Kilis Yardımlaşma derneği  

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

 Orhan SELEN

Devamı

             “BAZI İNSANLAR, ÖNEMSEME TELAŞI İÇİNDE ÇABA GÖSTERENLERİ KESİNLİKLE ÖNEMSEMEZLER. ANCAK ONLARLA BİR İŞLERİ VARSA YA DA ÇIKARLARI VARSA ÖNEMSERLER.

            Doğa kanunu gereği insanlar toplu halde yaşarlar. Aynı zamanda her insan içinde yaşadığı toplumun bir parçası durumundadır. Bu bakımdan insan, o toplumdaki diğer insanların kendisi hakkında ne düşündüklerine, kendisine nasıl baktıklarına, nasıl davrandıklarına ve nasıl bir tutum sergilediklerine büyük önem verir. Toplumun kendilerine olumluya çevirebilmek ve o toplumda yer edinebilmek için toplumun istekleri doğrultusunda bir hayat kurar. İçinde yaşadığı toplumla uyum içinde olmak, daha çok önemsenebilmek, daha ön planlara çıkabilmek için insanlar gönülleri yatmasa bile ne yazık ki, şekilden şekilde, kılıktan kılığa giriyorlar.            

 

             Çevremize bir göz mız zaman, her insanın önemsenmeattığık arzusunda olduğunu görürüz. Bunlardan bazıları, hiç bir çaba göstermeden, sevgi ve saygıdan uzak kalarak önemsenmek isterler. Bazıları ise, önemsenme arzusu içinde büyük çabalar gösterir, emekler verir ve hedefine ulaşır. Böylesine bir önemsenmeyi hak edenler, yükseldikleri yerin mutluluğunu yaşamak, kendinden beklenen hizmetleri yapmak yolunda ilerlerler. Ayrıca bu kişiler, güzel anılar, sevgi dolu arkadaşlıklar kazanır ve topluma yararlı olmanın yollarını ararlar.

           Diğer taraftan insanlar, önemsenme arzusunu kendi ölçüleri içinde değerlendirmek ister. Bilgisinin, yeteneğinin, zekasının, güzelliğinin, becerilerinin diğer insanlar tarağından görülmesi ve taktir edilmesi için çaba sarfeder. Kendinde bulunan ve iyi zannettiği niteliklerin söz konusu edilmesinden büyük zevk alırlar. Beklediği ilgiyi göremeyen insanlar ise başkalarından beklediklerini kendileri yapmak için bizzat devreye girerler. Hatta kendilerinden söz edilmesi için insanları zorlarlar, çeşitli planlar kurar, oyunlar oynarlar. Özellikle toplumda ilgi gören insanları, olayları araç olarak kullanmaya yeltenirler. İşte burada önemsenme arzusu bağımlılığı ortaya çıkmaktadır.
          Önemsenme arzusunu, herhangi bir toplantı anında veya konserlerde de görebiliriz. Örneğin, sahnelerden çekilen veya arzu ettiği şöhrete ulaşamayan kişiler, önemsenmeyi bir tutku haline getirir. Adeta yeniden hayata dönüş gibi her gittikleri yerde, ön sıralarda yer almak isterler. Çünkü fark edilmek ve önemsenmek onlar için bir varolma mücadelesidir.
           Bazı insanlar, önemsenme telaşı içinde çaba gösterenleri kesinlikle içten gelerek önemsemezler. Ancak onlarla bir işleri varsa ya da çıkarları olacaksa önemser, yoksa semtine bile uğramazlar. O nedenle önemsenmeyi, sevgi dolu dostlar arasında mutlu olabilmek için diğer insanları önemsemek gerektiğini unutmayalım.