Sevgili okurlarım, Türban yine gündemde. İsterseniz iki yıl öncesini bir hatırlayalım.
İki yıl önce AKP ve MHP’nin üniversitelere türban serbestliğini getirme girişimini protesto için, 58 sivil toplum kuruluşunun desteklediği, çoğunluğu kadın, on binlerce protestocu Anıtkabir’e yürüdü.
Ellerinde Türk bayrakları, Atatürk portreleri, kırmızı ve beyaz atkılar taşıyan aralarında türbanlılarında olduğu, Anıtkabir avlusunu ve civardaki caddeleri tamamen dolduran protestocular;
“Tayyip türbanı Bahçeliye tak” sloganları attılar.
Üniversitede türban serbestliği girişimini protesto etmek için kara çarşafla yürüyen ve sonra da çarşaflarını yakan kadınların hedefinde ise, AKP ile birlikte hareket eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli vardı.
Kadınların hazırladıkları dövizlerde, genel seçimler öncesinde miting meydanlarında hükümeti, terör örgütünün elebaşısı Öcalan’ı asmamakla suçlayarak, ip fırlatmasına vurgu yapılan Bahçeli, şöyle eleştiriliyordu:
“Meydanlarda ip attın, Meclis’e havlu attın, laikliği ne yaptın?”
Başkent Ankara’da bunlar yaşanırken, Ankara’nın yanı sıra, Türkiye ayaklandı.
Yurdun çeşitli yerlerinde de, türbanın üniversitelerde serbest bırakılması girişimine karşı eylemler gerçekleştirildi.
Mersin’de; “Kadınların başı değil, Türkiye’nin başı örtülüyor” sloganları atıldı.
Sivas’ta; Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Nurten Yanalak, türbanı esaret simgesi olarak gördüklerini söyleyerek, türbanın emperyalist devletlerin Türkiye’yi bölme oyunu olduğunu savundu.
Samsun’da; Atatürk Anıtı önünde toplanan binlerce kişi;
“Türkiye laiktir, laik kalacaktır.” Sloganı attılar. “Türbanın Anayasa’da yer alması laiklik ilkesinin yok sayılması demektir.” Dedi.
Denizli, Çanakkale, Muğla, Bartın, Kayseri ve Bolu’da da binlerce kişi türban karşıtı eylem yaparak;
Türkiye laiktir, laik kalacaktır” sloganları attılar.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Atatürkçü Düşünce Derneği üyeleri de, Zonguldak Madenci Anıtı önünde toplanarak, üniversitelerde türbanı serbest bırakılması girişimini protesto ettiler.
Başkent Ankara başta olmak üzere, yurdun birçok yerinde türban karşıtı eylemler yapılırken öteki eylemlerde vardı.
Türbanlılar ve türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasını isteyenler de, birçok ilde “Başörtüsüne özgürlük” eylemi yaptılar. Onların isteği de sadece üniversitelerde değil.
“Başörtüsü yasağının kayıtsız şartsız tamamen kaldırılması” idi.
Sevgili okurlarım, daha önceki yazımda da belirttim.
Türban Üniversitelerde serbest olursa; laik düzenin yara alacağı, üniversitelerde eğitim-öğretim düzeninin bozulacağı, üniversitelerde kamplaşmaların başlayacağını ve taşrada inanılmaz baskıların ve kamplaşmaların olacağı kaçınılmaz olur.
İşte bu kamplaşma, karşılıklı eylemlerle iki yıl önceden başladı bile.
|