Sevgili okurlarım, dünkü “Yardımlaşıyor muyuz?” başlıklı yazımda; “Toplum olarak yardımlaşmaya önem vermiyoruz. Toplumdaki bu büyük noksanlık, kültürümüzün bir insanlık ayıbıdır” demiştim. Bu da, güzel duygulara sahip olamayışımızdan kaynaklanıyor sanırım.
Dünyada en güzel şey, insanların güzel duygulara sahip olmasıdır.
İnsanoğlu tabiatı gereği bu tükenen zaman içerisinde; güzel duyguları, güzel hatıraları, güzel günleri hep paylaşmak ister ve bunlar paylaşıldıkça da güzelleşir ve çoğalır.
Aylardan beri ülkenin gündeminde yine terör vardı, Suriye sorunu vardı...
Bu tükenen zaman içerisinde ülke çok şey kaybetti.
Ülke genelinde ekonomik kriz nedeniyle işsizler ordusu her geçen gün çoğaldı.
Dar gelirli vatandaşlarımızın hayat seviyelerini yükselterek, sıkıntılarını nispeten azaltamadık.
Kısacası hala mutlu bir toplum olamadık.
Ülkede bozuk bir gelir dağılımı var. Bu durum sadece ekonomik dengeleri sarsmakla kalmıyor, sosyal hayatımızı da etkiliyor.
Ama hiç bir zaman umudumuzu yitirmedik.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen, bu ülkede dayanışma ve yardımlaşma duygularınıyitirmemiş insanlarımızda var.
Bunlarda bir tanesinin güzel duygularını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ülkenin geleceği için, yüreği eğitime katkı şevkiyle atan, gönül zengini bu hayırsever işkadının en büyük hayal ve isteği, yardıma gereksinimi olan yoksul ve dar gelirli ailelere yardım etmek.
Öğrenci okutmak ve okul yaptırmaktır.
Onun ilme verdiği değeri, paylaşma ve yardımlaşma duygularıyla, yardıma gereksinimi olan yurt çocuklarını, okutup yetiştirmek coşkusuyla dolu olduğunu da biliyorum.
Onun merhamet, şefkat, iyilik ve sevgi anlayışıyla biçimlenen ruhu, yoksula ve öğrencilere ümit ışığı oluyor her zaman.
İlime değer vererek, Türkoloji âlimi Kilisli Muallim Rif’at Bilge’nin mezarını yaptıranda o…
Çaresizlik içerisinde, yoksulluğun pençesinde hayatlarını sürdürmeye çalışan yüzlerce insanımızın yardımına koştuğunu da biliyorum.
İşte bu güzel insan; yoksula ümit ışığı olmuş, Koza Davetiyelerinin sahibi Maraşlı işkadını Melek İpek…
O yardımlaşma konusunda gizli bir kahramandır.
Acaba kaçımız onun gibi yardımseveriz?
Yardımlaşıyor muyuz?
İnsan, toplum halinde yaşayan bir varlıktır. Toplum halinde yaşama, ona bazı görevler ve sorumluluklar da yükler.
Bu görevleri, bizi yaratan Allah’ın emirleri doğrultusunda, insanlığımızın gereği yerine getiririz.
İşte Melek İpek, bu inançla hayatını insanlara yardım için adamış, “Kanatsız bir Melek” sanki…
Bu güzel insan 2007 yılında, Kilis Yardımlaşma Derneği tarafından “Yılın Hayırsever Annesi” seçilmişti.
Kilis Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı ve Anayurt Gazetesi yazarı olarak, TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek’e, Kahramanmaraş ve Kilis Milletvekillerine öneriyorum…
Yılın hayırsever annesi Melek İpek, “TBMM Üstün Hizmet Ödülü” ne aday gösterilmelidir…
Bu ülkenin Meleklere ihtiyacı var…
|