Bugünlerde en çok duyulan söz kriz…
Herkesi etkilediği gerçek… Zira kime dokunsak bin ah işitiyoruz.
Sokaktaki simitçiyi bile kriz vurduğuna göre, büyük işletmeleri varın siz düşünün.
Yıllara meydan okuyan birçok ünlü marka iflas bayraklarını çekti.
Yıllardır emek verdikleri fabrikaların kapatılması, işveren kadar isçiyi de vurdu.
Kimi “Önümüzdeki sene kriz devam edecek” diyor, kimi “Fazla sürmez geçer, böyle kalmaz” diyor.
Gerçekçi düşünmek gerekirse dünya biraz zor atlatacak bu krizi.
Her şeyin fiyatının arttığı, alım gücünün düştüğü, paranın dönmediği bir kısır döngüdeyiz.
Malı olanın satıp yediği, geçmişteki günleri düşünüp bugünkü haline üzülenin sayısı oldukça fazla…
İşyerleri artık geç açılıp erken kapanıyor. “Müşteri yok, caddeler bomboş” diyenler, “Bari elektrik parası az gelsin” diye günü erken bitiriyor.
Kaçakçılıkta akla gelmeyecek ürünler sınırda kaçak geziniyor.
Kasaplarda etin kilosu vatandaşa fazla gelince uyanıklar çözüm bulmakta gecikmiyor. Et de artık Suriye’den kaçak gelmeye başlamış. Yani durum o kadar kötü. Ne eti yediğini bilmeyen insan karnını doyurduğuna şükrediyor.
Çaresizlik artmış. Psikolojisi bozulanlar intihara kalkışıyor. Hem de ömrünün ilkbaharında.
Hırsızlık olayları artmış. Motosikletler en uygun benzinli vasıta olduğu için tercih edilse de hırsızların gözünde en kolay çalınacak araç olmaktan kurtulamıyor. Camiye kazayla park edip namaza durduğunuzda bile geri dönüşte motosikletinizi geri bulamama şanssızlığınız var.
Evler soyuluyor, altın en iyi yatırım olarak düşünüldüğünden yastık altındaki yatırımlarınız da tehlikede. Çünkü akıl almaz ev soygunları yaşanıyor.
Emniyet bu konuda elinden geleni yapsa da hırsıza beyler borçlu lafı aklımıza geliyor.
Bir de evden kaçanlar var.
Küçük yaştaki gençler birden ortadan kayboluyor. İzledikleri dizilere mi özeniyorlar, yoksa hayat evin dışında çok daha rahat diye mi düşünüyorlar bilinmez, ama kriz aile bağlarını da zedelemiş. Bunun en büyük örneğinden biri de boşanmalardaki artış.
Fakirin zengine özentisi de bu dengesizlikte büyük rol oynamış.
İşsizlik artınca mutsuz insan sayısı çoğalmış.
Dünyanın dengesini, insanların psikolojisini bozan kriz herkesi etkiliyor. Biz yine bugünümüze şükredip yarın için umudumuzu yitirmemeye devam edelim.
Ha bir kesimi kriz etkilememiş. Doğrudur… Var olanda çok,yok olanda hep yoktur!...
|