Malum seçim ortamı ya…
Siyasi partiler de birbiri ardına manifestolarını açıklamaya başladılar.
Tabi onların manifesto dediği şeyler yapmayı düşündükleri hedefleri de…
Bence asıl manifesto seçmenlerce hazırlanmalı…
Bunu yaparken de onlardan neler beklediğimiz…
Neleri yapmalarını…
Veya yapmamalarını istememiz kanımca çok açık bir şekilde ortaya konmalıdır.
Böyle olunca da elbette bir yerden başlanması gerekiyor ama bence ilk olarak toplumdaki kutuplaşmanın ortadan kaldırılmasından başlamak daha doğru olur diye düşünüyorum…
Çünkü
Bir süredir, daha doğrusu uzunca sayılabilen bir zamandır toplumda ortak milli kimliğe…
Yani Türk kimliğine herhangi bir vurgu yapılmaması…
Bunun yanında
Tüm yurttaşlara eşit uzaklıkta olması gereken makamın mevcut partilerden birinin başkanı olarak hareket etmesi…
Bunların dışında da sıklıkla yapılan etnik ve dinsel kimlik vurgusu…
Toplumdaki ortak aidiyet duygusunu yok etmekte, toplumdaki milli birlik ve beraberlik önemli oranda zarar görmektedir…
Bu nedenle…
Seçim propagandasında hemen her şeyden önce önceliği etnik veya dini değil…
Özellikle milli, yani Türk milleti kimliğine vermeli…
Toplumu ayrıştıracak etnik ve dini kimlik söylemlerinden mutlaka kaçınılmalıdır.
Bilinmeli ki
Ülkemizin de içinde bulunduğu coğrafya, batılı emperyalistlerin tehdidi altında olup…
Bölge ülkelerini, ABD planlarına engel olamayacak ve İsrail’in karşısında tehdit olamayacak kadar küçültmek…
Zaten, yıllardır emperyalizmin uygulamaya çalıştığı BOP’un hedefleri arasındadır.
Dolayısıyla sırf bu nedenle bile önceliği ulus kimliğe ve ulus bilincine vermek ülkemizin içinde bulunduğu tehlike açısından çok önemli olup bir anlamda bu konuda toplumun da duyarlı hale getirilmesi ülkemiz açısından yaşamsal öneme bile sahiptir…
Tabi bunları söyleyince…
Ulus bilincinin olması…
Ulus devlete sahip çıkılması, yeterli mi?
Sanayileşme…
Tarımı geliştirme…
Kendi milli tohumumuzu üretme gibi çalışmaların hiç mi önemi olmayacak diye düşünebilirsiniz ancak…
Ulus bilinci olmadan ne sanayileşme gerçekleştirilebilir…
Ne de Tarım geliştirilebilir…
Öyle ki…
Kendi tohumunuzun ne kadar önemli olduğunun farkında bile olamazsınız…
Hatta bırakın bunu, bu bilinç olmazsa ne Kıbrıs’taki çıkarlarınızın farkına varırsınız, ne de Ege’ deki adalarımızın gittiğinin…
Çünkü ancak ulus bilinci olduğunda üzerinde yaşanan toprak vatan haline gelebiliyor…
Vatan haline gelince de onu savunmak…
Tehdide karşı koymak…
Sömürmek ya da parçalamak isteyen emperyalizme karşı mücadele etmek de anlam kazanıyor…
Böyle olunca da sanayileşmek…
Yer altı üstü tüm kaynaklara sahip çıkmak…
Tarımı geliştirmek…
Kendi tohumunu da üretebilmek mümkün hale geliyor…
Demek istediğim bu seçim göründüğü gibi sadece adaylar arasında değil…
Aynı zamanda ulus olarak tekrar ayağa kalkıp ekonomik ve siyasi bağımsızlığımızı tekrar kazanma ile…
Etnik ve dini parçalanıp küresel sermayenin açık pazarı olma arasında da bir seçimdir…
Tabi ki anlayana…
|