Aşk ne zaman karşımıza çıkar hiç bilinmez…
Hayat sürprizlerle doludur…
En umutsuz olduğumuz, çaresiz kaldığımızı düşündüğümüz bir anda bir de bakarız ki;
Âşık olmuşuz…
Başımızda kavak yelleri esiyor…
Hesapsız, kitapsız, beklemediğimiz bir duygudur aşk…
Davetsizce girer duygu dünyamıza, alır götürür bizi bambaşka bir dünyaya…
Ayaklarımız yerden kesilir, yüzümüzde bir tebessüm dolaşır dururuz…
Mutluluğumuz yüzümüze yansır, güzelleştirir bizleri…
Akıl devre dışıdır…
Aşk hiç kural tanımaz, kalbimize girerken bizden izin almaz…
O davetsiz bir misafirdir!
Ne zaman?
Niçin?
Kime?
Âşık olacağımızı hiç bilemeyiz!
Aşkı planlamak, belli kalıplara sokmak imkânsızdır!
İlk görüşte aşk, yıldırım aşkı, çocukluk aşkı… Adına her nedersek diyelim, bu duyguyu yaşamayanımız yoktur. Genellikle güzel başlar. Bazen mutlu sonlanır, bazende umutsuzca yaşanan bir aşktır. Zaman zaman âşık olduğumuz insanın bundan asla haberi olmamış, gizlice, hiç dile getirmeden gönlümüzde yaşamış ve gönlümüzde derin bir yerlere gömüp, unuttuğumuzu sanmışızdır. Yaşanan hiçbir duygu gibi aşkta asla unutulmayacaktır.
Hangimizin bilinçaltında; aklımıza geldikçe içimizi sızlatan bir eski aşk yoktur?
Aşk; canımızı yaksa da, aklımızla duygularımız çatışsa da, yaşanması gereken bir duygudur.
Âşık olup da hüsrana uğrayanlar, aşklarında mutlu olamayanlar, bu duygunun gereksiz olduğunu ya da aşk diye bir duygunun olmadığını iddia etmekteler…
Oysa aşk da en az sevgi kadar gerçektir…
Aşk ve sevgi, birbirinin rakibi değil, birbirinin devamıdır. Tanımadığın kişiye âşık olursun, tanıdıkça seversin ya da sevmezsin… Sen, aşık olduğun kişiyi tanıdıkça sevmeye başlarsın ama o, seni sevebilir ya da tam tersi tanıdıkça seni sevmeyebilir... Bir söz vardır “ ben elmayı seviyorum diye elma da beni sevmek zorunda değil” diye… Bu aşıklar için de böyledir. Her aşk karşılık bulmaz… Karşılık bulduğunda mutluluk getirecek, karşılıklı insanlar birbirini tanıdıkça, güvendikçe, aşkın yerini sağlam bir sevgi alacaktır. İlişkiler kök salacak, ömür boyu birlikteliklere, evliliklere dönüşecektir.
Doğru zamanda, doğru kişilere beslendiğinde bu duygular birbirini tamamlayan bulmacanın parçaları gibi olacaktır. Yaşam ve onun bir parçası olan aşk, bilmecedir. Çözmeğe değer…
Yaşayacağımız güzellikleri, önyargılarımızla ve bilinçaltımızda biriktirdiğimiz korkularımızla engellemeyelim. Geçen zaman asla geri dönmeyecektir. Bazen küçük hesaplar, büyük mutlulukların kaybolmasına neden olur. Keşke demeden yaşamak cesaretle olasıdır.
Korkusuzca yüreklerimizi davetsiz misafirimize açalım…
Aşksız ve sevgisiz kalmayalım…
|