19 Mayıs 1919 Türk milletinin özgürlüğe, bağımsızlığa adımını attığı; Mustafa Kemal’in Samsun’a çıktığı bu tarih Kurtuluş Savaşımızın başladığı gündür.
19 Mayıs son derece zeki bir lider tarafından, bağımsızlık savaşını Türk halkıyla ve silah arkadaşlarıyla birlikte can pahasına kazanan; bu günü doğum günü kabul eden Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Gençliğine bırakılmış bir mirastır. 102. yılını kutladığımız 19 Mayıs ruhu; özgürlük, bağımsızlık, emek, güven, akıl ve birlik içinde disiplinli, dayanışma, bilgi yüklü strateji barındıran değerli bir başlangıca işaret eder
Mustafa Kemal, 6 Kasım 1918’de Suriye Cephesi, Yıldırım Orduları 7. Ordu Komutanlığından istifa edince, Sadrazam Ahmet İzzet paşa tarafından İstanbul’a çağırılır. 13 Kasım 1918 günü, Kartal İstimbotuyla, Haydarpaşa’dan hareketi ettiğinde Çanakkale’den geçirmediği İtilaf Donanması gemilerini Boğazda görünce Yaveri Cevat Paşa’ya döner “Üzülme’’ der. “Geldikleri gibi giderler.’’
İstanbul Şişli’deki evinde kaldığı süre içinde İsmet İnönü, Ali Fuat Cebesoy, Rauf Orbay, Kazım Karabekir ve yakın arkadaşlarıyla birlikte, işgal altındaki ülkenin Kurtuluş Savaşı stratejilerini belirlerler.
İtilaf Devletleri 21 Nisan 1919’da Karadeniz Bölgesi’nde güvenliğin sağlanması için Osmanlı Hükümeti’ne nota verir. Ali Fuat’ın babası İsmail Fazıl Paşa, Mustafa Kemal’i Harbiye yıllarından tanıyan dünürü Dahiliye Nazırı Mehmet Ali Paşa’ya Mustafa Kemal’in Anadolu’ya gönderilmesini önerir. Sadrazam Damat Ferid Paşa’nın oluruyla Hükümet kararı onaylar.
29 Nisan’da Harbiye Nazırı Şakir Paşa’dan 3. Ordu Müfettişi payesini alan Mustafa Kemal, Anadolu’ya geniş bir yetkiyle gitmek istemektedir. Yetkilerini açıkça tanımlayan görev belgesini yazdırırken, Genelkurmay İkinci Başkanı Kazım İnanç “Bir şey mi yapacaksın?’’ Diye sorar. Mustafa Kemal, soruyu “Bu maddeler olsa da olmasa da, evet bir şey yapacağım’’ diyerek cevaplar.
16 Mayıs’ta yola çıkmadan Padişah Vahdettin’e veda ziyareti yapar. Padişah, Mustafa Kemal’e “Paşa, paşa şimdiye kadar devlete çok hizmet ettin. Bunların hepsi tarihe geçmiştir. Bunları unutun. Asıl şimdi yapacağınız hizmet hepsinden büyük olabilir. Paşa, paşa devleti kurtarabilirsin!’’sözleriyle karşılanır. İtilaf Devletleri verdikleri notada, Osmanlı Devleti Karadeniz’deki güvenliği sağlayamazsa bölgeyi işgal edeceklerini bildirmişlerdir. Batı, Güney ve Doğu’su işgal altında olan ülkenin Kuzey’i de işgal edilirse Osmanlı Sevr şartlarını kabul etmek zorunda kalacaktır. Padişah kendi tahtını, hanedanının devamını düşünmektedir.
102 yıl önce 16 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Bandırma Vapuruyla Anadolu’yu işgalden kurtararak yeni bir devlet kurma azmiyle kararlı olarak Samsun’a doğru yola çıkar. Umutludur.Doğrudan emri altında bulunan iki ordunun arzu ettiği tarzda takviyesi halinde Türk’ün sesini işittirebileceği kanaatindedir.
19 Mayıs, Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk halkıyla birlikte, Kuvayı-milliye ruhuyla kazandığı savaşın; kılık kıyafet, ölçü-tartı, yeni hukuk düzeni, kadınları toplumsal hayata katan çağdaş görüşü, Köy Enstitüleri, Türk Dili, Alfabesi, Dünya devletleriyle paralel eğitimi, tarım ve endüstri devrimleriyle; değerli, sımsıkı sarılmayı, korunmayı, ilelebet hak eden ulusça yeniden doğuşun bayramıdır.
Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü arasında Florya Cumhurbaşkanlığı köşkünde geçen bir sohbeti hatırlayalım, isterim. Atatürk, İnönü’ye “İsmet, yıllardır birlikte neler gördük, neler yaşadık. Hiçbir zaman bana karşılaştığım en büyük zorluğun ne olduğunu sormadın’’Der. İnönü, gülümser “Haklısın Paşam’’diyerek gülümser ve sorar “Gerçekten karşılaştığınız en büyük zorluk nedir?’’ Atatürk “Uyandırmaktı! Paşam Uyandırmak! Karşılaştığım en büyük zorluk uyuyan Türk Halkını uyandırmaktı.’’ İnönü buna yürekten katılır. Kendisi de bunu yaşamıştır. Atatürk ikinci bir soru sorar “Peki ondan daha zoru neydi, bilir misin?’’Der. İnönü merakla “Ondan daha zoru neydi peki?’’ Deyince Atatürk şu cevabı verir. “Uyanan bu halkı durdurmaktı. Uyanan halkı durdurmak, uyuyan halkı uyandırmaktan çok daha zordu.’’
Ulusal bayramlar ortak aklın, ortak coşkunun paylaşıldığı heyecan dolu günlerdir. Tek milletin tek bayrağın altında tek yürek olunan günlerdir. 19 Mayıs’ta Samsun’dan Anadolu’ya atılan ilk adım çok önemlidir, değerlidir. Çocukların ve gençlerin ülkenin geleceği olduğunu bilen öngörülü aklın; yüzyıllarca dini inancı kullanılarak kulluk eden Türk halkına aklı ve vicdanı hür yaşam hakkının verilmesinin ilk adımıdır.
Türk Gençliği! Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk Cumhuriyeti’ni ve İstiklali’ni 102 yıl önce sizlere emanet eden seslenişini unutmayınız.
“Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızda ki asil kanda mevcuttur!”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
|