Bugün 24 Kasım.
Öğretmenler günü.
Bir günlüğüne de olsa öğretmenin ağzına bal sürülecek, ağasın denecek, paşasın denecek ve geçiştirilecek.
Öğretmen olmak için eğitim almış atanamayan öğretmenler kimsenin aklının ucundan bile geçmeyecek.
Ben bugünü kutlasam ne olur kutlamasam ne olur?
Saygıyla ellerinden öpeceğim hiçbir öğretmenim kalmadı.
Bugün yapmacık törenlerle öğretmenlere şirin görünme çabalarına tanık olacağız.
Her öğretmenler gününde, köşemi bu günün önemine ayırırdım, öğretmenlerin sorunlarına değinirdim.
Bu öğretmenler gününde öyle yapmayacağım.
Ve sendika sendika ayrıştırılmış öğretmenleri, kendi sorunlarını çözecek tek çatı altında birleşmeye davet edeceğim.
Yine de kutlu olsun…
x
Huber Köşkü’nün giderlerini kim ödüyor?
Kaç – Aksarayın giderlerini kim ödüyor?
Kırmızı ve siyah plakalı araçların yakıtını kim ödüyor?
Yargı kararına karşın, usule karşın, teamüllere karşın, ahlaka karşın, devlet terbiyesine karşın, daha nelere nelere karşın, otur oturduğun yerde.
Ayağında yırtık cızlavetli madenci aileleri, kiraya ev bulamayan işçi, memur, emekli aileleri, sığınmacı olarak neredeyse ülkeye temelli yerleşen ve naylon çadırlarda oturan Suriyeliler, saraylarda, köşklerde oturanlar için dualar edip, onlara methiyeler diziyorlarsa, oraya nokta koymak gerek.
Genel seçimlere az bir süre kaldı.
Bakın daha ne çelişkilere, ne çirkinliklere, ne atraksiyonlara, ne şaklabanlıklara, ne sahtekarlıklara tanık olacağız?
Çok beklemeden bunları da göreceğiz.
Açın gözlerinizi, iyi bakın, baktığınızı görün, gördüğünüz hakkında da oturup biraz düşünün…
|