Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29938805
Bugün Ziyaretçi :  12739
Aktif Ziyaretçiler :  3343

UÇMAYI ÖĞRENEBİLİR MİYİZ?
 
Gün soğuk, gün kar yağışlı, gün Poyraz'dan estiriyor. Gün İstanbul.Gün yüzünü yağan kara çevirmiş. Gün gri-mavi, gün puslu ama gün yeni, gün umutlu, gün sevgi dolu; gün bugün İstanbul’da boğaz semalarında martıların kanadında uçuyor.
Martılar… Bıkmadan usanmadan denizin üstünde uçuşuyorlar. İç sesim, kulağıma eğilip, Martı Jonathan’ın sözlerini fısıldıyor; ‘’Cehaletimizi kırabiliriz. Becerilerimizi, yeteneklerimizi, zekamızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi özgür olabiliriz! Uçmayı öğrenebiliriz.’’
 
Yüzyıllar öncesinde denizlerle çevrili bir ülke, ülkeyi yöneten kral ve uğruna her şeyi göze alabileceği birde kızı varmış. Prenses bakanların bir kez daha baktığı, güzelliği ve bir o kadar da güzel huyu ile göz kamaştırıyormuş. Halk arasına gezmeye çıktığında, kendisiyle karşılaşanların ona bakmaması için kral ferman yayınlamış. Muhafızları eşliğinde çıkacağı ilan edilir, kralın tebası ya başını önüne eğer, gözlerini kapatır ya da evlerine kaçarmış. Bakmanın cezası ölüm olarak belirlenmiş.
 
Hikaye bu ya günlerden bir gün köyün fakir delikanlısı merakına yenilmiş. Başını kaldırdığında Prensesle ile göz göze gelmişler. Ah aşk! Okunu her ikisinin de kalbine saplayıvermiş. Birbirine tutulan kısa ama derin anlamlı bakışlar onları aşkın ateşine atıvermiş. Prenses kendini saraya kapamış. Yemeden içmeden kesilmiş. Delikanlıyı görmek ister ama ölümüne sebep olacağı korkusuyla, uykularından olurmuş.
Gönül ferman dinler mi? Aklından Prensesi çıkaramayan Delikanlı bir gece gizlice girdiği saray bahçesinde, mahmur gözleriyle uykuyu aramaya çıkan Prenses ile karşılaşıvermiş. Bir kez daha gözleri birbirine gönülden takılan gençler tek kelime konuşamadan saray muhafızlarına yakalanmışlar.
Delikanlı aşkına kavuşamamanın kendisini nasıl olsa öldüreceğini hissediyormuş. Hiç çekinmeden kralın önünde eğilerek, kızına duyduğu aşkı dillendirivermiş. Prenses göz yaşları içinde babasına delikanlının hayatını bağışlaması için yalvarmaktaymış. Kral kızının haline dayanamamış. Delikanlıyı öldürmek yerine, denizin ortasındaki Fener Adası’na sürgün etmiş.
Aradan geçen aylar, gençleri gönlündeki ateşi küllendirmek şöyle dursun, daha da körüklemiş. Yüzme bilmeyen Delikanlı, papirüslere kömürle karaladığı mektupları, fenerin etrafında uçuşan martılara okuyormuş. Benekli bir martı delikanlının bu durumuna çok üzülüp, mektupları Prensese götürmeyi üstlenmiş.
 
Prenses, penceresine konan martının getirdiği mektupları sevinçle almış. Cevaplar yazmış. Duygularını birbirine aktaran gençlerin aşkı bacayı sarmış. Her biri diğerinin mektubunu gözler, başlarını gökyüzünden yere eğemezmiş. Bir sabah ağzında mektupla kızının penceresine konan Benekli martıyı gören kral, durumu öğrenince önce ne yapacağını bilememiş. Çok duygulanmış. Martıların anlayabildiği ama kendinin anlayamadığı aşka saygı duymuş. Kızının aylardır süren yas halinin, dolu gözlerinin, eğik başının hasretten olduğunu kavrayıvermiş. Kızına evlenmelerine izin verip; tüm ülkede yüz gün yüz gece sürecek bir düğün yapacağına söz vermiş. Kralın en büyük gemisi delikanlıyı sürgün yerinden almak üzere yola çıkmış. Hemen bir mektup yazmış. Durumu sevinç çığlıkları içinde yazıya dökmüş. Delikanlının bir an önce haberdar olması için mektubunu sevinç gözyaşları içinde martıya vermiş. Tüm martıları düğüne davet ettiğini söylemeyi de ihmal etmemiş.
 
Benekli martı öylesine sevinçliymiş ki, müjdeli haberi delikanlıya vermek için hızla uçarken bir yandan da arkadaşlarına ‘’Düğünümüz var, düğünümüz!’’ diyerek haber vermekteymiş. Fener adasına varmak üzereyken mektup bir anda gagasının arasından kayıp rüzgara kapılmış. Denizin devasa dalgaları arasında görünmez olmuş.
 
Martılar hep birlikte denizin üstünde uçuşarak müjde içeren o mektubu aramaya başlamışlar. Uzağında denizin üstünde uçuşan ve mektubu bulmaya çalıştıkları için bir daha asla yanına gelemeyen martılara ne olduğunu anlayamadan bakıp duran delikanlı; Prensesten ümidi kesmiş. Bir akşam gün batımında fenerden denize atlayıvermiş. Beyaz köpüklü dalgalara kendini bırakıvermiş. Gözlerinde Prenses güzelin hayali, son nefesini vermiş.
 
Hikaye bu ya… İşte martılar o gün bu gün vuslatı müjdeleyen bu mektubu aramakta imişler.
Bilirsiniz, martılar keskin gözleriyle çok uzakları görürler. Onlar bulamazlarsa kim bulur aşk dolu mektupları? Karın doyurmak için didişmenin kargaşası, iktidar olmanın hırsının çemberi ötesinde, çok
 
kıymetli manevi değerler olduğunun, sevgiyle kucaklamanın, birleşmenin bilincine varmak için; daha kaç yaşamdan daha geçmemiz gerekecek, acaba?
 
Gün İstanbul. Gün mavi-gri. Gün soğuk ama martılar denizin üstünde uçmaya devam ediyorlar. Uçmayı bir öğrensek! Cehaletimizi kırabilir, becerilerimizi, yeteneklerimizi, zekamızı kullanarak kendimizi bulup, kendimiz olabiliriz. En önemlisi özgür olabiliriz!
 
Uçmayı öğrenebilir miyiz? İçinde sevda barındıran mektupları bulabilir miyiz?
 
 

 

Ekleyen:  Harika ÖREN
Tarih:  3.3.2019
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Harika ÖREN Yazıları
İnsanlığın Kırmızı ÇizgileriHarika ÖREN [ 18.10.2023 Devamı
Tersane İstanbul’da Sanat Rüzgarları EstiHarika ÖREN [ 12.10.2023 Devamı
Begonvil Gölgesinde AdalarHarika ÖREN [ 11.9.2023 Devamı
30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsunHarika ÖREN [ 27.8.2023 Devamı
BABALAR; Sevgi Dolu Çocuklar YetiştirinHarika ÖREN [ 18.6.2023 Devamı
20. Yüzyılın Büyük AşkıHarika ÖREN [ 12.5.2023 Devamı
Geleceğimizi belirleyeceğimiz ANNELER GÜNÜHarika ÖREN [ 12.5.2023 Devamı
20. Yüzyılın Büyük AşkıHarika ÖREN [ 8.5.2023 Devamı
CACA Oyunu Caddebostan Kültür Merkezi’nde Harika ÖREN [ 7.5.2023 Devamı
20. Yüzyılın Büyük AşkıHarika ÖREN [ 7.5.2023 Devamı
ENGEL TANIMAYAN VAKIF ve OTİZMHarika ÖREN [ 2.4.2023 Devamı
Çiçekli Badem AğaçlarıHarika ÖREN [ 24.3.2023 Devamı
Zihin özgürlüğüne kilit vurulamaz!Harika ÖREN [ 12.3.2023 Devamı
Evdeki bulgurdan olmak Harika ÖREN [ 5.3.2023 Devamı
Geleceğini KaybetmekHarika ÖREN [ 26.2.2023 Devamı
Sabırla, Köklerimizden Yeniden Doğmak!Harika ÖREN [ 19.2.2023 Devamı
Tedbirde Kusur Kadere İftiradır!Harika ÖREN [ 12.2.2023 Devamı
Puantiye PrensesiHarika ÖREN [ 15.1.2023 Devamı
GELECEĞE YÜRÜMEK...Harika ÖREN [ 8.1.2023 Devamı
YEMİNİMİZ VAR HAYAT!Harika ÖREN [ 2.1.2023 Devamı
2023’e doğru…Harika ÖREN [ 26.12.2022 Devamı
En ulu sevgi; insanlık sevgisidirHarika ÖREN [ 10.12.2022 Devamı
Yaşam Hakkı!Harika ÖREN [ 3.12.2022 Devamı
Sonbahar RüzgarlarıHarika ÖREN [ 27.11.2022 Devamı
İklim aktivistlerinden tarihi eserlere saldırıHarika ÖREN [ 20.11.2022 Devamı
Yeni Nesil KütüphanelerHarika ÖREN [ 15.11.2022 Devamı
CUMHURİYET’E SEVDALIYIZHarika ÖREN [ 10.11.2022 Devamı
Fikir hırsızlığından metaverse dünyasınaHarika ÖREN [ 5.11.2022 Devamı
CUMHURİYET’E SEVDALIYIZHarika ÖREN [ 30.10.2022 Devamı
Yeni fiber teknolojik dünyaHarika ÖREN [ 19.10.2022 Devamı
EKİM’in Hakkını Vermek!Harika ÖREN [ 19.10.2022 Devamı
‘’Anadolu’nun Gelini’’ Eren EyüboğluHarika ÖREN [ 11.10.2022 Devamı
17. Contemporary İstanbulHarika ÖREN [ 24.9.2022 Devamı
Kraliçeler de ÖlürHarika ÖREN [ 13.9.2022 Devamı
Zafer Bayramımızın 100. Yılını kutluyoruzHarika ÖREN [ 28.8.2022 Devamı
Sayfalar : 1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam