Kilis Yardımlaşma derneği  

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

 Orhan SELEN

Devamı

             “AĞAÇ SEVGİSİ VE ORMAN SEVGİSİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE AĞAÇ VE ORMANLARIMIZI DAHA İYİ KORUR VE DAHA DA SAHİP ÇIKMIŞ OLURUZ”
             Hepimizin bildiği üzere 2021 yılında Akdeniz, Ege bölgelerinde günlerce süren ve büyük felaketlere yol açan orman yangınları, hala hafızalarımızdan silinmemiştir. 2021 yılından bu yana, her türlü önlemler alınmış olsa da hemen hemen her gün farklı yerlerde yangın haberlerini duymaktayız. Önümüzdeki günlerde sıcaklıkların daha da artacağını belirten uzmanlar, Eylül sonuna kadar sıkı önlemler alınmasının gerektiğini bildiriyorlar.

            Peki alınan bu önlemler orman yangınlarını durduracak mı? Bir nebze olsun, tedbirler alınacak ve bu yasak insanların zihninde bir yer edecektir. Aslında en köklü tedbir ise, doğa ile kucaklaşmaktır. Yani ağaç ve ormanı sevmektir. Çünkü sevgi devam ettiği sürece, ağaç ve ormanlara da sahip çıkmış oluruz.

          Kimi zaman hayat gayesi, kimi zaman beşeri olmanın verdiği hissi düşüncelere ve madde bağımlılığına kendimizi var hızıyla kaptırıyoruz. Bu konuda çevremize, yakınlarımıza ve doğaya hiç bir ilgi göstermiyoruz. Daha doğrusu doğanın bitmez, tükenmez güzelliğini nedense göremiyoruz, tamamen unutuyoruz. Hatta kalbimizdeki huzur ve sevgi dolu hisleri kaybedip yerine hırs, nefret, kıskançlık gibi olumsuz duyguları öne sürüyoruz.

         Bu nedenle, yaşadığımız beşeri hayatın bilincinde olup, kötü duygulara yer vermeden, Yaradan’ın bizlere bahşettiği ve ruhumuza verdiği bir parça sevgiyi her zaman sürdürerek doğa ile kucaklaşmak gerekiyor. Çünkü o sevgi devam ettiği sürece, hem insanları hem de doğayı kucaklamış ve güzelim ağaç ve de ormanlara da sahip çıkmış olacağız.

        Günlerce devam eden yangınlar, hepimizi derinden yaralamış ve bizleri moral çöküntüsüne uğratmıştır. Gerek sağlığımız için, gerek toplumun gelişmesi için, gerek tüm canlılar için her türlü öneme haiz olan ağaç ve ormanlarımızı korumalıyız. Ancak gerekli tedbirleri almak konusunda, daha etkili yöntemlere baş vurmamız gerekiyor. Bunun için şu anda devam eden eğitimi daha da genişletmemiz ve bunun dışında sık sık seminerler düzenlememiz şart olmuştur.

        Peki orman sevgisi nasıl aşılanır ve bu konuda neler yapmak gerekir? Bu konunun eksiksiz olarak uygulanması için, ilgili orman müdürlüklerinin ilk ve ortaokul öğrencilerine yönelik düzenlenen tiyatro ve etkinliklerine yer verilmelidir. Oyunlar devam ederken, hem güldürücü, hem öğretici bilgileri göstererek orman sevgisini aşılamak yerinde olacaktır. Bunun yanı sıra, fidan ekilme etkinlikleri ve tutkusu öğrencilere öğretilmektedir. Yine bu etkinlikte, orman sevgisi, orman yangınları ve ormanlara atılan çöplerin zararları ise farklı bir dille anlatılmalı. Bu bilgiler, sadece bir kez değil, her hafta süreyle herkese ücretsiz olarak gösterilmelidir.

       Dünyamızın oksijen deposu olan, erozyonun önlenmesini sağlayan, çölleşmeyi tamamen yok eden ormanlarımız; dağların süsü, yaban hayatının ev sahibi, doğanın vazgeçilmez kaynağı olduğunu unutmayalım. Bu itibarla bizler için, çok kıymetli ve önemli olan ormanlarımızı sistemli bir şekilde koruyalım. Öncelikle orman sevgisini aşılayalım ve bunun çarelerini arayalım.