Sevgili okurlarım Türkiye’nin gündeminde, ne işsizlik, ne yoksulluk, ne küresel ekonomik kriz ne de geçim sıkıntısı var.
Ergenekon’da bir tarafa, sadece, 29 Mart 2009 da yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimleri var…
Sanki seçim bitince bütün sorunlar sona erecek, ekonomik kriz ortadan kalkacak, işsizlik son bulacak. Yoksul insanlar kalmayacak, hiç kimse geçim sıkıntısı çekmeyecek.
Yani seçim Türkiye’nin kurtuluşu olacak.
Ülke seçime giderde, aday adayları ve belediyeler boş durur mu? …
Maşallah durmadan geceli gündüzlü çalışıyorlar…
İl ve ilçelerde, köylerde ve mahallelerde kapı kapı dolaşıp yardım paketleri dağıtarak, vatandaşı vaat yağmuruna tutuyorlar…
Aday adayları belli onlunca, parti binalarında yoğun çalışmalar sürerken, aday olabilmek için Ankara'ya gelenlerin sayısı da az değil…
Otellerde yer bulmak bir şans…
Medya da, gündemini seçime taşımış durumda.
Adayların renkli boy resimleri ve isimleri…
Seçildiklerinde yapacağı hizmetler, halka anlatılmaya çalışılıyor.
İlahiyat Profesörü Zekeriya Beyaz’da adaylar arasında. Yerel seçimleri yakın takibe alanlardan.
Seçmen kütüklerinde tehlikeli hileler yapıldığını savunarak seçmenleri uyaran Beyaz Hoca;
“Eğer Türkiye 29 Mart 2009 yerel seçimlerine şu andaki yeni seçmen kütükleri ile girerse, hiç şüpheniz olmasın ülkede çok kötü ve de çok tehlikeli olaylar olacaktır. Seçimler için ya yeni düzenlemeler yapılmalı ya da seçimler boykot edilmelidir" diyor.
Kapatılan 862 belediyeden nüfus sayım sonuçlarına karşı dava açan belediyeler de seçime hazırlanıyor.
Ortalık toz duman…
Peki, bu arada vatandaş ne düşünüyor.
Nasıl bir aday istiyor?
Hangi siyasi düşünceye sahip olursa olsun;
Herkesin sempati ile bakabileceği dürüst, karakterli adaylar istiyor.
Alçak gönüllü, insanlara tepeden bakmayan, aday istiyor…
Her kesimden vatandaşa kapısı açık olan, aday istiyor.
Sorunları dinleyen, projeleri ve birikimleri olan, aday istiyor…
Azimli ve çalışkan adaylar olsun istiyor.
Yapılanamayanları yapacak, yeni projelerle yaşadığımız çevreleri daha yaşanabilir hale getirecek ve güzelleştirecek adaylar istiyor…
Siyasi partiler, vatandaşın bu düşüncesini dikkate alırlar mı dersiniz.
Yoksa dediğim dedik, çaldığım düdük mü olur.
Parti Genel Başkanlarının iki dudağının arasında mı aday tespitleri.
Yerel seçimlere yaklaştığımız şu günlerde, belediye başkanları kadar, belediye meclis üyeliklerine aday gösterileceklerin, partiler tarafından iyi seçilmesi gerekir.
Belediye meclis üyesinin partisine katkı sağlaması ve oy getirebilmesi için, yaşadığı toplum tarafından iyi bilinmesi ve sevilmesi gerekiyor…
İşte, bu noktada ortaya partili isimler mi yoksa partili olmayan ama toplum tarafından sevilen isimler mi ikilemi çıkıyor…
Tabi ki toplum tarafından tanınan ve sevilen isimler önem arz ediyor…
Vatandaşın sesine kulak veren kazanır.
|