Sevgili okurlarım, gökyüzündeki bir sevda olan havacılık 1925 yılında büyük bir hayalle başladı, bu hayal gerçeğe dönüştü.
Atatürk’ün “İstikbal göklerdedir” vecizesinin ışığı altında hızla gelişti ve tarih sayfalarına 86. yılını da ekledi.
Milli Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Hava Harp Okulu geliştirildi ve eğitim amacıyla yurtdışına öğrenci gönderildi.
1928'de Hava Müsteşarlığı ile birlikte, üç hava taburu kuruldu. Bu taburlar 1932'de alay, 1939'da tugay, 1943'de de tümen haline getirildi.
1939'a kadar Hava Kuvvetlerine ait birlikler, alay ve bağımsız tabur halinde ayrı ayrı hareket ve eğitim yönünden Genelkurmay Başkanlığına, lojistik destek ve personel ikmali yönünden de, Milli Savunma Bakanlığına bağlı idi.
22 Mayıs 1939'da Hava Kuvvetlerinin taktik sevk ve idaresini kolaylaştırmak amacıyla teşkilat değişikliği yapılarak bölge esasına göre düzenlemeye gidildi.
Cumhuriyet döneminde havacılığın gelişimine bir göz atalım:
THK, Cumhuriyetin ilk yıllarında havacılık; sivil havacılık ve havacılık sanayii olmak üzere iki koldan geliştirilmeye çalışıldı.
16 Şubat 1925'te ATATÜRK'ün emriyle, daha sonra Türk Hava Kurumu adını alacak olan, Türk Tayyare Cemiyeti kuruldu.
ATATÜRK'ün "Bütün tayyarelerimizin ve motorlarının memleketimizde yapılması ve hava harp sanayiinin de bu esasa göre inkişaf ettirilmesi icap eder," sözleriyle belirttiği dönemin havacılık politikası doğrultusunda 1925 yılında Tayyare Otomobil ve Motor Türk Anonim Şirketi (TOMTAŞ) kuruldu.
Türk Hava Kuvvetleri'nin ihtiyacı olan her türlü uçağı ve motoru üreterek bunların revizyonunu yapacak olan Kayseri Uçak ve Eskişehir Bakım Tesisleri kuruldu.
Türk Hava Kurumu (THK) planörcülük, motorlu tayyarecilik, paraşütçülük ve modelcilik dallarında kamplar, eğitim tesisleri, yarışma vb. faaliyetlerle Türkiye'de sivil havacılığın gelişmesinde önemli rol oynadı.
THK' nın görüşleri ve amaçları doğrultusunda 1928 yılında Tayyare Makinist Mektebi açıldı.
Fransa ve Almanya'ya uçak mühendisliği öğrenimi için öğrenciler gönderildi.
Eskişehir'de bir tamirhane kuruldu. Kurumun planör ve motorlu uçaklarının onarım ve revizyonu amacıyla 1925 yılında Ankara-Akköprü'de kurulan marangoz atölyesi daha sonra planör imalathanesi halini aldı.
Burada 1938-1939 yılları arasında 150 planör inşa edildi. Kurum, uçaklarının üretim ve bakımı için çeşitli tesisler kurdu.
1935 yılında Türkkuşu hizmete girdi.
Gökyüzündeki bir sevda olan havacılık alanında her geçen gün büyük bir ilerleme gösteren THK, emin ellerde. Havacılık ve Uzay Üniversitesi’ni kurmak için kolları sıvadı. “THK Havacılık ve Uzay Üniversitesi” yakında kuruluyor.
THK Genel Başkanı Emekli Korgeneral Osman Yıldırm bu müjdeyi verdi. Hayırlı olsun.
Yazımı Havacılıkla ilgili Atatürk’ten bir anı ile noktalamak istiyorum:
“Atatürk, bir Cumhuriyet Bayramı gecesi, âdet edindikleri üzere, Ankara Palas salonlarında davetlisi bulunan, geçit törenine katılmış havacı pilotlarla sohbet sırasında birden havacılara:
“Düşman donanması en hassas bölgemize yaklaşmaktadır. Bombanız, merminiz bitti, ne yaparsınız” diye sorar.
Bütün pilotlar: “Hayatımız bedeli de olsa gemilere uçağımızla çarparız” cevabını verirler..
Atatürk bu cevap üzerine, bir şeyler öğrenmek için çevresinden ayrılmayan kordiplomatiğin duyacağı biçimde: “
- Benim havacılarım hayatları pahasına da olsa vatanını böyle savunur” diyerek gürler.
Yıl 2011… Atatürk’ün kurduğu THK emin ellerde, 86 yaşında…
Nice yaşlara, Türk Hava Kurumu…
|