|
Yalnız açığa çıkan ışığı görebiliyorsan, Yalnız söylenen sesi duyabiliyorsan, Ne görebiliyorsun, Ne duyabiliyorsun.
Halil Cibran
İhanet lanet beddua , nasıl da bal damlıyor ağızlardan. Kutuplaşan dünyanın cepheleşmeleri , filler tepişirken çimlerin ezilmeleri yeni bir şey değil. Derler ki ,Üç kişi bir sırrı saklayabilir, eğer ikisi ölmüşse. Yolsuzluk ve rüşvet kış baharında ahlakî-vicdanî açıdan muteber asude bir gül bahçesi idi de, şimdi mi bataklık oldu. Didiklenecek olup ta didiklenmesi ileride bir şantaj kozuna dek ertelenmiş olan her ne var ise elbetteki birleri için menfaate hizmet ederken nedense kimse süregelen bir yolsuzluğun müsebbibi değil, herkes pir-u pak. Sözde hak peşinde koşarken güya haksızlığın saadet zinciri halkaları kırılrken halk kırılıyor. Ve yine sözde mayın temizleme harekatından dem vurulup alan hakimiyetini eline geçirdiğini sananlar sürekli mayına basıyor. Bu arada sütten çıkan ak kaşıklar bu dış mihraklı komplodur diye aynı pilavı ısıtıp getirmekte ısrarcı.
Mayınlar patlarken çevre kirleniyor,sözde kamu-özel sektör sinerjisi yara alıyor Enfeksiyon sayesinde Doların ateşi yükseliyor, Faizler yukarı tırmanıyor ,Türk şirketleri borsada tepetaklak artistik jimnastik bir yana Karapara aklamasında OECD düzeyinde ‘gri liste’ içinde yeralan Türkiye’nin kara listeye doğru sürüklenmesi olasılığı da arttırlıyor.
En son "Vatandaşımıza Vizesiz Avrupa Birliği ” turuncu, karoten deposu konik sebzesi ile Batı’nn tabiri ile Sucess Story=Başarı Hikayesi diye yutturulan tavşan gıdası ile faka bastırılmaya hazır hale gelmenin dayanılmaz uyuşukluğu. Yeni Dünya Düzeninde konjonktür ne olursa olsun ABD ve sadık küresel müttefiki AB destekli neo-liberal programı yine Avrupa Birliği'nin açık uçlu müzakere tarzında “imtiyazlı üyelik” sarmalında rekonstrüktif.enstrümanları kullanarak yabancı sermayeye elitlerin lehine olmak üzere sınırsız olanak sağlayan özelleştirme planını harfiyen uygulama yolunda ilerleyen iktidarı yeni aktörlere kaydırma projesi yanısıra, Küresel anlamda her geçen gün güçlenen Acem ülkesi ile olan ilişkilerimizi bozma gayesinde söylemi öne çıkararak mezkur ülkeyi ve akabinde Hizbullah'ı yalnızlaştırma adımları projesidir ki bunun da Büyük Ortadoğu Projesinden bağımsız olduğuna dair en ufak bir delil yoktur.
Eski” rejimle Balyoz Ergenekon benzeri harekatlar üzerinden her tür hesaplaşma harekatları sonrasında sonrası çetenin gerçek elebaşısını arayanların çetenin mensubu olduklarını unutmuş oldugu bir dünya düzeninde dalgalanan beyincik sapı ile hareket eden aklın , aklına uyup akıllara durgunluk verecek şekilde bir akıl tutulması ile olaylara ehveni şer üzerinden bir çözüm yolu aramak için bahaneleri , sebeplerin önüne çıkarmalarının yolsuzluğu sorun ederken yoldan çıktıklarını görmemeleri , hak mücadelesi verenlerin selameti adına talihsiz bir fenomendir..
Ana akım medyayı izledikçe, adeta biri diğerinin mütemmim cüzü haline gelmiş ve aralarında temelde hizmet edilen doktrin anlamında farkı olmayan “İktidar ve Cemaat arasındaki çekişmeden söz edilirken Müslüman halkın beynini adeta krematoryumda diri diri yakarken, siyasi konsolidasyonu sansasyonel şekilde, hırsızlık kelimesine dokunmadan neredeyse kleptomani ile kara para aklama arası bir basitliğe indirgeme refleksini acaba cehalete son verince mi bırakacağız yoksa aslında insan doğasında bulunan ama üzeri ötrülen ve eksilen feraseti yerine koyunca mı sorusu henüz cevapsız. .
Uluslar arası bankacılık mevduvat uygulamaarından ve altın ticaretinin nasıl yapıldığından bi haber olanların kayıtlı resmi para transferi ile aklamayı ayırt edemiyor olması ve hükümete
İran’a uygulanan ambargo delmesi eleştrisi, HalkBank, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone, Azeri İranlı işadamı Reza Zerrab'ın (Rıza Sarraf) üzerinden yüzeysel boyutta giden, ayakkabı kutularında , para sayma makinelerinde hapsolmuş iç güveysinden hallice hamasi söylemleri ısrarla tekrarlıyor olmaları sizce bir güldürü değil de nedir ? Bu kadar palavrayı yakılmış beyinlerin külleri ile birlikte hangi kavanoza sığdıracaklar bu kavanoz dipli dünyada dersek cevap sorunun içindedir.
Batının açıkça ya da örtülü olarak desteklediği CIA kaynaklı terörist örgütlerin Suriye'yi istikrarsızlaştırma planını çökmesi ve yenilgiye ugraması sonrası Washington'un siyaseti biçimlendirme iradesine sahip olacak yeni aktörün kim olduğunu bir yandan telafuz ederken diğer yandan bu müstakbel adayın bunu tek başına ve koalisyonsuz olarak sadece Ilımlı İslam Soft Fundemantalism ekseninde yapamayacağını anlamasını müteakip ki Gezi olayları adeta bunun bir provası niteliğinde idi , harekete geçmiş bir dişlinin şu anda siyasete ve ekonomiye yansımalarını izleyen, bu arada olan bitenin sadece dış kaynaklı olduğuna inanıp içeride olanı görmeden, Paranın koyu rengi üzerinden cukka ile para transferinin bir dış ticaret açığı ve cari açık kapama yolu olduğunu görmezlikten gelerek havanda su döven bir çaresizlik zaafiyeti ile, yönlendirilmiş medya ile nakledilenlerin inandırıcı olduğunun sanılmasına şaşırmıyorum.
iki kutuplu şer eksenleri arasında Kamu diplomasisi ya da propagandalar ne söylerse söylesin Obur Dünyalı Oyun kurucunun emelleri doğrultusunda teröristlere arka çıkıp sırtında mazlum halkların kanlı gömleği ile dolaşan bir mazisi olmaksızın ve mazlumum yetimin hakkını yemeyen bir düzen içerisinde halkın desteğini almak en muteber zaferdir. Ortada birden fazla yolsuzluğun yol ayrımını farkına varmak kafidir bugün için . Yarına yetmez.
Hakkaniyetli hic bir savaş herhangi bir problemi gözardı edip örtbas edilerek ,problemin iç sebebi kenara bırakılıp dışardaki komplo ile ve bel altı ile kazanılmaz . Fazlası tecessüstür araştırmayın ayıbı deyip başta mazlumlar olmak üzere sizi kandranlara karşı derinleştirin tahkikatınızı.
Dosdogru yol üzerinde, yoldan çıkmamak temennisi ile.
H. Çiğdem Yorgancioglu ,
|
.jpg)
.gif)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg){kind=small}
Ekleyen: H.Çiğdem YORGANCIOĞLU 
Tarih: 24.12.2013 
İzlenme: 
Yazdır:
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
(1).jpg)
