Haberler okuyoruz, dinliyoruz, her gün bir çete çökertiliyor.
Yalnız çete mi?
Her gün bir terör örgütü çökertiliyor.
Ancak ne çete ne de terör örgütü bir türlü bitmiyor.
Her gün verilen haberlere göre çetenin ve terör örgütünün bitmiş olması gerekmez mi?
Ne kadar çok çete varmış.
Ne kadar çok terör örgütü varmış.
Şaşıp kalıyorsunuz.
Bunca çökertmeye karşın bir türlü böyle haberlerle sık sık karşılaşmamız, aklımızla alay etmek değil de nedir?
Terörün bitme noktasına geldiği söylenirken, hemen hemen her gün şehit cenazelerinin gelmesini nereye oturtacağız?
Biz, çeteleri çökerttik derken, çeteler arasında yaşanan hesaplaşmalar, hem yurt içinde hem de yurt dışında yaşanıyor.
X
Bu arada bir de merdiven altı işler var;
Yerlisiyle, düzenli – düzensiz (ne demekse) sığınmacısıyla merdiven altı öyle işler dönüyor ki aklınız almıyor.
Merdiven altı ameliyathane haberleri okuyoruz.
Yasal olmayan çeşitli kurslar da var.
Merdiven altı şampuan yapanlar, ilaç üretenler, diş klinikleri, ne eti olduğu bilinmeyen et satanlar bile var.
Bu merdiven altı işlerden haberi olmayan, çeteler, terör örgütleri çökertildi diyen, düzenli – düzensiz sığınmacıları, kendi yurttaşından çok düşünen,
6 Şubattaki deprem yıkımının yarattığı sorunları görmezden gelen, emeklinin 7 bin 500 liralık maaşla yaşama savaşı verdiğini anlamak istemeyen yöneticiler, henüz yüce meclis açılmadan, bunlardan daha acil bir durummuş gibi, yeni bir anayasayı gündeme taşımasına nasıl bakmalı?
Oysa darbe anayasası dedikleri 82 Anayasasının değiştirilmeyen maddesi neredeyse kalmamışken.
Peki, bunca çelişkiye kimin, kimlerin duyarsızlığı ya da boş vermişliği ya da günü kurtarma politikası diyeceğiz?
Yoksa bunlar da mı muhalefet partilerinin işi.
Belki bunu böyle anlatmayı başarı gibi gösterip alkış bile bekleyebilirler.
Çünkü benim necip halkım, alkışlamayı pek sever oldu.
Hadi bereketli cumalar efendim…
|