Devir değişiyor, zaman değişiyor.
Gün be gün ay ve mevsimlerde bir çok değişkenlikler yenilikler gelişiyor. İlim bilgi kalite kültür medeniyet ilerliyor.
Ammaa değişmeyen tek bir şey var
YE KÜRKÜM YE!!!!
Birde insanlığımız dahi paranın malın mülkün olduğu yerde insanlığını gösteriyor. Kürkün varmı saygın sevgin de var, öğnünde elpençe divan dururuz etrafında pır pervane döneriz.
Bir iş görüşme gereği yada alım satım yatırım için bir şirketin ofis kapısında kelli felli görkemli hidayetli, alımlı çalımlı uzun boylu elinde siyah evrak çantası ile içeri giren müşteriye;
''Aman efendiiiim hoş geldiniz sefalar getirdiniz, oğlum bol köpüklü kahve getir hemen beyefendiye''.
Aynı alımlılık çalımlılıklarla içeriye giren bir bayana ise,
''Aman aman hanfendi hoş geldiniz ışık güneş getirdiniz ve tabiki bu arada çok şık ve güzelsiniz durun durun sandalyenizi çekeyim hanfendi, ne arzu ederdiniz ikram olarak'' tabiki bu arada ıslak ıslak dilimizide gezdiririz dudak kıyılarımızda.
Alış veriş iş görüşmesinde müşteri sıkıntılı ise, sıkıntıları dile getirsede,
’’aman efendim siz hiç sıkılmayın elimizden geleni yapacağız ne demek siz bizim için çok değerlisiniz’’.
Çünki bayanın endamında imajında ve evrak çantasında coco chanel kokusu
erkeğin ise Jean Paul Gaultier gibi para kokusu vardır.
Günün birinde aynı kişiler bir zamanlar bu iltifatlara yüceltilenler ilk günki sergilenen zengin imajları aslında yağında kavrulananlardır yada bir müddet sonra işleri ters gitmiş umdukları gibi yürümemiş iflas etmiştir.
O bir zamanlar tereyağının hası gibi iltifatlar yağdıran bu defa şöyle iltifat eder,
''başka kapıya başka, hadi hadi çek voltanı yürüüü başka kapıya, allah görsün allah yardımcın olsun hadiiii''. İşte bunlar bizlerin acı gerçeği.
Allah yardımcın olsun yada allah yardım etsin.
Ama bilmezler herhaldeki düşmez kalkmaz bir Allahtır.
Deri koltukta oturan beton zeminde ıslak kilimde oturanın, kızarmış dilim ekmeğine terayağının balın hasını süren kuru küflenmiş dilim ekmeği yemek zorunda olanın halinden anlamaz.
En güzel teselli Allah yardımcı olsun ne diyelim der ve geçiştiririz.
Gerçi bizler emekliyenin elinden tutmak yerine yürüyeni koşturan bir milletiz de.
Selamlar sabahlar bile şu kalite marka denilen varlıklı mal mülk sahiplerine bile bir başka balın hası tadında sunulur.
Aklıma 1985 yılında yaşadığım bir anım geldi.
Aralık ayı kış kıyamet ben Giresuna ailemi ziyaret için yola çıkarım.
Ne yalan cüzdanım buz tutmuş üşümektedir sırtıma giyecek bir kışlık ceketim mantom yoktur.
Kan kardeşim ’’sıkma canını biz kardeşiz’’ der bana kürk mantosunu verir.
Hah emanette olsa bir ’’KÜRKÜM’’ olmuştur.
Giresundayım girdiğim alış veriş merkezlerinde, eğlence mekanlarında karşılamalar sol elleri göbek üzerinde saygı gösterisi ile hafiften eğilerek ’’hoş geldiniz hanfendi nasıl yardımcı oluruz, buyurun size hemen şöyle alalım’’
Bir gün Giresunun meşhur pastanesine kuru pasta almak için girdim, iltifatlar boy aşıyor tabiki.
Hemen yanımda bir peştamallı bir bayan ’’oğlum bir bakarmısın’’ der demez’’ yahu kadın sıranı beklesene patladınmı çekil çekil şöyle hele sen körmüsün hanfendi sırada’’ .
O hanfendi de benim yani YE KÜRKÜM YE!!!!
Benim işim bitmiştir peştemallı bayana seslenilir ’’hadi hadi şimdi söyle derdin ne, ne istiyorsun, yahu bıktırıyorsunuz insanı müşterilerimizin önüne geçerek’’.
Müşteri ve hanfendi YE KÜRKÜM YE!!!!
Az biraz para kokuluysan sana en büyük altanatifler sunulur ‘‘aman efendim ne demek sonrada ödersiniz malımız helal olsun size‘‘.
Ama sadece bunun bir kokudan ibaret olduğunuda fark etmişsek haraç bile keseriz tehditlerle.
Mesela banada şu son günlerde tehditlerle haraç kesilmek istenmesi gibi.
Aşk ve ilişkilere gelince de.
Malı mülkü yoksa, parası pulu kıt kanatsa AŞK şöyle der ‘‘elektirik alamadım‘‘.
Nerdeyse mum hediye edeceğim elektiriği olmayanlara yada elektirik alamayanlara.
( Elektirik faturalarınımı ödeyemediler ne, kimbilir )
Nedir bu mal mülk para pul, marka kalite oooo büyük insan savaşımız.
Bir gen ile tohumlandık, toprak ile örtüneceğiz.
Değilmi ama.
( Hay ucun kırılmaya emi kalem )
YE KÜRKÜM YE!!!!
İnsan ve aşk sevgi saygı değerlerinin mal mülk para ve pulla tartılmayacağı hasret kaldığımız manevi değerleri olan bir dünya umudu ile.
Gül kokulu sevgilerimi yolluyorum ( yo yoo bedava yolluyorum) benim sevgimin maddi değerleri değil manevi insan değerleri vardır.
Yüreğimin hasıyla kucak dolusu sevgiler.
|