Tam özgürlüğün olmadığı yerde, insanlıktan söz edilemez.
Kim demişse demiş ama demiş.
Şimdi biz özgür ve bağımsız mıyız?
Evet diyebilen bir adım öne çıksın…
Benim silahlı kuvvetlerim törpülendikten sonra, komşudaki yangına, yine komşu bir ülkenin güya askerlerine izin veriyoruz.
Şu işe, şu çelişkiye bakın.
Oysa ben bugün Cumhuriyetimizin 91. Yılını nasıl kutladık diye yazacaktım.
Cumhuriyetin 91. Yılından bir gün önce yazdığım kısa yazımı, bugün geliştirerek ve neden kısa yazdığımı anlatmaya çalışacaktım.
Olmadı.
Karaman’da göz göre göre gelen bir maden kazsı gündeme oturuverdi.
Bu yazı yazıldığı sırada, yeraltında çalışan 18 maden işçisinden hala haber alınamamıştı.
Bu konuya yine değineceğim ama 29 Ekim günü oturduğum mahalleyi ve Gaziantep’i dolaştığımda, evinin balkonuna bayrak asabilen az sayıda yürekli cumhuriyetçiye tanık olmaktan kahroldum.
Tüm evlerin balkonları, tüm binaların ön yüzleri bayrakla donatılmalıyken, esefle belirteyim ki birkaç duyarlı yurttaşın dışında balkonuna bayrak asan, balkonundan bayrak sallayan kimseye tanık olmadım.
Bayrağını balkonundan, pencere camından asan yürekli cumhuriyetçileri yürekten kutluyorum.
x
Karaman’ın Ermenek ilçesinde bir maden faciası yaşandı.
Önce bakanlar geldi, söyleyecek bir şeyleri yoktu ama konuşturlar, ardından başbakan geldi ve başbakan “çok verimli bir birifink” almakla meşgulken, yer altında sıkışan işçiler hala su basan madenden kurtarılamamışlardı.
Başbakan konuşmaya başladı, uzun konuştu ancak hiçbir şey söylemedi ama aklımda kalan, “gereken her türlü tedbirin alınacağını da belirtmek isterim” sözlerini hayretle dinledim.
Yer altındaki maden işçileri, yerin metrelerce altında sıkışmışken, havadan uçaklarla, helikopterlerle yardıma koşuşturmayı da anlayamadım.
İstanbul Büyükşehir Belediyesince gönderildiği gururla söylenen, “ahtapot” denilen, gelişmiş iki yardım aracından birinin, yolda kaza geçirmesini ve vinçlerle kurtarılmasını da anlayamadım.
Maden ocağı sahiplerinin, hatırlı insanları devreye soktukları için madenleri kapatamadıklarını söyleyen Çalışma Bakanını hiç anlayamadım.
İki oğlu madende mahsur kalan bir babanın feryadı ilginçti; “yasa çıkarıyorlar, arkasında durmuyorlar…”
x
Ayn El Arap’a (Kobani) destek için MİT denetiminde ve gözetiminde Kuzey Irak’tan gelen peşmergelere yapılan tezahhuratın yoğunluğunu Ankara görebildi mi bilemiyorum.
Amerika’nın yeni büyükelçisi John Bas Cumhuriyet Bayramımızı kutladı.
Allah kabul etsin.
Ben de Alevi yurttaşlarımız için kutsal olan Muharrem aylarını, “Kemal Atatürk’ün aydın izinden / Bugün bize hoş geldiniz erenler” türküsüyle kutluyorum.
|