10 Aralık İnsan Hakları Günü, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni 68 yıl önce kabul etmiştir. 10 Aralık İnsan Hakları Günü haftasındayız. Kutlayabiliyor muyuz? Tartışılır…
En önemli maddesinin ‘’Yaşamak, hürriyet ve kişi emniyeti her ferdin hakkıdır.’’ Cümlesi olduğunu düşündüğümevrensel beyannamenin maddelerine ulusça uyabiliyor muyuz?
Küba Devrimi lideri Fidel Castro der ki: ''Ben, bir parça ekmeğe bile sahip olamayan dünya çocuklarının adına konuşuyorum. Bizler çoğu kez insan hakları üzerine konuşuyoruz. Ama aynı zamanda insanların hakları üzerine de konuşmalıyız. Diğerleri lüks otomobillere binsin diye neden bazı insanlar çıplak ayaklarıyla yürümek zorundalar? Diğerleri 70 yıl yaşasın diye neden bazı insanlar 35 yıl yaşamak zorunda? Diğerleri müthiş derecede zengin olsun diye neden bazıları berbat bir şekilde yoksul olmak zorundalar?
Ülkemizde kaydedilen gelişmelere karşın, devam eden terör saldırıları; kadın cinayetleri; çocuk tacizleri ve ölümleri; komşumuz Suriye'de yaşanan vahşet ve katliam; ölümden kaçan mültecilerin Avrupa ülkelerinde de maruz kaldıkları insanlık dışı uygulamalar; İnsan Hakları Günü'nü kutlamaktan öte, eylemlerle ortaya konmasını gerektiriyor.
Milletler savaşlara son vermek, barış içinde birbirlerinin haklarına saygı duyarak yaşamak amacıyla Birleşmiş Milletler Teşkilatını kurdular. İnsan Hakları Komisyonu kuruldu ve 10 Aralık 1948’de “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” kabul edilerek yürürlüğe kondu. Kişilerin, hak ve özgürlüklerinin bir özeti olan beyannameye imzalayan ülkeler, birbirleriyle ve kendi toplumlarıyla barış içinde yaşamayı kabul ettiler.
Türkiye Cumhuriyeti İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne 6 Nisan 1949’yılında imza attı.
30 maddeden oluşan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi önemli maddelerinden bazıları şunlardır;
* Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
* Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir akide, milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin işbu Beyanname’de ilan olunan tekmil haklardan ve bütün hürriyetlerden istifade edebilir.
*Her kişinin fikir, vicdan ve din hürriyeti vardır. Bir suç işlemekten sanık herkes, savunması için kendisine gerekli bütün tertibatın sağlanmış bulunduğu açık bir yargılama ile kanunen suçlu olduğu tespit edilmedikçe masum sayılır.
* Hiç kimse kölelik ve kulluk altında yaşamaya zorlanamaz.
* Hiç kimseye insanlık dışı, haysiyet kırıcı cezalar uygulanamaz.
* Her insan eğitim hakkından yararlanabilir.
* Kanun önünde herkes eşittir ve farksız olarak kanunun eşit korumasından istifade hakkını haizdir. Herkesin bu beyanname’ye aykırı her türlü ayırt edici muamele ve kışkırtmaya karşı eşit korunma hakkı vardır.
* Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz.
* Herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, iyi şartlarda çalışma ve işsizlikten korunma hakkı vardır.
Birleşmiş Milletler, insan topluluğunun, beyannameyi daima göz önünde tutarak, öğretim-eğitim yoluyla bu hak ve hürriyetlere saygıyı geliştirmeye; gittikçe artan milli-milletlerarası tedbirlerle üye devletler ve bunların idaresi altındaki ülkeler arasında, bu hakların dünyaca fiilen tanınmasını ve tatbik edilmesini sağlamaya çalışmak amacıyla, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni ilan eder.
10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü kutlayamıyoruz. Ne yazık ki, bugün insanlık ailesinin haysiyetini ve bunların eşit ve devir kabul etmez haklarının tanınmasını; hürriyetin, adaletin ve dünya barışının temeli olmasını; insanlık vicdanını isyana sevk eden vahşiliklere engel olmayı beceremiyoruz…
|