Kaz Dağı eteklerine sere serpe yerleşmiş Ayvalıkta gezmeye devam ediyoruz. Ayvalık ve çevresindeki dağ esintisinin denizden gelen iyodu zeytin ağaçlarına taşıyarak, dünyanın en iyi zeytinyağının yapımına olanak verdiğini biliyor musunuz?
Dostluk işareti olan zeytin dalı, güvercinin ağzında efsaneleşiyor. Zeytinle yağı yörenin yemek ve yaşam kültürüne, asırlardır yön veriyor. Zeytinyağının içindeki Oleiprine, hücre yeniliyor. Damar sağlığını koruyor. Onlarca faydasını sayabileceğim sızma zeytinyağının içinde ayrıca Squalenecol (Köpek balığı kıkırdağında da bulunan, kanser ilacı olan madde) bol miktarda bulunuyor. Ayvalığın, Avrupa ve Amerika pazarlarında tadımlarıyla hemen her yıl ödül alan zeytinyağı markaları var.
Ayvalık mutfağı, zeytinyağıyla harmanlanmış deniz ürünleri, yöresel otların ayrıcalıklı sunumu, Rum mutfağının bunlara ilavesiyle geleneksel özel tadını devam ettiriyor.
Beldeyi her ziyaretimde sıcak samimi, cana yakın insanlarından daima etkileniyorum. Turizmin odak noktalarından biri olan bu beldenin bozulmadan kimliğini ve güzelliğini koruyor olmasını; sade, dengeli, duru ve doğal yaşamının devamına bağlıyorum.
Biri Ayvalık'ta diğeri Cunda Adası'nda olmak üzere iki tane Taksiyarhis Kilisesi var. Ayvalık’taki Kilise bir Anıt Müze. Cunda'daki ile karıştırılmamalı. Kilise duvarında yer alan bir kitabeden 1844 yılında Başmelek Cebrail adına yapıldığı belirtilen Taksiyarsis Kilisesi, avlu kapılarının görkemiyle anıtsal, ruhani havasını yüzyıllardan beri koruyor. İsmet Paşa Mahallesi’nde yer alıyor. Ayvalık'ın mübadele öncesi Rum nüfusunun Türk nüfusunu aştığı bir ilçe olduğu zamanlardan kalma. Günümüze kadar korunan kilise Koç Grubu’nun restorasyonu üstlenmesiyle, muhteşem mimarisini sergileyebilmiş. İnce çalışılmış iç mimari, mistik havasıyla müzeye dönüştürülmüş Taksiyarhis Kilisesi çanı, dünyanın en büyük kilise çanıdır. Ama onu burada göremezsiniz. Almanya ya kaçırılmıştır.
Diğer tarihi yapılardan, Agia İanni, saatli Cami; Agia İorgi, Çınarlı Cami; Kato Panogia Kilisesi ise Hayrettin paşa Cami olarak ibadete açılarak, tanrının evi olma özelliklerini koruyorlar.
Ayvalık'ta ünlü yazar, Venezis'in doğup yaşadığı ev Aya Triada Kilisesinin tam karşısında yer alıyor. Kilise Sarımsak taşı kullanılarak yapılmış yuvarlak kemerleri ile ilgi çekiyor. Sol tarafında çeşmesi var. Her iki yapı da korunarak günümüze kadar ulaştırılıyor.
M.Kemal Atatürk 13 Nisan'da Ayvalık'a evvelce kentin ana caddesi olan buradan giriyor. Sonra sahil yolu açılınca bu sokak önemini yitiriyor.
Ayvalık pazarıysa bir başka alem. Havanın sıcağına aldırmadan, halk akın akın pazara geliyor. Yunan adalarından tekneyle gelenlerde eklenince, omuz omuza bir pazar muhabbeti başlıyor. Şahane alışverişe, bunaltan sıcak asla mani olamıyor.
Alışveriş’e olan ilgimizi yitirince meydana varıp, deniz kenarında koruk suyuyla serinliyoruz. Hemde Ayvalık Belediye Şehir Bandosu'nun gönülleri genç beyefendilerinden, neşeli şarkılar dinleyerek.
Bir gün daha kalıp, tekne turuyla bütün koyları gezmeye karar veriyoruz. Bugün sırada Sarımsaklı’ da denize girmek var. Birkaç arkadaşımız ise arabaya atlayıp, Burhaniye ve Gömeç'e uzanmanın hayalini kuruyor. Sarımsaklı sahilleri konaklamak için tercih edilebilecek alternatiflerden. Sahil boyunda çamlar altında seçkin, yeni pansiyonlar göze çarpıyor.
Ayvalık’ta da Şeytan Sofrası, meraklıysanız günbatımını izlemek için en ideal tepedir. Kuşbakışı Ayvalık ve muhteşem gün batımı! Bilenler bilir, Ayvalık'ta güneş bir başka batar. Bir başka kızıllığa bulanır. Keyifle karışık bir hüzün dolarken içimize, gözlerimizi uzun müddet manzaradan alamadığımız bir gün batımını daha sessizce izliyoruz.
Şanslıydık. Aynı akşam Taksiyarsis Kilisesi’nde Ayvalık Müzik Akademisi’nin Klasik Müzik konserlerinden birine denk geldik. Biletimiz yoktu ama bahçede oturup kilisenin tarihi atmosferini soluyarak, konseri dinledik.
Ayvalık beldesinde çok şey yapabilirsiniz. Düşürün yolunuzu Ayvalığa Kazdağı rüzgarlarından siz de nasibinizi alın.
|