Taa uzak diyarlardan,
Orta Asyadan,
Kısrak üstünde Anadolu yaylasına gelen,
Göçebe çadırlarını kuran,
Sinesinde 16 tane Türk devleti barındıran,
Bu bozkırın insanı ,
Suyuyla,havasıyla, toprağıyla bizim…
Dertliyiz….İçimiz kan ağlıyor…
Önceleri sabırlarımız tükendiydi…
Yeter Artık diyorduk,şimdi Deprem afetiyle karşı karşıyayız…
İnsanımızın ağlayarak o yardımları yapması, kan vermesi görülecek şey değil.
Lakin, sabır , sabır, sabır, hoşgörü, tahammül bu coğrafyanın mayasında var sanıyorum.
Bugün size bir hikayeden bahsedicem:
Ay’ ın ve Yıldız’ın hikayesi….
Yeryüzünde ki…. kadın ve erkek….birleşimi…..
Kırmızı zemin de beyaz köpükler…
8 tane enerji boyutu olduğunu ve bu boyutların kendi karmaları olduğu, zaman zaman bu sistemin temizlenmesi ve sağlıklı nefes alması için duygusal boyut atlaması yaşaması gerektiği…
1. boyut kırmızı, 2.boyut turuncu, 3. sarı, 4. yeşil-pembe, 5.turkuaz mavi, 6.-lacivert , 7. eflatun ve 8. boyut beyazı yansıtıyor…
Kırmızı toprak ana, doğurganlığı, hayatı ve yaşama bağlılığımız..,
Beyaz, ruhsal potansiyel ve tekamül, evrenle bir olma hali,….
Ağlama annem…
5. ve 6. frekans boyutunda bir temizlenme ve arınma dönemi açılmış,
Sanki sen bu olan bitenin suçlususun ve öde deniyor, toprak ana seni istiyor,
Sen de tevekkül içinde yolculuğuna çıkıyorsun…
Aslında doğa her zaman seninle bir olur,
Eğer ona ihanet edersen doğa kendisini sana tanıtır,…
Her şeyde olduğu gibi , karışmadan , bulanmadan, yanmadan…
Arşa çıkmak ve halimize bakmak , ne mümkün…
Kalben ve ruhen, bedenen yalnız olmadığımızı biliyoruz…
Her şeyin evrenin yüce hayrına olduğunu, yaşamak için insan insana tutunmamız gerektiğini,
Barış ve Özgürlük için sağ duyu, kararlılık ve her şeye iyi niyet beslememizin şart olduğunu ,
Ve de kızıyla , oğluyla bir ve bütün olarak tüm meziyetlerini sergileyerek,
Elinin karasıyla diğer bir eli kavrayarak yaşamak gerektiğini …
İşte doğa ve insan bilinci bize bu hikayeyi,
Ay ve yıldızın kavuşumunda , tarifsiz bir duyarlılıkla anlatıyor…
Hey sen, bilki bu coğrafyada doğan her bebek atalarının sana verdiği ,
Özgürlük, Çoşkunluk ve Sahip olma iç güdüsüyle karmalarını temizleyecek,
Yine gülecek, yine ağlayacak…
Ay ve Yıldızın Asil kavuşumunda,
Her an ve her yerde daima var olacaksın,
Yapman gereken gönül ve ruh asaleti içinde,
El birliği…Kalb-i tekamül….
Yaralarını Ab-ı hayat ve A-li Şükür boyutunda sarman ,
Bunun bir süreç olduğunu ve anda yıkanıp temizlenmenin sana daha sonra şükran duygusu hissettireceğini bilmelisin.
Ellerin ellerimde…
Ve ben Ay - Yıldızın kavuşumunda huzurluyum…
Sevgi ve saygı , her yerde hüküm sürsün…
Sen daima İNSAN ve HAYAT sın….
|