Sevgili okurlarım, kadın ya da erkek olsun, hiç fark etmez. Sırlarınızı paylaştığınız, özlediğinizi açık yüreklilikle söylediğiniz, telefonda bile saatlerce konuştuğunuz, O’nu göremediğiniz zaman yüreğinizin daraldığını hissettiğiniz ve onu çok sevdiğiniz bir dostunuz var mı?
Onu özlediğinizi söylediğiniz, sohbetlerinizi paylaştığınız, yalnızlığınızı anlattığınız, sevincinizi hisseden biri var mı?
İnsanın böyle gerçekten mükemmel bir dostu olsa ne güzel olur değil mi?
Böyle bir dostunuz olsa, onunla hataları, günahları, sevapları, güzellikleri kısaca her şeyi zamanın nasıl geçtiğini bilmeden gece yarılarına kadar saatlerce konuşabilir ve yüreğinizde ki sevgileri paylaşabilirsiniz.
Bazen düşünüyorum da; hayatımızda o kadar çok yanlışımız var ki, bu yanlışlıklar sonucu çok arkadaşlıklar ve dostlar kaybetmişiz.
İnsan bunu çok geç anlıyor.
Sonra da dostluk ve arkadaşlılar tekrar kolay kazanılmıyor.
Yürekleri sevgi dolu, sempati ilgisi ile birbirlerine bağlı kimseler vardır.
Bu kişileri arkadaşça ötekine bağlayan, yakınlık sağlayan sevgi duygusudur.
Bu güven dolu sevgi duygusu ise, dostluğu meydana getirir.
“Gerçek dostum var mı?” diye, hiç düşündünüz mü?
İnşallah vardır…
Eğer yoksa, olmasını düşünseniz de seveceğiniz gerçek dostu kolayca bulamazsınız.
Peki, dost veya dostluk nedir?
Bence dost; sevilen, güvenilen, sırdaş, yakın arkadaş ve iyi görüşülen kimsedir.
Dost kolay kazanılmaz.
İlgi ister, sevgi ister ve zaman ister.
Fakat bazı insanlar birbirleriyle hemen kaynaşabilirler, sevebilirler ve çabuk dost edinirler. Bunlar dost canlısı insanlardır.
Oysa dostluğun sağlam temellere dayanması için, kişinin çevresindekileri iyi tanıması gerekir. Çevresindekileri iyi tanımadan edinilen menfaat dostlukları sonunda hüsranla biter.
Gerçek dost; iyi gün dostu olduğu kadar, kara gün dostu da olmalıdır.
İnsana acı günlerinde dost olmayan kimsenin dostluğu sahtedir.
Yaşamın kaynağı sevgidir…
Yaşamın kaynağı sevgiyse eğer;
Sevgi mutluluk, mutluluk paylaşmak, paylaşmak dostluk, dostluk hatırlanmak, hatırlanmak unutulmamaksa eğer, demek ki sevilmişsinizdir ve dostunuz vardır.
Bazı insanlar menfaatleri icabı, kısa sürede yakınlık kurarak dost gibi davranıp arkadaş olurlar. Buna bürokraside çok rastlanır. Menfaatleri bitince de sizi tanımazlar bile.
Bunlar özde değil, sözde olan sahte dostturlar.
Dost bilinen bu kimselerden her an kötülük, yani dost kazığı görebilirsiniz.
Dost vurulunca değil unutulunca kahrından ölürmüş. Onun için, insan hiçbir zaman gerçek dostunu unutmaz yüreğinde saklar.
Eğer yaşamın güzelliklerini ve sevgileri paylaşacak dostunuz yoksa, iyi şeylere sahip olmanın, bence hiçbir zevki yoktur.
İnsanlar yüreğindeki sevgiyi dostlarıyla paylaşabilmelidir.
Dost dediğin sevdi mi yürekten sevmeli.
Çünkü dostluğun sermayesi sevgidir.
Sevgisiz dostluk olmaz.
Sevgi, sonsuz bir bağışlayıcılık, yumuşak bir bakıştır. Bu nedenle hiçbir zaman sevgiden korkmamak gerekir.
Çünkü sevgiden korkmak yaşamdan korkmaktır.
Yaşamdan korkanlar da, zaten bu dünyada yaşamıyor demektir. Onun için sevilen, güvenilen, yakın arkadaş ve dost seçerken çok dikkatli olmak gerekir.
Şöyle bir düşünün bakalım, sevdiğiniz gerçek dostunuz var mı?
|