Kendi derdimle yola, kederlere düşerken,
Kalbim yolunuşaşmış, beterlere giderken,
Ömrüm ziyanda, fikri denizlere salmışken
Kalem titremez, kağıt yerden yere kaçmışken
Rüyamda gördüm mukaddes ellerin tutarken…
Karanlıklardan kaldırırken, merhametliydin,
Ağlıyor, Müslümanlara dua ediyordun…
Ben beni yitirmişummanlarda arıyorken,
Rüyamda seni gördüm, ağlayan gözlerini,
Semaya açılmışellerini, kederliydin
Ben “Rab” aşkıyla akan gözlerine ağladım,
Ben “Hu” nuruyla yanan diline ağladım,
Ben “Hayy” vitriyle biten nefesine ağladım…
Gülen gözlerin asla hüzünlere dalmasın,
Gurbeti yit, sılan“Gülen’e” hasret kalmasın…
Seni görmeyen cana, seni bilmeyen başa,
Ne denir ki Allah’ın aşkıyla akan yaşa?
Ve dünyanın öbür ucunda insana yanan,
İnsanların bundan bir haber kaldığı yaşa
Ne söylenir kendini hiçe sayan bu aşka?
Murat İnce
Manavgat/Antalya
|