Son günlerde rutin yaptığım davranışlar dışında hiçbir şey yapmak istemiyorum…
Özellikle de yazmak istemiyorum, daha doğrusu düşündüklerimi kelimelere dökemiyorum.
Pozitif düşüncenin gücüne inanan ben… Her an pozitif düşünmenin gerekliliğini savunan ben… Ne pozitif düşünebilmekteyim, ne de duygu ve düşüncelerimi gereken bir düzeyde tutabilmekteyim, rüzgârın savurduğu kurumuş yapraklar gibi savrulmaktayım, bu dalgalanmalar beni yoruyor… Bu durumun doğal olmadığı biliyorum, ancak bilmek başka! Bildiklerimizi yaşamımıza uygulamak başkadır…
Bilmek; içselleştirmeyi getirir.
İçselleştirmek de; yaşama tatbik etmeyi…
Bildiklerimi içselleştiremediğimi düşüne bilirsiniz ancak benim sorunum içselleştirememek değil, çevremin sorunlarını fazlaca sahiplenerek, fazlaca düşünce yükü altına girmektendir.
Her kesi anlamaya çalışıp, elimden geldiğince çareler bulmaya çalışırken bir bakıyorum ki ben kaybolmuşum… Bu karışıklıklar içinde kendimi bulmaya çalışıyorum…
Oysa her birimizin tahammül sınırları farklıdır. Benim kaybolduğumu fark edişim bu sınırlarımı aştığımın delili olsa gerek. Çoğumuz bunu yakın çevremizdeki insanlar için yaparız ( ana- babamıza, çocuklarımıza, eşimize, sevgilimize, arkadaşımıza) öylesine odaklanırız, kendimizi onlardan sorumlu hissederiz ki… Sorumluluklar her zaman altından kalkılacak gibi olmuyor, taşıyabileceğimizden fazla sorumluluk alırız omuzlarımıza… Çözümsüzlükler, anlaşmazlıklar, karşılıklı yanlış anlaşılmalar, iletişim bozuklukları en önemlisi de hayal kırıklıkları gelmeye başlar…
Ve… Peş peşe kendimize sorduğumuz sorular;
Ben kimim?
Neredeyim?
Neden bunları yaşıyorum?
Niçin bana böyle davranılıyor?
Ben bunu hak edecek ne yaptım? Gibi…
Sorular birbirini takip etse de, cevaplar her zaman bulunmaz…
Çünkü Her an kendimize karşı yeterince dürüst davranmayız, kendimizi haklı çıkaracak mazeretler bulmaya çalışır ya da kendimize acırız. Kendime bu soruları ve benzerlerini çokça sorarım, cevaplar da genelde vardır. Önemli olan cevapları tüm çıplaklığı ile doğru algılamak ve gereğini yapabilmektir. Aksi halde; kendimiz olmak istediğimizde duygusal dalgalanmalar, sorunlar ve sorumluluklar içinde kaybolmalar başlar…
Kaybolduğumuzu, nefes alamadığımızı, yaşam enerjimizin düştüğünü fark edersek… Kendimiz olmayı başarabilme şansımız hala vardır… Ben kendimi sınırlarımı sorgularken, sizlerin de sınırlarınızı gözden geçirmenizi hatırlatmak istedim.
Bilmek başka!
Uygulamak ise bam başkadır!
Sınırlarımızı korumak, kendimiz olabilmek dileğiyle…
|