Merhaba sevgili okurlar, Dün akşam haberlerinde içimi çok acıtan bir röportaj izledim.Fener Rum patriği Bartholomeos Türkiye’de ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüklerini, ve kendilerini çarmıha gerilmiş gibi hissettiklerini söyledi.. Bu ne talihsiz bir konuşma bu nasıl bir suçlama ki hiç düşünmeksizin ortaya atılmış bir söylem... Sayın patrik düşünemez mi ki bu ülkede çeşitli kökenlere sahip bir çok vatandaş yaşamakta ve hepsinin ayrı bir tarihi geçmişi var..Kendilerini ikinci sınıf hissedenler niye burada kalmakta ısrar ederler ki onları burada zorla tutan yok...Bu konuşmanın ardından gazetecinin kendisine yönelttiği soru / Neden Yunanistan’da yaşamıyorsunuz? sorusuna verdiği cevap bana daha ilginç geldi..Ülkemi yani ülkem dediği yer( Türkiye ) seviyorum dedi..İyide be Patrik efendi sevdiğin bu ülkede nifaksız ortalığı karıştıracak şeyler söylemeden yaşa o zaman. Birde din adamı olacaksın yakışır mı bir din adamına böyle kışkırtıcı bozguncu bölücü konuşmalar. Bir terör havasıdır gidiyor kimin eline nasıl silah geçerse isabeti bu ülke maksat yavaş yavaş bölüp parçalamak sonrada paylaşmak..Kim veya kimler? diye sormaya gerek yok zaten onlarda kendilerini biliyor bizlerde onların farkındayız. Ancak ne yazık ki yapılan siyasi boşluklar yanlış karar ve uygulamalar, bunların ekmeğine tereyağı sürüyor.. Kimdir onları isyana sürükleyen, yada geçmiş de haklı olduklarına inandırılan hangi olaylar onları kışkırtanlarca teşvik silahı olarak kullanılıyor. 80 li yıllarda bir çoğumuzun hatırladığı gibi ermeni cinayetleri vardı, gün geçmiyordu ki TV de veya yazılı basında,şehit edilen bir Türk elçisinin veya elçilik görevlisinin yaralandığı veya öldürüldüğü haberini almayalım.. O yıllarda TV de bir açık oturum düzenlenmişti. Şimdi isimlerini hatırlayamadığım üç değerli profesör,Türk ve Ermeni ilişkilerinin geçmişden bu güne kadar olan gelişmelerine değindiler. Programı başından sonuna kadar hatırlayıp aktarabilmem zor. Ancak şöyle özetleyebilirim,Ermenilerin dün olduğu gibi bu günde Türklere düşmanca duygular beslediğini, zararlı oldukları hiç bir eylemden kaçınmadıklarını ilave etti ve bir kaçta tarihi kanıtlar göstererek.. Bu oturuma bir Ermeni doktorda katıldı, olaylar hakkındaki duygu ve düşüncelerini şöyle açıkladı. Türkiye’de yaşayan, burada doğup büyüyen ve burada doyan, iş güç meslek sahibi olan, bir Ermeni vatandaş olarak. Türk kardeşlerine yöneltilen saldırıları kınadı,ve bunların Ermeniler tarafından düzenlenmediği konusundaki kanaatlerini belirtti. Ermeni vatandaşımızın ifadesine göre,Ermenilere çamur atılmak isteniyor ve bu suçun Ermenilere sıvanmasında perde arkasındaki,bazı güçlerin parmağı olduğu inancını savundu.. Yani şöyle özetlersek Türkleri hedef alan söz konusu katliamlarda, Ermeniler hiç bir suçları olmadığı halde paravan olarak kullanılıyorlar. Evet ve olaylardan duyduğu üzüntünün de en az Türkler kadar derin olduğunu ilave etti konuşmasının sonunda. Açıklamaları olaylara yeni bir boyut getirdi belki,ama bu demek değil ki yaşanan bu acıları katliamları unutturacak ve yok saydıracak.. Aradan yıllar geçti geçtiğimiz aylarda da Türklerin üzerine yıkılmak istenen bir ermeni katliamı lafı dolandı durdu ortada...Bazı kişiler olaya hak verir tutumları ve bu yoldaki konuşmaları ile bizleri çok üzdü ve şaşırttı.. Onların milli hislerini ve mazilerini ayrıca bir tartışmak lazım diye düşünüyorum. Ve Sayın Patrik efendinin röportajı bana bunları yeniden hatırlattı. Şu bir gerçek ki Terör bir ülkenin başına gelebilecek en büyük beladır, evet terör dünyada gittikçe büyüyor. İrili ufaklı topluluklar çeşitli kişiler tarafından art niyetli desteklenerek anarşinin esiri oluyorlar. Bazılarına göre bir muamma terör kavramı, oysa çok açık görülüyor ki muamma değil özellikle bir esrar perdesi arkasına gizleniyor terör adına yapılan eylemler cinayetler.. Benim bir Türk vatandaşı olarak diyeceğim şu özetle..Hiç bir terör yandaşçısı hiç bir zorba, hiç bir Türk düşmanı ve terörist eylemi ne olursa olsun amacına erişemeyecek..Biz bir ölür bin doğarız,doğanlar ölenlerin hesabını soracaktır.. Barışçı, barışı seven bir milletiz ama ulusal bütünlüğümüzü bölmeye bozmaya kalkana da verilecek cevabımız ve cezamız bellidir..Onları destekleyen kim olursa olsun,Türk ün soyunu tüketemeyecek, ellerine silah veren maddi güç, Türklerin manevi gücünü kıramayacaktır.. Hoşça kalınız sevgili okurlar gelecek yılın tüm dünyaya ve ülkemize terörsüz,savaşsız, barış dolu gelmesini diliyorum sevgiler..
|