Her canlı dünyaya yalın ve tertemiz gelir, elbette biz insanlarda minicik ve masum olarak başlarız yaşamımıza. Yaşam içinde fiziksel ve ruhsal gelişimimiz sırasında içinde bulunduğumuz şartlar kişiliğimizin şekillenmesinde etkili olur.
Korkularımız hayatımızı nasıl etkiler?
Korktuğumuz anda her bireyin tepkileri farklıdır. Kimimizin kalp atışları hızlanır, yüzü kıpkırmızı olur, kimimizin yüzü bembeyaz kesilir, nefesi daralır, bogazı kurur, konuşamaz hatta ileri boyutlarda baygınlıklar yaşanabilmektedir...
Tüm diğer duygularımızda olduğu gibi korkularımızıda yaşama biçimiz farklılıklar gösterir, farklı tepkiler versek de yaşamlarımızı mutlak biçimde etkiler korkularımız.
Korku hissedilmeye başladığı andan itibaren gerilimi arttırır. Bu gerilim davranışlarımıza yansıma başladığı anda sorun başlıyor demektir. Çünkü gerilim ruhsal ve bedensel davranışlarımız etkilemeye başlar, mutluluğumuzu ve başarılarımı engeller duruma gelir.Gerilim motive özelliğinden çıkıp bizi yormaya başladığında, bu korkumuzun ne olduğunu tesbit edip, onunla yüzleşmeye çalışmalıyız.
Korkularımız sürekli bir hal alırsa, gerginlikten yorgun düşeriz. En ufak bir söz veya davranış karşısında çok büyük tepkiler verir kendimize ve en çok sevdiklerimize zor anlar yaşatırız. Hiç bir zaman içimizdeki güzel duyguları açığa çıkaramayız, kendimizi özümüzdeki gibi ifade edemeyiz.Ben kimim sorusunun gerçek cevabını hiç bir zaman doğru biçimde kendimize bile veremeyiz. Kendimize sürekli suni mazeretler üretir ve onların arkasına sığınırız, korkularımızın farkına varmadığımız sürece de onlarla yüzleşemeyiz.
Korkularımızla birlikte yaşadığımız ve onlarla yüzleşmediğimiz sürece sahte kimliklerle yaşamaya ve özümüzden uzaklaşmaya devam ediyoruz demektir.
Korkularla yaşamak toplumlar, ailerler, eşler, arkadaşlar için tehlikedir, uyumu, güveni yok eder. Herşeyden şüphe eder hale gelirnir ki; sadece insan da var olan muhakeme duygumuzu elimizden alır, yanlız ve kendisini bir kabuğa kapatmış bireyler oluruz.
Korku sevmeyi ve uyumu engeller, güven duygusunun olmadığı, gelişemediği bir yerde sevgi yaşayabilir mi?
İç dünyasında büyük korkular yaşayan bir insanın sevmesi zordur, sevgini büyütüp yaşata bilmesi öncelikle korkuları ile yüzleşerek onlardan kurtulmasına bağlıdır. Gerçekten sevmek isterse ve korkuları ile yüzleşmeye hazırsa inanıyorum ki sevgi korkuları yenecektir.
Korkuların bize yararlı olduğu alanlarda yok değildir. Kendimizi belli tehlikelerden ve zararlı davranışlardan korkularımız sayesinde koruyoruz, önemli olan korkuları abartmadan kontrol altına alabilmektir.
Korkularımızı belirleyip, çok kolay olmasa da onlarla yüzleşmeliyiz ki mutlu ve sevgi dolu yaşantımız sürekli olsun....
|