Sevgili okurlarım, özel yaşamın gizliliğine ve bütün insanların özel yaşama saygı hakkı vardır.
Özel yaşama ve aile hayatına saygı gösterilmesini bütün insanlar isteyebilir.
Kanunlarda belirtilen özel şartlar haricinde hiçbir insanın üzeri ve özel eşyaları aranamaz.
İletişim araçları kesinlikle dinlenemez.
Yatak odalarına gizli kamera kurulamaz.
Eğer bunlar yapılırsa özel hayata tecavüz olarak değerlendirilir.
İnsanların yatak odasında yaşadıklarının sadece kendilerini ve özel hayatta sorumlu oldukları insanları ilgilendirmesi ile ilgili büyük bilinç eksikliğimiz var.
Bu kişiler arsında yaşananlar kimleri ilgilendirir; Kendilerini, Evli iseler eşlerini, Çocukları varsa çocuklarını. Geri kalanlara ise, sadece bu çirkin siyaset anlayışının sonucu olarak halt etmek düşer.
Kişinin sadece kendisi için saklı tuttuğu ve başkalarının bilgisinden uzak kalmasını istediği gizli yaşamı ya da gizlilik alanı vardır.
Hukuk, kişinin bu özel yaşamını ve gizlilik alanını sayar ve korur.
Bu nedenle birisinin telefonunun dinlenmesi, bilgi ve izni dışında konuşmalarının banda alınması, mektuplarının açılması, anılarının okunması, güncesinin yayımlanması, evinin gözetlenmesi, kişiye özgü olan ve onun özelliklerini taşıyan seslerin taklit edilmesi, mimiklerinin yapılması, hep kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan davranışlardır.
Anayasanın 20. maddesine göre; "Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz." Bu ilkenin ihlali halinde, yani özel hayatın gizliliği ihlal edilirse, yeni Ceza Kanununa göre fiil suç sayılmaktadır.
Anayasanın 20. maddesinin yaptırımı ise 5237 sayılı Ceza Kanunundadır. Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile veya adli para cezası ile cezalandırılır.
Böyle olmasına rağmen, son günlerde siyasetin yeni hedefi olarak kasetlerle yapılan kirli siyaset, her görüşten insanı tiksindiriyor. Ahlak Zabıtası kesilen insanların, yapılan ahlak dışı şantajları, toplum üzerinde kötü bir etki yaratıyor.
Birkaç ay önce muhalefet partisi genel başkanına ait özel görüntüler basına sızdırıldı. Genel başkan gerekeni yaptı istifa etti. Siyaset anlayışı onun bunun yatak odasına kamera koymak olan anlayış kazandı.
Ahlak mı bu?
Ülkenin çözüm bekleyen bu kadar sorunu varken, televizyon ekranlarında kasetleri konuşuyoruz.
Ahlak zabıtasıymış gibi ağzı olan ulu orta konuşuyor.
Başkasının yatak odasına kamera koymak bir iğrenç komplodur!
Elde edilen yatak odası görüntülerini internet sitelerinde yayınlamak ise suçtur! ...
Bu komplo ve tehditlerle ilgili olarak adli makamlar soruşturma başlatmıştır.
Bu çirkin siyasi planın arkasındaki yurtiçi ve yurtdışı karanlık yüzler, sürmekte olan adli soruşturmada mutlaka ortaya çıkacaktır.
Türkiye'nin Millet ve Devlet olarak karşı karşıya bulunduğu beka sorunlarının ve ihanet kuşatmasının giderek ağırlaştığı bugünkü nazik dönemde, vatandaşa 12 Haziran da büyük görev düşmektedir.
Türk Milletinin 12 Haziran'da bu hain ve çirkin kaset planlarını boşa çıkaracağına ve Türkiye'nin milli birliğinin temel harcı ve teminatı olan siyasi partilere sahip çıkacağına inanıyorum.
Vatandaşın yatak odalarına gizli kamera kurarak konut dokunulmazlığını ihlal edenler ve çirkin görüntüleri yayınlayanlar cezalandırılmalıdır.
|