İstanbul'da bir Cuma akşamı yaşanıyor. Kasım sonu gelmişse de hava limonata misali, bahardan kalma bir gün geceye karışıyor. Erken batan güneş, akşamüstü saatlerinde İstanbul'un parlak ışıklarına teslim olmuş.
İnsanlar, akan su gibi vapurlardan, metrolardan sokaklara taşıyorlar. Herkes bir yerlere yetişme telaşında. Ben de acelesi olanlardanım. Bedri Baykam sergisinin açılışına yetişmeye çalışıyorum. Taksim Feridiye Caddesi'ne adım attığımda, burnuma sanatın eski, etkin, yoğun kokusu geliyor.
''Dünyayı Değiştiren 8 Saniye'' belli ki bu akşam Bedri Baykam imzasıyla belleklere bir kez daha sanatsal açıdan kazınacak. Baykam, Kennedy Suikasti'ne farklı bir bakış açısıyla yaklaşıyor.
50 yıl önce tam da ''Dünyayı Değiştiren 8 Saniye'' sergisinin açıldığı bu tarihte, süper güç Amerika'da işlenen cinayetin etkisi; 6,5 yaşında ki Baykam üzerinde derin izler bırakıyor. ''Harika Çocuk'' döneminin başlangıcında ki sanatçı o günlerde Türkiye'de üst üste açtığı sergilerle tanınan ilkokula yeni başlamış bir öğrencidir.
1995 yılında Kennedy konusunda ciddi araştırmalara başlıyor. Önce soluğu John Kennedy'nin öldürüldüğü sokakta alıyor. Konu hakkında onlarca kitap okumuş, araştırmış, Oliver Stone'un filmini 8 kere seyredip, sokağı ezberlemiştir. Oswald'ın ateş ettiği söylenen bina bir müze olmuştur. Müze'de Kennedy'nin Beyaz saraya getirdiği yaşam tarzı ve kültürel hayat, filmler, videolar, fotoğraflar, olay gününü gösteren dev maket, o günün 24 saatlik detayları, cinayet sonrası Amerikalıların tepkilerini ortaya koyan dökümanlar... Ve biraz ötede, Amerikan Hükümeti'nin resmi açıklamalarını kabul etmeyen, özel girişimcilerin kurduğu; 30 Aralık 2006 da kapatılan Komplo Müzesi, yer almaktadır.
Bedri Baykam, 18 yıl önce bu konuda başladığı araştırmaları kitap haline getirmeye karar veriyor. Baykam bu konuda ki düşüncelerini, sergi için hazırlanan katalog önsözünde şöyle anlatıyor. '' Bu sergi araştırma ve kitabı ilk planladığım gibi 18 yıl önce yapsaydım, 'Ben ömrümde bu kadar saçma ve baştan pazarlıklı, mantıksız dava görmedim ve kimse de göremez' derdim. Ama tecrübe insana hiçbir konuya hayret etme hakkımızın bile aslında kalmadığını öğretiyor. Artık tabi ki gördüm. Yalnız Ergenekon ve Balyoz davalarını gördüm. Kitabın ilgili bölümlerini okuyunca ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Ama üç kelimeyle ortak özellikleri belirleyecek olursak, hukuka inanç kaybı, tek yönlü bir soruşturma, gerçeklere varmak için değil varmak istediği hedefe ulaşmak için hareket eden bir mekanizma ve kelimenin tek anlamıyla manipüle edilen ifadeler, şahitler, kanıtlar... Okudukça hak verip vermemeyi size bırakıyorum.''
Sergi çok kalabalık... Sanatseverler, sanatçılar, basın ve yayın dünyasının flaş isimleri, Tv kanalları, eş-dost, İstanbul sanki bu akşam burada buluşmaya sözleşmiş gibi görünüyor. Baykam tarihin iz bırakmış, unutulmaz cinayetini nasıl konu edindiğini anlatan bir konuşma ile nefeslerimizi tutmamıza neden oluyor. Bedri Baykam sergi dolayısıyla derinleştirdiği araştırmalarını 2014 de bir kitap olarak yayınlama hazırlığı içinde olduğunu da duyuruyor.
Kennedy dönemini anlatan 4 boyutlu eserler, mekan düzenlemeleri, video çalışmaları, ses düzenlemeleri, tuvaller Piramid Sanat'ın dört duvarını kuşatmış. Önce hafif bir şaşkınlık geçiriyorum, sonra bulunduğum noktadan mekanı dolaşmaya başlıyorum. Eserlerde Harvey Oswald'ın (Kennedy katili) kimliğini irdeleyen desenler, Kennedy döneminin tarihi olayları ve kişileri, güç denge ve dengesizliklerini ortaya koyan betimlemeler, Monroe etkisi, politik savaşlar, yaşama veda görüntüleri; dönemin gazete küpürlerinden gözümüze ulaşan başlıklar ve kulağımızın algıladığı açıklamalarla kendimi 63 Amerikasında Teksas Dallas'da hissediveriyorum. Bedri Baykam duygusunu desen ve renkleriyle yansıtırken, izleyiciyi de olayların ortasına atıveriyor. Üç duyuyu da son derece etkili kullanıyor. Gördüm, izledim, okudum, dinledim. Olmadı bir daha gezdim. Yetmedi! Bir kez daha gideceğim.
''Dünyayı Değiştiren 8 Saniye'' Piramid Sanat Galeri'de 5 Ocak 2014 tarihine kadar açık kalacak. Gidin, tarihi bir olaya yakından tanıklık edin. Çocuklarınıza gösterin, bilsin, öğrensinler.
Baykam diyor ki ''Bazı anlar vardır ki, dünyada taşları yerinden oynatır. Bazı anlar vardır ki, nehirlerin, denizlerin akış yatağını değiştirir. Kuşakların koca ailelerin değil,toptan ülkelerin, evrenin geleceğini yönlendirir. Bazı cinayetler vardır ki, o tek insanın kaybıyla yer yerinden oynar, kıtalar yer değiştirir.''
Sergiden çıktığınızda kendinizi nasıl hissedeceğinizi ben çok merak ediyorum, siz?
|