“Artık doktorları dövüyoruz.”
14 Mayıs seçimleri öncesi bir hanımefendi(!) sokakta televizyon kamerasına bakarak, “hastanelerde kuyruklar vardı, doktorlar bizi azarlardı, artık doktor dövüyoruz”, gibi laflarla, ülkenin sağlık politikasından ve sağlıkta gelinen noktadan söz etmiyor muydu?
Hah işte o noktaya adım adım nasıl geldiğimizin bir örneği daha Gaziantep’te yaşandı.
.
Gaziantep’te bir özel hastanede, hasta yakınları tarafından demir çubuklarla dövülen acil serviste görevli bir doktor yoğun bakıma alındı.
Bu kargaşa içinde kavgayı ayırmaya çalışan hastane müdürü ve bir güvenlik görevlisini de ayni saldırganlar yaralamışlar.
Muhterem sağlık bakanı, olayı duyunca, bu saldırı ile ilgili şu açıklamayı yapmış;
“Olay sebebiyle bir kişi tutuklanmıştır. Diğer saldırganlar hakkında adli süreç ve soruşturma devam ediyor. Adalet, sağlıkta şiddet olaylarına karşı yapılan düzenlemeler doğrultusunda gereken dersi verecek, buna inancımız tamdır.
Bakanlığımızın, sağlıkta şiddete karşı eylem planı, büyük bir ciddiyetle yakında uygulamaya konacak.
Sağlıkta şiddeti yasa, tedbir ve toplumsal sağduyu ile yeneceğiz” demiş.
Sanki Gaziantep’te ki sağlıkçıya saldırı ilk kez yaşanıyor.
Ve ülke genelinde hemen hemen her gün yaşanan sağlıkçılara saldırı ve şiddet olayları sanki olmuyormuş gibi.
Şimdi bu muhterem bakana, “şimdiye kadar neredeydiniz?” diye sormak hakkımız değil mi?
Ama kim soracak, kim sorgulayacak?
Ne anlama geldiğini anlayamadığım cıvık bir demeçle, sağlıkta şiddeti önleyebileceğini sanan bir bakanla sağlık politikası nereye kadar gidebilir?
Bakanın söylediğine bakar mısınız?
Bir kişi tutuklanmış, diğer saldırganlar hakkında adli süreç ve soruşturma devam ediyormuş.
Yani sağlık bakanı şöyle demek istiyormuş gibi geldi bana;
“Ört ki ölem…”
Bilmem haksız mıyım?
Neyse ki yoğun bakıma alınan doktor, yoğun bakımdan çıkarılarak odaya alınmış ve İsviçre’ye gitme kararı almış.
Bu kararı daha önce almış ama 6 Şubat depremi nedeniyle ertelemiş.
Ne diyelim? Yolu açık olsun…
|