Sevgili okurlarım, her gün dolardaki yükselişin benzine zam olarak yansıması, halkı perişan ediyor.
Arabaların tekerleri dönmüyor.
Tencereler kaynamıyor… Evler ısınmıyor…
Bebelere bile süt alınamıyor…
Borçlar çığ gibi büyüyor…
İnsanlar aç, açık, üşüyor ve perişan!
Kimsenin umurunda değil!
***
Bireysel kredi kullananların sayısı son 1 yılda 1 milyon kişi arttı.
Vatandaşın toplam kredi borcu 1 trilyona dayandı.
Vatandaş perişan, vatandaş icralık…
İcra dosyaları hiçbir yere sığmıyor, taşıyor.
İcra müdürlükleri sığmayan dosyaları ek hizmet binalarına taşıyor.
Kimsenin umurunda değil!
***
Hekimler ve sağlık çalışanları haklarını almak için grev yaparken, hasta ve hasta yakınlarının teşhis ve tedavi hizmetleri durakladı.
Kimsenin umurunda değil!
***
İnsanlar evlerine ekmek götüremiyor.
Tencereler boş, kaynamıyor…
İnsanlar; aç, açık, üşüyor.
Kimsenin umurunda değil!
***
Sade vatandaş değil, üretici de satıcı da tüketici de, hepsi perişan durumda
Eskiden Semt Pazarlarında 2’şer, 3’er kilo alınan sebzelerin artık taneyle satıldığını görüyoruz. Suçlu kim?
Üretici mi? Hayır…
Satıcı mı? Hayır…
Vatandaş, suçluyu konuşmaktan korkuyor…
Kimsenin umurunda değil!
***
Vatandaş; aç ve perişanmış, kızgınmış, mağdurmuş, gün geçtikçe daha da kötüye gidiyormuş. Her gün biraz daha fazla perişan oluyormuş…
Kimsenin umurunda değil!
***
Aç ve perişan vatandaş; pazardan yiyecek topluyorum diye ağlarken, Tarkan’ın; “Geççek geççek elbet bu da geçek” şarkısıyla oyalanıyor…
Kimsenin umurunda değil!
Ne demişti 9. Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel;
“Boş tencerenin yıkamayacağı hükümet yoktur!”
Gidiş; O gidişi gösteriyor…
Allah sonumuzu hayır etsin.
Kimsenin umurunda değil!
|