Yani nasıl anlatsam bilemiyorum..!
Her yerden ve her şeyden bi haberdar olmamak için dolanırken, birde ne göreyim?
Yüksel caddesinde ki bu mevki; her türlü toplantının, yürüyüşün yapıldığı serbest kürsü gibi bir yer.
Dün aniden boyları 25m olan ağaçlardan biri büyük bir çatırtı ile kırıldı ve yoldan geçmekte olanların üstüne boylu boyunca yayıldı...
Tabii bende oralardan geçmekteyim...
Ama biran sonra.!
Neyse ki kaçın diyen bağırışma sesleri arasında 1-2 kişi hafif yaralanıyor.
Derken Çankaya belediyesinden arkadaşlar ağacı kesmek için geldiler.
İçi sünger gibi olmuş ve çürümüş.
Tabii nedir ne deyildir diye konuşurken, Yüksel caddesindeki ağaçlara hiç bakım yapılmadığını öğrendim.!
Meğer bu bölgedeki ağaçlar Büyükşehir Belediyesine aitmiş, bu bölgeden yararlanan Çankaya belediyesinin ağaçlara bakma hakkı yokmuş hatta bakınca mahkemelik oluyolarmış...
Etraflarına beton dökülmüş ama hava alınacak bir miktar toprak bırakılmış.
Ziraatçi bir arkadaşım ağaçların kökleri ile suyu daha derinlerden aldıklarını ifade etti.
Lakin kış aylarında biraz bakım yapılsa yada şu sıcaklarda sulansalar.!
Yaa, işte böyle. Yani dedim başka ülkelerde kardeş şehirler oluyorda aynı şehirde iki belediye nerdeyse birbirinin gözünü oyacak.
Sen mi oraya park yaptın, ben mi park yapıcam?...
Ve ağaçlar bakımsızlıktan ölüyor.
1 ağaç , bir insan , neden mi oksijen'in kaynağı olduğu için.
Sorması ayıp sizin hiç sevdiğiniz bir ağacınız oldumu?
Ağaçların bir yaşam kaynağı olduğunu ve dayanıklılıkları ile insana çok önemli bir hayat kavramı anlattıklarını bilmeyeniniz yoktur sanırım.!
O bölgede kafede çalışan bir gençte o ağacı çok seviyodum ne güzel gölgesi vardı demez mi?
Dilim kurudu, tabii bu genç bile bilinçaltında bir daha oraya ağaç dikilmeyeceğini düşünmüş olabilir.!
Sayın yetkililerden,Bi zahmet kesilen bu ağacın yerine yenisinin ekilmesini rica ediyoruz.
Mümkünse tabii.
Zira o bölgede gezerken her yerlerinden budanmış, başka bir ağaç gördüm bir daha canlanması mümkün olmayan.
2B arazileri derken yanımızdaki çölleşmeye de lütfen müsaade etmeyelim.
O arada haberleri izleyen dikkatli bir bayan arkadaşta Bolu da ormanları talan etmişler,ağaçları kesmişler demez mi?
Eee yani bölge çekirgeli köye, böyle ormancı lazım.
Hatta önümüzü kapatıyo deyip bahçelerden kesilen ağaçları da unutmayalım.
Olmadık vakıa değil.
Sana ne benim ağacımdan derken, bu bölgedeki kafelerin biraz su dökmesine konu geldi ki, belediyelerin görevinide onlara yüklemek artık ne derece anlamlı olur bilemiyorum.!
Mahallenin lastiği dokuz yerinden patlayınca çare bulmak zor oluyor.
Sana ne benim ağacımdan....!
|