeyeceğimizi, her canlının mutlaka ölümü tadacağını bile bile.
Ölümün yaşı ve zamanı yok. Bir kaza ve ani bir bitişle ecel, bir dostumuzu aramızdan alınca, bunu içimize sindirmekte güçlük çekiyoruz. Ölümün mantığımıza sığacak bir kuralı olmadığını bildiğimiz halde!
Çünkü kaybettiğimiz her dost, her değerli insan kendisiyle birlikte bizim iç dünyamızdan da bir şeyleri söküp götürüyor. O ölünce çevremizi o içinde yaşarken olduğu kadar dolu ve değerli bulamıyoruz. Çalışma ve yaşama gücümüzü besleyen iç kıymetlerden bir şeylerin eksildiğini hissederek karamsarlığa bürünüyoruz.
İşte coronavirüse kurban giden rahmetli Selahattin Çolakoğlu bunlardan birisi idi.
O değerli insanın anıları hafızamda taptaze duruyor. Sevgi dolu temiz yüreği, her zaman gülümseyen gözleriyle olgun, bilgili ve iyimser bir insan olarak.
Selahattin Çolakoğlu hakkında idi ile biten cümleler kurmak, bana çok zor geliyor.
Bulunduğu her toplumda kendisiyle birlikte bir seviye götüren kişiler vardır. Değil onların meclisinde olmak, onların var olduğunu düşünmek bile bir rahatlık, bir huzur, bir tatlı övünme verir insana. İşte rahmetli Selahattin Çolakoğlu bunların en önde gelenlerinden birisi idi.
Bu değerli insanla arkadaşlığımız yaklaşık kırk yıla yakın bir süredir devam ediyordu. Acı tatlı anılarıyla bu yılların birikimini ifade etmek çok zor. Çünkü Selahattin Çolakoğlu bir erdemler yumağı idi. Yazımda onun 3 vasfına kısaca değinmek istiyorum:
İnsan Selahattin Çolakoğlu, dost Selahattin Çolakoğlu ve değerli bir yazar olarak Selahattin Çolakoğlu.
İnsan olarak Selahattin Çolakoğlu, bizim gözümüzde medeni insanın bir simgesi idi. Yaratılıştan nazik, saygılı, samimi, insancıl, her zaman sağduyulu ve iyi niyetli bir insan idi. Alçak gönüllü, gösterişten hoşlanmaz, sessiz ancak coşku dolu idi…
Selahattin Çolakoğlu, mesleki bilgi, görgü ve engin tecrübesinin oluşturduğu birikimi ile iyi bir hatipti..
Selahattin Çolakoğlu, dostluğu ile karşısındakine kıymet veren insanlardan idi. Her girdiği çevreye kişiliği ile olgun ve asil bir huzur getirirdi. Onun çelebilere has mütevazi, özverili ve kadirbilir yüzünü görünce, hayatın bir çıkar yarışması ve küçüklükler dışında asil amaçlara yönelmiş gerçek insan neslinin tükenmediğine sevinir ve ferahlardınız.
Kelimelerin tam anlamıyla dürüst, pazarlıksız, ödün vermeyen başı dik, kendisiyle tutarlı, ölçülü, üstün ve hızlı bir zekâsı olan Atatürkçü bir Türk erkeğiydi.
Her fani gibi o da, değerli üç evlat yetiştirerek bu dünyadan göç etti. Onu tanıyan herkesin de, bu duyguları benimle paylaşacaklarından eminim.
Başınız sağ olsun Jale Hanım,
Başınız sağ olsun; Gül, Bengü, A. Yunus Emre,
Başınız sağ olsun yakınları ve sevenleri, Başımız sağ olsun…
Merhum Selahattin Çolakoğlu’nu rahmetle anıyorum. Mekânı Cennet olsun…
|