Kilis Yardımlaşma derneği  

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

 Orhan SELEN

Devamı

          “EN MUTLU CANLILAR KUŞLARDIR. ÇÜNKÜ GÖKYÜZÜ ONLARIN YERYÜZÜDÜR.”


             Doğa sevgisi, doğa tutkunu derken genelde yeryüzünde bulunan canlı cansız tüm varlıklardan söz ederiz. Oysa yeryüzünü kapatan bir de gökyüzü vardır. Tüm astronot ve bilginler, gökyüzünde olup biten olayları, özellikle uzay konusunda araştırmalar yapmışlardır. Sözü edilen bu astronotlar, uzayın bilinmeyen yönlerini incelerken, gökyüzünü süsleyen görünümlerini de mutlaka keşfetmişlerdir.

            Gökyüzünü süsleyen canlı ve cansız o kadar çok varlıklar var ki, her biri ayrı bir özelliğe sahiptir. Gökyüzüne çıplak bir şekilde baktığımızda, hiç bir şey olmasa bile, gökyüzünün o masmavi görünümü ayrı bir güzellik sergilemektedir.

            Gökyüzünü süsleyen en doğal görünümlerden biri de bulutlardır. Parça parça birbirini takip eden yumak şeklindeki görüntüleri, her zaman ressamların ilham kaynağı olmuş ve her manzaralı resim tablosunun vazgeçilmez bir figürü haline gelmiştir.

            Ayrıca gökyüzünün geceleri bile doyulmaz bir güzelliği vardır. İrili ufaklı yıldızların şekil almaları ve küçük ayı, büyük ayı ve kutup yıldızı gibi isimlenmeleri de gökyüzünün önemini arttırır. Bazen yıldız akması dediğimiz olay, insanlar arasında bir niyet oluşturur. Hele tüm yıldızların ortasında parlayan Dolunay’ın muhteşem görünümüne ne demeli..

            Diğer taraftan evlerde beslenen güvercinler, günün belirli saatlerinde ev sahipleri tarafından uçurulur. Bu uçurtma sırasında güvercin sahipleri, ellerinde bayrak ve ıslıklarıyla istedikleri taraflara yönlendirir ve tekrar aynı yere indirebilirler. Rengarenk kümeler halinde uçan bu güvercinler, gökyüzünü işlenmiş bir halı gibi sararlar. Ayrıca güvercin sahiplerinin gökyüzünde ayrı ayrı uçurma alanları da vardır. Eğer kendi güvercinleri ile birlikte başka güvercinleri de kendi sahasına indirebiliyorsa, tümü onun malı sayılır.

            Bir de gökyüzünü süsleyen el yapımı uçurtmalar vardır. Daha çok çocukların eğlenmeleri için yapılan uçurtmalar, gökyüzünü rengarenk kaplar ve hayatımıza ayrı bir renk katar. Çocukluk günlerimizde Kilis’te, bağlara çıkar ve ‘Bağ Seybanası’ denilen keyifli bir zaman geçirirdik. Bu süre içinde gündüzleri  gökyüzü uçurtmalarla dolup taşar ve geceleri ise maytaplar atılıp şenlikler yapılırdı.

           Tüm bu güzelliklerin yanı sıra, yağmurdan sonra gökyüzünde 7 renkte beliren ve gökyüzünü bir uçtan bir uca yansıtan ‘Gökkuşağı’ da ayrı bir güzellik vermektedir. Gökkuşağı, hepimizin bildiği üzere sağanak yağmurlar halinde ortaya çıkar. Bu harika görüntü kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, turkuaz, mavi ve mor’dan oluşan bir kuşaktır. Çoğu kez bu görüntüyü yer düzlüğü üzerinden baktığımızda bir yay şeklinde görürüz. Oysa yüksek bir dağ tepesinden baktığımızda, bir çember şeklinde seyrederiz.

          Gökyüzünün ayrı ayrı görünümleri, her zaman büyüklere ve çocuklara doyulmaz bir huzur vermiştir. Ayrıca gökyüzünün bu güzelliği, şair, yazar ve musikişinaslara da ilham kaynağı olmuştur.