Sevgili okurlarım, yaz mevsiminin gelmesiyle, Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları tatillerin en yoğun yaşandığı aylardır. Dinlenmeye ihtiyacı olan herkes, kendi imkânları dâhilinde bir tatil planı yaparak, çoğunlukla deniz kıyısında bir yere gider.
Bende ruhumu dinlendirmek ve stresli günleri geride bırakmak için Bodrum’a geldim.
Bodrum, 1960’larda Türkiye’nin bilinmeyen şehirleri içinde yer alan küçük bir yerleşim yeriydi.
Oysa Bugün denizi, kumu, gecesi ve gündüzüyle Türkiye turizminin başkenti ve uluslararası bir tatil cenneti olarak biliniyor. Kısacası insan gözünün görebileceği en güzel şehirlerden birisi Bodrum’dur.
Bodrum’da gün ikiye bölünüyor. Gündüz erkenden denize girerek, masmavi serin suların keyfini çıkarıyorsunuz. Denizden yeteri kadar nasibinizi aldıktan sonra da vücudunuzu güneşin yakıcılığına bırakıyorsunuz.
Akşam olunca da eğlence faslı başlıyor. Felekten bir gece çalmak için, Bodrum geceleri sizi bekliyor.
Homeros’un “Ebedi mavilikler ülkesi” dediği Bodrum’a gelip de Ege’nin Bodrum mavisi sularına açılıp o güzelim koyları gezmenin zevki de başka oluyor. Teknede öğle yemeği, çevre koylarda ara sıra yüzme molalarıyla koyların tadını çıkarmak, bambaşka bir gençlik ve sağlık aşılıyor insana.
Ruhumuzun eğlenerek veya dinlenerek huzura ihtiyacı var. Bodrum isteyene eğlence, isteyene dinlence oluyor... Her ikisinde de ruhunuzu dinlendiriyorsunuz.
Bodrum/Gündoğan’daki Billurkent ise, 200 devre mülk villasından oluşan şirin bir tatil sitesi.
Akdeniz’in gizemli gecelerinde ve sihirli rüzgârında, sevdiklerinizle baş başa kalabileceğiniz sevgi yumağı bir yer.
Siteyi İşletme Müdürü Kadir Kaya idaresinde iyi bir kadro yönetiyor. Müdür Kadir Kaya, tecrübeli ve güler yüzlü personel kadrosuyla konuklara çok iyi hizmet veriyor.
Burası büyük bir aile topluluğu sanki… Bahçeleri rengarenk çiçeklerle donatılmış villalarda konaklıyorsunuz.
Billurkent’e gelenler Bodrum mavisi denizinde ve havuzunda yüzerek ruhlarını dinlendiriyor. Sonra, havuzun şelalesini seyrederek günün keyfini çıkarıyorlar.
Tatilin sonunda, sıcak kumları, masmavi denizi, yüzmeyi, temiz havayı, buz gibi içecekleri, yat turlarını, dansı, eğlenceyi ve öğle uykularını bırakıp tekrar memleketlerine dönecekler.
Tatile gittiğiniz zaman, geride sizi özleyen insanlar ve bir kent bırakıyorsunuz. Siz de o kenti özlüyorsunuz.
İnsan yaşadığı kenti kolay kolay bırakamıyor.
Büyük şehrin stresinden kurtulmak ve ruhunuzu dinlendirmek için, hesabınızı kitabınızı yaparak, kısa bir sürede olsa mutlaka tatil yapınız.
Billurket’ten’dan sevgilerle…
|