Bugün 3 Aralık, tüm dünyada ve ülkemizde “Dünya Engelliler Günü” çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Ben aslında bir gün ile sınırlı kutlamaları onaylamıyorum, bir gün hatırlanıp sonra unutulmak pek şık gelmiyor. Ancak bu özel insanların anımsandığı bu günü ve engellilerle ilgili düşüncelerimi yazmak istedim.
Her sağlıklı birey, bir engelli adayıdır.
Bir saat, bir gün sonra ne yaşayacağımızı kim bilebilir?
Her an başımıza bir kaza gelebilir, dünyada trafik ve diğer kazalar sonrası engelli kalanların hiç de küçümsenemeyecek rakamlara ulaşmaktadır. Engelli olmak ya da olmamak pek bizlerin kontrolünde değildir. Ama; engellilerin sorunlarına biraz eğilmek, yaşam şartlarını kolaylaştırmak,, yaşamda varlık göstere bilmelerine destek olmak bizlerin elindedir.
Nasıl mı?
Onların farklılıklarını kabul ederek,
Onları yok saymayarak,
Onlarında kendilerini ifade etmelerine olanak sağlayarak,
Özel eğitim ve öğrenim şansı vererek,
Şans verildiğinde neler yapabileceklerini görüp, görmeyenlere de göstererek,
Meslek edinmelerine, ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarına yardımcı olarak,
Sevgi ile yaklaşıp, öz güvenlerini pekiştirerek,
Balık vererek değil, balık tutmayı öğreterek,
Aileler tarafından yok sayılmayarak ..
Sevgi ve güven ortamında eğitim hakkı tanınırsa, hayatlarını devam ettirmeleri, kendilerini ifade etmeleri mutlu bireyler olmaları imkânsız değildir.
Ankara’da faaliyet gösteren Anadolu Özel Çocuklar Derneği kısıtlı imkânları ile sevgi ile bu çocukların neler yapabileceklerini, imkânsız denilen birçok çalışmayı sahneledikleri oyunlarla kanıtlamışlardır. Tiyatroda, resimde, müzikte, dansta kısacası sanatın hemen hemen her dalında başarılı olmaktalar.
Bir genç tanıyorum; Ozan Şahin
Ben Ozan için Azmin zaferi diyorum. Ozan % 92 engelli bir genç arkadaşımız. Ama öylesine yetenekli ve azimli ki! Söz yazıyor, besteliyor ve albüm yapıyor… Ozan engel tanımıyor… Duygu yüklü şarkılarını keyifle dinliyoruz. Sizler de internetten kolayca ulaşıp dinleyebilirsiniz.
Engeller kaldırıla bilir!
Yeter ki düşüncede engelli olmayalım!
|