Sevgili okurlarım, insan, ömrü boyunca birçok insanla tanışır. Bunların arasında, iyi ve doğru olanı bulmak, onlarla hayatı devam ettirmek, tamamen şans olarak değerlendirilir.
Bazılarının “Hiç akıllısı beni bulmaz” demesi, delilerin ilgisini çeken bir tip oluşundandır. Bazıları da vardır ki, “İyi ki tanımışım seni” demekten gurur duyarlar.
Hayatta yaşanan her şeyin yalan olduğunu bilmek, aldandığınızı görmek, ne kadar acıdır biliyor musunuz? Bunu yaşayanlar çok iyi bilir.
Günümüzde insanların özelliklerini yitirdiği şu ortamda, herkesin yüzünde ayrı bir maske var sanki.
En güvendiğiniz insan bile günün birinde bahaneden sebeplerle bir fırtına kopararak aranızda uzaklık yaratmaya çalışır. Bir fırtınadan sonra durulan deniz kadar güzel bir şeyde yoktur.
Kim doğru, kim yanlış belli değil. İnsanların kendilerine saygıları yok veya azalmış. Kendisine saygısı olmayanın başkasına da saygısı olmaz.
İnsan dediğin dürüst olmalı, yüreğindeki sevgisi berrak olmalı.
Peki, kimdir “insan”? Nasıl insan olunur?
Aslında bu soruların yanıtı zor değil. Günümüzde insan olmayı beceremeyenler, insan olmak istemeyenler dahi bilirler bunun yanıtını.
Ne yazık ki, doğru yanıtı bilmekle onu eyleme dönüştürmek o kadar kolay değil.
Bu nedenle günümüzde adam çok, insan az.
O adam gibi insanı bulursak, unutmamak için ismini altın kalemle deftere yazmak lazım.
Peki, nedir insan olmak?
İnsan olmak; kendinin ve içinde yaşadığı toplumun özgürlüğünü, bağımsızlığını sağlamak; sağlanmışsa titizlikle korumak demektir.
İnsan olmak düşüncesi, vicdanı özgür kuşaklar yetiştirmek; bu kuşaklar içinde yer alabilmektir.
İnsan olmak çağı anlamak, çağın gerisinde kalmamak, geçmişle bugünün doğru sentezini yapabilmek, geleceği bugünden görebilmek ve uygar olabilmektir.
İnsan olmak onurlu olmak, kendi onuru kadar başka insanların da onuruna saygı göstermektir.
İnsan olmak, dünyanın barış içinde yaşamasını ilke edinmek, özgürlük uğruna yapılan savaşlar dışındaki tüm savaşları cinayet olarak kabul etmektir.
İnsan olmak; mevkii kendi çıkarları için değil, demokrasinin özü olan katılımlı yönetimi gerçekleştirmek; topluma yararlı olmak için kullanmak demektir.
İnsana ve doğaya karşı sorumluluğunu bilmeyen; yaşama sevinci taşımayan kişi, doğayı, insanı, kendini yok etmekten çekinmez.
İnsana, doğaya, kendine karşı sorumluluk taşımak; yaşamayı sevmek; sevinçleri olduğu kadar acıyı da paylaşmaktır insan olmak.
İnsan olmak, “değer bilir” olmak, insanlık için yapılanları unutmamak demektir. Hele bu yapılanlar başta bizim için yapılmış ve bizi ilgilendiriyorsa. İnsan, ara sıra dünyalar kadar kocaman olmalı, herkesi kucaklamalı.
Bazen kendi olmalı bazen herkesten bir parça.
Velhasıl güzelim insan olmak zor zanaat.
“Bildiğini bilenin arkasından gidiniz, bildiğini bilmeyeni uyarınız, bilmediğini bilene öğretiniz, bilmediğini bilmeyenden kaçınız.”
Adam gibi adam, örnek insan olunuz.
|